SEYYÝD ABDÜLHAKÝM ARVASÝ: Ýslam’ýn en büyük düþmaný kimdir?-1

Seyyid Abdülhakim Arvasi yýllar önce þöyle der: 

"Ýslam'ýn en büyük düþmaný Ýngilizlerdir. Ýslamiyeti bir aðaca benzetirsek, baþka kafirler fýrsat bulunca, bu aðacý dibinden keser. Müslümanlar da bunlara düþman olur. Ancak bu aðaç bir gün filiz verebilir.

"Ýngiliz böyle deðildir. Bu aðaca hizmet eder, besler. Müslümanlar da onu sever. Ne var ki, gece kimse anlamadan köküne zehir sýkar! Aðaç öyle bir kurur ki, bir daha süremez. 'Vah vah.. Çok üzüldüm' diyerek Müslümanlarý aldatýr.

“Ýngilizin Ýslama böyle zehir salmasý demek, para, mevki, kadýn gibi nefsani arzular karþýlýðýnda satýn aldýðý yerli münafýklarýn, soysuzlarýn elleri ile Ýslam bilim adamlarýný Ýslamýn kitaplarýný, bilgilerini ortadan kaldýrmasýdýr!"

Özellikle son dönemlerde dillere pelesenk olan, üst akýl yönetim merkezi Chatham House Ýngiliz derin devletidir. Bu Chatham House gibi kurumlarýn yansýttýklarý bir "yenilmezyenilemez" görüntüsü vardýr ki, bu görüntü birçok ülkenin direnmeden, karþý koymadan, savaþmadan teslim olmasýna neden olmuþtur... 

Örneðin, çok güç dönemler geçiren Osmanlý, eðer bir fýrsatýný bulup güçlenerek kendi ayaklarýnýn üzerinde durabilse, dünya çapýnda bir güç ve rakipsiz bir Ýslam Birliði önderi olacaktý. Bu da Ýngiliz derin devletinin doðurup, besleyip büyüttüðü Ortadoðu rüyasýnýn topraða gömülmesi demekti. 

Bu yüzden Ýngiliz Derin Devletinin izlediði siyaset, 1878 Berlin Antlaþmasýnýn ardýndan ciddi bir deðiþim geçirdi. Her ne kadar Osmanlý topraðý olan Kýbrýs ve Mýsýr'ý ele geçirdiyse de, Osmanlý denetlenemez bir biçimde daðýlmasýný engellemeye çalýþtý. Ancak ekonomik ablukalar ve siyasi tezgahlarla, Osmanlý'yý kendine baðýmlý konuma getirdi. Ýþin önemli yaný bütün bunlarý Osmanlý'ya yakýn bir dost ve müttefik görünümü altýnda yapmasýydý. 

Ýngilizin tezgahlarýndan, ucuz oyunlarýndan, hile hurdasýndan bunalan Osmanlý, bu boyunduruktan kurtulmak için Almanlara yaklaþýnca, Ýngilizin paçalarý tutuþtu. Artýk Osmanlý'nýn parçalanmasý ve topraklarýnýn iþgali birinci önceliði oldu. Ekonomik ve siyasi kanallarýn týkandýðýný anlayýnca baþvurduðu son aþama 1. Dünya Savaþý'ydý. Böylesi bir savaþýn ardýndan Osmanlý mülkünün ve mirasýnýn üzerine yatacaðýný hesaplayan Ýngiliz, ellerini oðuþturarak o ‘mutlu’ gün için hazýrlýklarýný baþlattý..