Þiddetin en önemli nedenlerin biri de uyuþturucu. Uyuþturucu, insaný akýl dýþý bir dünyaya taþýyor. Hiper-gerçeklik sunuyor. Sýnýrlarýn tümünü aþma cesaretini veriyor. Norm, kanun, otorite gibi bütün sýnýrlarý aþmak ve onlarý yok saymak güdüsü pompalýyor. Aþýrýlýklara ve çýlgýnlýklara kolaylýkla yol buluyor.
Uyuþturucu, insaný mutasyona uðratýyor. Onu sürrealist bir alan götürüyor. Bütün olmazlar olur hale dönüyor bilinçte. Özgüven patlamasý yaþýyor insan. Sýradanlýktan, rutinden ve mutsuzluktan çýkarak kendini kaybediyor. Grek Dionysos þenliklerinde uyuþturucu yoðun bir biçimde kullanýlýr (baþka yazý konusu olacak). Mutluluk ve çýlgýnlýklara geçiþ bununla saðlanýyor. Ayný tutum bugün de yapýlýyor.
Uyuþturucu kýsa yoldan para kazanmak isteyen gençlere de hitap ediyor. Zenginlik arzusunun kýsa yoldan gerçekleþmesini saðlayan vaatler taþýyor içinde. Çile, emek ve sýkýntýlar yaþamadan kapitalizmin mutluluk için önerdiði "cennet hayatlarý" rüyasýný taþýyor içinde.
Uyuþturucunun bu taraflarý þiddetle kolaylýkla iliþkiye geçiyor. Uyuþturucu þiddeti besliyor. Hem bilinci buna yönlendiriyor hem de kiþinin sosyal yaþantýsýný buna uygun hale getiriyor. Uyuþturucu yükseldikçe ve kontrolden çýktýkça(!) þiddet de artýyor. Þiddeti iþlemeye cesaret saðlýyor. Suç eðilimi içinde olanlara psikolojik destek veriyor! Hayal edilen kiþiliði onunla buluyor insanlar.
Türkiye'de yaþanan son üç vakada þiddet ve uyuþturucu iliþkisini çok net bir þekilde görüyoruz. Sýla bebek, iki yaþýnda annesinin dostu tarafýndan tecavüze uðruyor. Anne ve tecavüzcü dostu uyuþturucu kullanýyor.
Düþünün!
Uyuþturucu nasýl bir gerçek dýþýlýk ve kendinden geçmiþ hali saðlýyor ki iki yaþýndaki bebeðe tecavüz etmeye götürüyor! Vahþetin en koyu, en karanlýk, en dip taraflarýna fýrlatýyor. Barbarlýðýn en vahþi eylemlerini üretmeye neden oluyor.
Ýkinci vaka için genç polisi katleden Yunus Emre Geçit'e bakalým! O da 26 suç iþlemiþ. Uyuþturucu tacirliði yapýyor. Silahlarý var. Onlarý uyuþturucudan aldýðý para ile alýyor. Ýstanbul'un göbeðinde yapýyor bunlarý. Uyuþturucu kullanýyor. Öyle bir havaya giriyor ki karakolda bile polis öldürüyor. Kendisini her þeyi yapabilecek bir konumda görüyor. Gözü karalýk, gerçek-dýþýlýk ve çýlgýnlýðýn tepe yaptýðý durum.
Üçüncü vaka, daha bir hafta olmadý. Yine Ýstanbul'un ortasýnda, yine genç bir erkek. Ayný günde iki kýz katleden Semih Çelik. Vahþice, oyun oynar gibi ve bütün milletin gözüne sokarcasýna ortaya konan eylem. Surda, kýzýn kafasýný koparýp atýyor, bedenini parçalara ayýrýyor. Yine vahþi, yine çýlgýnlýðýn dibi, yine gerçeklik ötesi trajik eylem.
Semih Çelik de uyuþturucu kullanýyor. O da katletmeyi en çýlgýn ve en umarsýz biçimde yapýyor. Millete göstere göstere. Hiçbir þeyden korkmadýðýný anlatarak. Sonra da bu sürrealist trajediyi kendisini yok ederek oynuyor.
Uyuþturucu, onu da baþka bir bilinç dünyasýna taþýmýþ. Mutasyona uðratmýþ, en olmayacak þeyi yapma korkusuzluðunu vermiþ. Þiddeti vahþice, cesaretle, milletin gözüne sokarak yapmýþ. Bütün sosyal etki yok sayýlmýþ. Onun bilinci hiçbir ayýp, günah, yasak ilkesini tanýmamýþ. Uyuþturucu ile dönüþen bilinç salt kötücül egoizme yol vermiþ.
Sosyolojide araþtýrmalar yaparken ideal tipleþtirmeden yararlanýyoruz. Yani bütün olgularý incelemek yerine, bütünü iyi yansýtan birisini ya da birkaçýný seçerek onlar üzerine analiz yaparýz. Burada da onu yaptým. Yani bütün Türkiye'de uyuþturucu kullananlar ve þiddete yönelenleri toplayarak sonuçlara gitmek yerine daha taze olan üç olgu üzerinde durdum. Bu üç örnek bize uyuþturucu ve þiddet arasýndaki iliþki hakkýnda çok þeyler söylüyor.
Türkiye, þiddetle mücadele ederken buna götüren önemli kaynaklardan biri olan uyuþturucu belasýyla baþa çýkmak zorunda. Bunu örgütleyenlere karþý acilen tutum almalý. Sonuçlarýndan önce kaynaklarýný kurutmalý.
