Senkron “eþ zamanlý” anlamýna geliyor. Ýki veya daha çok tarafýn ayný anda benzeri davranýþlar sergilemesi demek. Ben burada senkronu “uyum” anlamýna kullanýyorum.
Konuyu Cumhurbaþkaný - Baþbakan, ya da Cumhurbaþkaný - Ak Parti iliþkileri çerçevesinde deðerlendirme gereði duyuyorum. Seçilmiþ Cumhurbaþkaný ile Seçilmiþ baþbakan iliþkilerinin her zaman problem potansiyeli taþýdýðý hususunun varlýðý, zaten bir sistem sorunu olarak biliniyor, onun için de sistem deðiþikliðinin zarureti ifade ediliyordu.
Bunu bir ölçüde ayný partiden Cumhurbaþkaný ve Baþbakan varlýðýnýn telafi edebileceði, Tayyip Erdoðan - Ak Parti iliþkisinin buna örnek olabileceði belirtiliyor, onun bile riskten hali olmadýðý öngörülüyordu.
Ortaya çýkan bazý geliþmelere baktýðýmda, bu riskin çok erken güncel hale gelebileceði ihtimalini görüyor ve Erdoðan’ýn, Davutoðlu’nun, Ak Parti’nin çoðu zaman kendilerini aþan misyonunu önemseyen bir kiþi olarak, bu iþin farklý platformlarda saflaþmalara yol açmadan en merkezde halledilmesi gerektiðine vurgu yapmak istiyorum.
Aslýnda kolay olmayan bir konu.
Partinin tabii lideri oradan yasal statü noktasýnda ayrýlmýþ ve Cumhurbaþkanlýðýna gitmiþ.
Beride partide bir genel baþkan var. Parti hükümette ve genel baþkan ayný zamanda Baþbakan. Sorun potansiyeli þu alanlarda:
- Seçilmiþ Cumhurbaþkanýnýn Baþbakan’la ve Hükümet’le iliþkileri nasýl yürüyecek?
- Cumhurbaþkaný’nýn içinden geldiði ve lideri olarak bilindiði partisi ile iliþkileri nasýl olacak?
Bu soruyu, tersinden sormak da mümkün:
- Baþbakan ve Hükümet Cumhurbaþkaný ile nasýl bir iliþki çerçevesi oluþturacak?
- Ak Parti liderlik ve örgüt olarak Cumhurbaþkaný ve tabii lideri olan Tayyip Erdoðan’la nasýl bir iliþki sürdürecek?
Aslýnda bu sorunun, muhalif odaklar tarafýndan da dikkatle gözlendiði ve Cumhurbaþkaný ve Ak Parti için bir tür “yumuþak karýn” haline getirilmek istendiði de bildiðimiz bir konu.
Cumhurbaþkaný seçiminin yapýldýðý Aðustos’tan bu yana 10-11 ay geçti ve bu süre içinde sözü geçen alandaki ana aktörlerin (Erdoðan ve Davutoðlu) bir dil geliþtirmeye çalýþtýðýný söyleyebiliriz.
Burada baþat rolün Erdoðan’a
ait olduðunu da söylememiz lazým. Hareketin lideri o çünkü. Ancak Baþbakan Davutoðlu’nun toplum önündeki resmi temsiliyeti noktasýnda olsun, parti üzerindeki etkinliðinin oluþmasý noktasýnda olsun, “Güdümlenen” bir profil çizmemesi de temel bir hassasiyet. Çünkü o profil Davutoðlu’nu yýprattýðý gibi Erdoðan’ý da yýpratacak, dolayýsýyla süreç içinde hareketin misyonuna zarar verir hale gelecektir.
Soru þu:
- Uyum nasýl saðlanacak?
Sonuçta iki temel müessese. Ýki ana aktör. Ama ana aktörler etrafýnda binlerce insan, müessese vs.
Ve politika, tavýr, söylem belirlenmesi gereken binlerce vak’a.
Diyelim bu 10 ayýn içine bir seçim girmiþ. Ardýndan Hükümet arayýþý. Suriye’de olan bitenler.
Sadece bir seçim bile, analizleri, tutum belirlemeleri, söylemleri, adaylarýn tespiti, sonuçlarýnýn tahlili, ardýndan gelecek hamlelerin tayini vs. alanýnda ortaya konacak tercihler itibariyle potansiyel farklýlaþma alanlarýdýr.
Senkron nasýl saðlanacak?
Farklýlaþma olduðunda “Doðru” kimin söylediði olacak? Farklýlaþma olduðunda uyum arayýþý mý olacak, yargýlamalar mý? Yargýlamalarý kim yapacak? Medyada “Saf tutmalar” gerçekleþecek mi, bu durumda ana aktörler nasýl hareket edecek? Saf tutmalarýn kendilerini ana aktörlere dayama görüntüsü vermeleri karþýlýklý iliþkileri nasýl etkileyecek?
Halen somut bazý olaylar var ve saf tutmalar gözleniyor.
Þunu söyleyeyim: Erdoðan’ýn, Davutoðlu’nun (bu arada Ak Parti dendiðinde ana aktörlerden diye nitelenebilecek baþka isimler de sayabilirim) ve daha genel anlamda Ak Parti’nin bütün bir gönül coðrafyamýz için misyonunu önemseyen kesimler, iliþkilerdeki sorun potansiyelinden fevkalade tedirgin olmaktadýrlar.
Medyada “kolay feda ediþler”
gözleniyor. Bu köþeler ana aktörlere izafe edilerek okunursa, asýl sorun orada birikecektir.
Ben konunun öncelikle Erdoðan ve Davutoðlu arasýnda ciddiye alýnmasý gerektiðini ifade etmek isterim.