CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu’nun konvoyuna kurulan pusu, 15 Temmuz darbe giriþimiyle hedeflenen ‘kaos, iç savaþ, parçalanma’ planýnýn ‘hala yürürlükte olduðunun’ kanýtýdýr.
Pusunun hedefi konvoydakileri korkutmak deðil, doðrudan ‘anamuhalefet partisi genel baþkaný’ydý.
Bu saldýrý küçümsenemez.
Zira Kemal Kýlýçdaroðlu’nun þahsýnda siyasete, siyasi kurumlara ve siyasi iradeye yapýlmýþtýr.
Darbecilerin Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan’a suikast giriþimiyle hedefledikleri neyse, burada da odur.
Çözümlenmesi de ihmal edilemez.
Zira Türkiye’ye yönelik PKK, FETÖ, DAEÞ terörü, görünürde ister kiþilere veya gruplara yönelik olsun, sonuç olarak ülkenin sosyal ve siyasi birliðini parçalamayý hedeflemektedir.
Saldýrýnýn faili PKK terör örgütü.
Örgütün toplumun her kesiminde infial yaratan eylemleri alt örgütlerine yýkma stratejisi var.
Bunu sadece bizler deðil, yandaþlarý da, destek veren uluslararasý baðlantýlarý da biliyor.
Yine alt gruplarýna, ‘yerel inisiyatif’e yýkabilir.
Ancak bu ancak ‘destek verenler’ tarafýndan yenilecek bir lokmadýr!
CHP Genel Baþkaný’na yönelik saldýrý, ‘devlet güvenliði saðlayamýyor, herkes kendi güvenliðini saðlama hakkýna sahiptir’ anlayýþýný yerleþtirme amaçlýdýr.
Herkesin kendi güvenliðini kendisi saðlamaya baþladýðýnda, tehdit deðerlendirmesini de kendisi yapacak, tehdit gördüklerine müdahaleyi de...
Bu her siyasi, toplumsal, yasal veya yasadýþý grubun, örgütün ‘silahlanmasý’ ve ‘tehdit gördüðüne silahlý müdahalede bulunmasý’ demektir.
Bunun anlamýný biliyoruz!
Bu karmaþýk sonuçlar doðuran ama ‘basit’ bir oyun.
Bu bedeli aðýr ama ‘ucuz’ bir oyun.
Türkiye’de de, bu coðrafyada da defalarca sahneye kondu.
Senaryoyu ve senaristleri biliyoruz, hali hazýrdaki oyuncularýný da...
O kadar göz göre oynanýyor ki;
Daha birkaç gün önce Gaziantep’te DAEÞ terör örgütü bir çocuðu canlý bomba yaparak bir düðünü hedef aldý ve çoðu yine çocuk 51 kiþiyi katletti.
Bir baþka terör örgütü PKK, bu kirli terör ve katliam üzerinden ‘öz savunma’ meyvesi devþirmeye çalýþtýðýný açýkça ilan etti.
DAEÞ, Türkiye’nin ayarlarýný bozmak için çocuk katliamý yaptý, PKK bunun üzerinden baþka katliamlara uzanacak bir ‘çeteleþme’ çaðrýsý yaptý!
Kendisi gibi...
Türkiye’de bu tuzaða düþecek bir siyasal ve toplumsal yapý yok.
Ama terör örgütleri bunu zorluyor.
Dün anladýk ki, giderek daha sert þekilde zorlayacak.
Bu basitliðe ve ucuzluða karmaþýk ve aðýr bedelleri ödememeliyiz, ödemeyeceðiz.
Bunu, her kirli giriþimden siyasi iradenin üstünlüðünü ve bütünlüðünü güçlendirerek çýkarak kanýtladý Türkiye.
Darbe giriþimi sonrasý oluþan bu ‘güç’ gösterisi, daha kirli, daha doðrudan saldýrýlara zorluyor uluslararasý terör aðýný.
Artýk, Anadolu deyimiyle ‘cami duvarýna’ kadar geldiler.
Bu da onlarýn sonu olacak.
Kýlýçdaroðlu’na yönelik saldýrý, yeni bir güç ve özgüven doðurdu.
Ýktidar-muhalefet ayrýmýný bir kez daha ortadan kaldýrdý.
Siyaseti, medyayý, toplum kesimlerini bir kez daha birleþtirdi.
Birlikten doðan güç, uluslararasý kirli iþbirliðiyle üretilen terörden daha güçlüdür.
Bu uluslararasý kirli iþbirliðinin þifresi ‘öz savunma’dýr.
Her terör saldýrýsýnýn ardýndan bu kavramý gündeme taþýyanlar, bu kirli yapýnýn iþbirlikçisidir.
Türkiye’nin darbe giriþimine karþý 7 Aðustos’ta sergilediði ‘birlik’ tablosu, DAEÞ ve PKK terör örgütlerine karþý mücadelesini yeni bir aþamaya taþýdýðý Fýrat Kalkaný operasyonunun arkasýndaki toplumsal ve siyasi destek, bu kirli iþbirliðinin yenilgiye uðratýlacaðýnýn teminatýdýr.
