Şike davası ve Beşiktaş yönetimi

Son dönemdeki gelişmeler ışığında şike davası da yoğun bir tartışmanın merkezinde. “Yeniden yargılama” dahil pek çok seçenek gündemde. Aziz Yıldırım, F.Bahçe yönetimi ve hukukçuları, hatta F.Bahçe taraftarı teyakkuz halinde. Çok sayıda girişimde bulunuyorlar. Her gün şike davasıyla ilgili yeni bir haber yapılıyor. Peki, bütün bu olup bitende Beşiktaş’ın yeri nerede? Üzülerek görüyorum ki Beşiktaş’ın adı bile geçmiyor. Aklım almıyor.

İki hafta önce de bu konuya özellikle değindim. Tamı tamına şunu yazdım: “Beşiktaş yönetimi her tür hukuki olanağı seferber etmeli, farklı hukuki senaryolar hazırlamalı tez elden. Ve bunu büyük bir ciddiyetle takip etmeli. K.Paşa maçındaki haksızlığın on katı ses vermeli. Beşiktaş yönetiminin en büyük önceliği bu olmalı. Beşiktaş adına çalınan kara bir an önce temizlenmeli. Yönetimden bu yönde ciddi girişimler bekliyorum.”

Bu yönde ciddi bir çaba var da ben ıskalıyorsam ya da haberdar değilsem, peşinen özür dileyeyim. Ben Beşiktaş kulislerine hakim bir yorumcu değilim. Medyaya yansıyanla yetiniyorum ve bugüne kadar tatmin edici bir şeye rast gelmedim. 3 Temmuz sonrasındaaylarca yazılarımın tamamını Beşiktaş’ı savunmaya ayırdım. Adalı, Havutçu ve Ateş’in suçsuzluğuna ilişkin vicdani kanaatim baştan itibaren hiç değişmedi. Beşiktaş’ın bu soruşturmaya meze edildiği yönündeki düşüncemi de ısrarla dile getirdim.

Ortada bir sürü laf var: “UEFA’nın tutumu değişmez” gibi. Değişir değişmez, o ayrı mesele. Zerrece de umurumda değil. Tapelerde hiçbir ciddi suç unsuru barındırmayan ve en fazla “usulsüz transfer görüşmesi” sayılacak bir durumun vardığı yere bakın. Adil ve tarafsız bir yargılama söz konusu olursa, Beşiktaş’ın suçsuzluğunun tescil edileceğine eminim ben. Beşiktaş yönetimi de bunun için elinden geleni ardına koymamalıdır. Topyekun seferber olmalıdır. Bir bunu bilir, bunu söylerim.

Bitirirken: Efsane başkanımız Süleyman Seba’ya acil şifalar diliyorum. Her gün biraz daha uzak düştüğümüz Beşiktaş değerlerinin tanımlamasında ayırt edici bir rol oynamış sembol addır Seba. Hiçbir Beşiktaşlının bunu aklından çıkarmaması gerekir. Beşiktaşlılık taraf olmanın çok ötesinde bir şeydir çünkü. Beşiktaş değerleri boş lakırdı değildir vesselam.