Bin dereden su getiriyorlar. Efendim bu çaðrý, sadece bir iyi niyet çaðrýsýymýþ.. 10 madde yerine gelmeden kongre filan toplanamazmýþ.
Diyelim ki 10 madde için bu iktidarýn kýlý bile kýpýrdamadý. Bu maddelerin hayata geçmesi için savaþmak ve kan dökmek mi lazým?
Yeni bir anayasa, kadýnlara hak, ekolojik toplum, binlerce Kürt ve Türk’ün kaný dökülerek mi hayata geçecek?
Öcalan daha ne desin?
‘Silahlý mücadeleyi býrakma temelinde kongre toplamaya çaðýrýyorum’ diyor.. Bizimkilerde bir telaþ bir telaþ. Biliyorlar ki bu kongre seçimden önce toplanýrsa, barýþ umutlarý, tavan yapacak, Türkiye uçacak!
HDP’nin, çözüm sürecini feda ederek, çözüm süreci zeminini terk ederek, AK Parti karþýtlarýnýn umudu haline gelmek için gösterdiði çabalarýn bir karþýlýðý olmayacak.
Evdeki hesap, çarþýnýn realitesine çarpýp tuzla buz olacak.. Öcalan hesaplarý bir kez daha alt üst etti. Sanýrým baþka çare de yoktu. Çözüm süreci, cesur bir liderliði hak ediyor. Cesaretle davranmadýnýz mý, çözüm sürecini itibarsýzlaþtýrmak için bu kadar ter dökenler, oklarýný gün gelir size de yöneltirler.. Çaðrýnýn kendisi bile bu kadar sarstýysa, bir düþünün, kongrenin toplanacaðý günde bu halk nasýl bir sevinç yaþar..
Ama hiçbir þeye sevinemeyenler buna da sevinemiyorlar tabi.
Biraz sevinin dediðinizde, hakaret telakki ediyorlar. ‘Ne yani biz savaþýn devam etmesini mi istiyoruz’ diyorlar.
Evet maalesef istediniz, bunu bazen açýkça, bazen de dolaylý olarak ifade ettiniz. Bazen Avrupalý efendilerinizin huzuruna çýkýp, ‘PKK’nin yerinde olsanýz, silah býrakmayacaðýnýzý’ söylediniz. Þiddetten en ufak bir zarar-ziyanýnýz yok. Ama daha üç-beþ yýl önce, ‘Kürtler’in baþvurduðu þiddetin meþruluðunu anlatan yazýlar döþüyordunuz. Halkýn barýþ talebi, o yazýlarýnýzý da, ihtiraslarýnýzý da yerle bir etti.
Bahaneler üretmekle meþgulsünüz þimdi de..
Þiddetin meþruluðuna dair bir tek laf edemiyorsunuz, PKK’nin yerinde olsam silah býrakmam deseniz, sokakta insanlarýn yüzüne bakacak cesaretiniz olmayacak.
O zaman da kurnazlýklar üretiyor ve çözüm sürecini de, barýþý da, itibarsýzlaþtýran sözler sarf ediyorsunuz.. Duymadýysanýz eðer, duyun.
***
Karadenizli yaþlý bir amcaya sormuþlar, ‘Barýþ olacak ama Öcalan serbest kalabilir buna razý olur musun’ diye. O da demiþ ki, ‘Barýþ olacaksa, Öcalan’ý evimde misafir etmeye hazýrým.’
Barýþýmýzýn geldiði gerçek merhale budur. Ve bu olduðu içindir ki, savaþmaktan baþka çare yok diyenler, kendilerini yenilmiþ hissediyorlar..
Barýþa dair en ufak bir haber, bir açýklama, onlarý hüzün içinde býrakýyor. Kimse þimdi ortaya çýkýp ‘Ben PKK’nin yerinde olsam silah býrakmazdým’ diyebilir mi?
Öcalan, 15 yýl önce, PKK’lilere Türkiye’yi terk etme çaðrýsý yaptýðýnda, Ýmralý’ya gidip, ‘Hepsi gitmesin, 500’ü kalsýn ‘diyen bir generalden söz edilir. Silahlý mücadeleyi býrakmaya karar verecek olan kongre toplanýp, karar aldýðýnda, ‘bari 500’ü kalsýn, gitmesin, yeni anayasa yapýlmadý ki, ekolojik toplum kurulmadý ki daha!’ diye baþlayan yazýlar okursak, þahsen hiç þaþýrmayacaðým. Bu yazýlarý da Kürtler deðil, Kürtler’i son bir iki yýlda keþfeden ‘hýzlandýrýlmýþ Kürtçü’ Türkler kaleme alacak, yazýn bir köþeye..
Bunu diyecek, yazacak general kalmadý ortalýkta, ama bunu diyecek köþe yazarý tonla var bu ülkede.. Televizyonlara çýkýyor, Dolmabahçe açýklamasýný tümüyle hiçleþtirmeye, itibarsýzlaþtýrmaya çalýþýyorlar.. Siz acýlardan bahsediyorsunuz, Türkiye’nin acýlarla, yasla dolu hafýzasýný hatýrlamak, hatýrlatmak istiyorsunuz, hiçbir þey insan hayatýndan daha kýymetli deðildir diyorsunuz, onlar sadece gülüp geçiyorlar. Saygýlarý yok yaþanan bunca acýya, hiçbir zaman da olmadý. Çünkü hiç acý yaþamadýlar. Hiç yas tutmadýlar. Yas tutan, acý çeken insanlarla hiçbir þey paylaþmadýlar.
Bomboþ bir hafýzayla ortalýkta dolanýp duruyorlar yýllardýr.. Oðlunu, yeðenini, arkadaþýný kaybetmiþ bir tek köþe yazarý yok aralarýnda. .
Dersim diyoruz, Diyarbakýr cezaevi diyoruz, televizyon ekranlarýnda otuz iki diþini birden göstererek gülen tuhaf adamlarla karþýlaþýyoruz.
Silahlarýn pazarlýðý olmaz, silahlar býrakýlmalýdýr diyoruz, ayný yýlýþýk gülümsemelerle karþýlaþýyoruz.
Ciddiyete davet ettiðiniz zaman da ‘Miroðlu ipleri kopardý’ diye haber yapýyorlar..
Evet iplerimi kopardým hakikaten.
Sizin savaþ merakýnýza, vicdanlarýnýzýn bu buzdan, taþtan soðuk hallerine bakýp ta ipleri koparmamak mümkün mü?
Sizin aydýnlýktan korkan yarasalar misali, barýþtan korkan yüreklerinize isyan ediyorum ve iplerimi koparýyorum!
PKK’nin elindeki silahlarýn envanteri, sanki sizin üstünüze zimmetliymiþ gibi konuþuyorsunuz! Silahlarýn býrakýlmasý, Öcalan’la, Kandil’le deðil de sizinle mi konuþulsa bilmem ki?
Hatýranýz yok, acýnýz, yasýnýz yok, aslýnda sizin bir hafýzanýz bile yok!
Ama silahlara silahý elinde tutanlardan bile daha fazla sahip çýkýyorsunuz.
Bilesiniz, bu halk sizi affetmeyecek!