Topu kaptýrýnca, daha 10’uncu saniyede baský yedik. Üstelik golü de yiyorduk. Gerçi Real Madrid de benzer hata yapýp topu Babel’e kaptýrýnca, geliþen pozisyonda bize de bir þans çýktý. Olmadý.
Real Madrid, iþini çabuk görmek isteyen takýmlarýn temposuyla üzerimize gelmeye baþladýðýnda; zor anlar yaþadýk. Savunmamýz çok aðýr kalýnca, adamlarýn her geliþi tehlike olmaya baþladý. Araya top bile atmaya gerek kalmadan, savunmamýzýn arkasýna adam kaçýrdýlar. Çünkü ikili mücadelelerde, sürekli olarak geride kalan adam hep bizdendi.
***
Ýleri top taþýrken de, çok aðýrdýk. Düþüne-taþýna, aðýr aksak set oyununu kurarken; verdiðimiz paslar da hedef þaþýrýnca, sýk sýk kontratak yedik. Oysa yüksek tempolu oynadýðýmýz az sayýdaki anlarda, Real Madrid’i fena hýrpalýyorduk. Hatta Andone, Babel, Belhanda goller kaçýrdý... Ama bu pozisyonlarýn ardýndan, geriye dönmek için üþenince; Real anýnda cezaya kalkýyordu. Çünkü savunma alanýmýz bomboþtu. Golü böyle yedik.
Terim de, defans boþluklarýný farketmiþ olmalý ki; takýmýn ikinci yarýya, bu konuda kulaklarý çekilmiþ olarak çýktýklarý bellliydi. Ama deðiþen fazla bir þey olmadý. Çünkü Benzama gene bomboþ alanlar buldu, fakat Muslera’ya takýldý. Adam kaçýrma hastalýðýmýz ýsrarla devam ediyordu. Topu alan kalemizdeydi.
***
G.Saray’ýn rakibine yaptýðý bir-iki ataðý baz alýp, “Real’e kök söktürdük” edebiyatý yapmak, kendimizi kandýrmaktýr. Teselli aramayalým. Yeterli deðildik. Çok daha beter durumlara/skorlara düþebilirdik. Direkten de döndüler.
Futbolcu deðiþikliðimiz sýrasýnda, çýkan yuhalanýyorsa; anlayýn artýk... Yani, yeni bir “Þerefli yenilgi” efsanesi yazmayýn.