Beþiktaþ tek baþýna kaldý, þampiyonluk geliyor sanýp; ligi kafada erken bitirmek, olabilecek en kötü senaryo taslaðýdýr. Mantýklý/ öngörülü/gerçekçi bir insan bunu yapmaz. Aradaki 5 puan fark büyük avantajdýr ama, garanti deðildir.
Galatasaray bir dönem; ligin bitmesine 4 maç kala 8 puan öndeydi... Çarþamba günü oynadýðý bir erteleme maçý ile birlikte, pazardan pazara üç mücadeleyi de kaybedip þampiyonluktan olmuþtu. Böyle þapa oturmanýn baþka örnekleri de ortadayken, Beþiktaþ’ý “Ýþini bitirmiþ” görmek; gafil avlanmaya hazýr olmak demektir.
Nasýl, doksan artý sürprizlerini hesaba katarak “Maç bitmeden maç bitmez!” diyorsak, lig bitmeden de lig bitmez. Gerçi dere göründü ama, gene de dibine gelmeden paçayý sývamayýn.
***
Beþiktaþ; Gençlerbirliði’nin istekli, baskýlý, etkili baþlangýcý karþýsýnda önce çuvalladý, sonra sinirlendi. Kendi stadýnda sanki deplasmandaymýþ gibi oynamak zorunda kalmýþtý. Gördüðü direnç, oyun kurgusunu da bozmuþtu. Kaleci Fabri’nin yüzüne gelen sert top sonrasý sakatlýk duraklamasý uzun sürünce, Gençlerbirliði oyun akýþ debisini kaybetti. Maçtan koptu. O andan sonra ortalýktan yok oldu. Yani; Beþiktaþ’ýn kendi klasik düzenine dönüþü, duraksama nedeniyle rakibin oyundan düþen hatasýyla baþladý. Gençlerbirliði ayný kývamda devam edebilseydi, Beþiktaþ ikinci yarýda bu kadar rahat olamayacaktý. Bu nüansý iyi düþünmek gerek.
Rakibine sinirlendikleri vakit, Þenol Güneþ’in saha içine bile dalacak kadar kendini kaybettiðini unutmayalým. Sorunlu anlarda, soðukkanlýlýðýný koruyamayýp panik futboluna dönüþmek, hep kötü sonuç verir. Beþiktaþ bunu þansýyla sýyýrdý. Bir dahaki sefere bunun bedebini aðýr öder.
Siyah-beyazlýlar, Gençlerbirliði’ni kendi kurduðu baský/tehdit/tehlikelerle sindirmedi; zaten oyundan kopmuþlardý. Sonrasýnda iþler kolaylaþtý. Bu farkýn inceliðini ve önemini atlarsak, görmez ya da görmezden gelirsek; 3-0’ýn içerdiði uyarýcý mesajlarý farketmeyiz.
Beþiktaþ iyiydi ama, tek baþýna kaldýðý andan itibaren iyiydi. Bu iþte bir aymazlýk var. Düþünmek gerek!