64. hükümet eylem planýný açýkladý. Artýk yeniden reform ve icraata yoðunlaþma zamaný geldi. 1 Kasým’da %49.5 oy oraný gibi parlak bir seçim zaferi ile iktidarda kalan AK Parti için “ince iþçilik” ve “kurucu siyasetin” daha öne geçmesi gereken bir dönem baþladý.
Türkiye son üç yýldýr aðýrlýklý olarak iktidar mücadelesi eksenli siyasal krizlerle boðuþtu. Son üç yýlda; Gezi Parký eylemleri, 17-25 Aralýk hükümete darbe giriþimi, 6-7 Ekim olaylarý, ardýþýk dört seçim gibi önemli siyasal olaylar gerçekleþti. Sürekli iktidar mücadelesi içinde, sýcak gündemlerde ve belirsizlikler içinde kalan Türkiye, 1 Kasým seçimi sonucunda iç istikrara kavuþtu. Rusya ile oluþan kriz ile Suriye ve Irak meseleleri, krizsiz bir dönemimizin olmayacaðýný gösterse de, en azýndan devletin yönetimi ve sorunlarýn muhatabý hükümet belirginleþti. Artýk yeni bir döneme girmiþ bulunuyoruz. Zaman iþ yapma zamaný.
Somut meseleler üzerinden muhalefet zorunluluðu
AK Parti karþýtý çevreler, bu dönemde de iktidar mücadelesine devam edecek. Ama, hükümeti devirmek veya deðiþtirmek mücadelesinden ziyade, mesele bazlý muhalefet geliþtirmek zorunda kalacaklar. Ýktidar mücadelesi veren örgütlü yapýlar ve siyasi çevreler ise, yeni muhalefet imkanlarý bulmak zorunda. Artýk, Erdoðan üzerinden muhalefet etme imkanlarý kalmadý. Hem siyasi partilerin hem de siyasal gruplarýn , somut meseleler üzerinden muhalefet geliþtirme dýþýnda þanslarý yok. Muhalefetin genel söylem bazlý konuþabileceði tek alan dýþ politika alaný.
Ýnce iþçilik zamaný
Ýktidar mücadelesi bitmeyecek ama gerilim daha incelikli alanlar üzerinden yürüyecek. Yeni gerilim alanlarý; ekonomi, vergi sistemi, eðitim, havaalaný ile boðaz geçitleri gibi büyük projeler, þehir, çevre, nükleer santraller gibi büyük enerji projeleri, iþ güvenliði, göçmenlik ve kültür politikalarý üzerinden olacak. Ýþte tüm bu alanlarda “ince iþçilik” ve “kurucu siyaset” gerekli. Çünkü bu alanlarda deðiþimler makro politikalar kadar mikro detaylara da iyi çalýþmayý gerektiriyor. Türkiye’nin dönüþümü ve “Yeni Türkiye” iddiasýnýn içinim doldurulmasý ancak bu alanda iyi performans göstermekle mümkün.
Kurucu insan tipine ihtiyacýmýz var
Son üç yýlýn iktidar mücadelesi ile geçen sýcak gündemleri “kavga edebilen insan tipini” ön plana çýkardý. Sürecin doðasý gereði “teknik kapasitesi yüksek olan insan tipi” geri planda kaldý. Televizyon ve gazetelerde genel söylem bazlý bir dil hakim oldu. Köþe yazýlarý mücadele argümanlarý ile doldu. Mesele bazlý, teknik içerik taþýyan, uzmanlýk bilgisi içeren analizler geri planda kaldý. Artýk bu durumun deðiþmesi gerekiyor. Yeni dönem gereði kurucu insan tipinin ön plana çýkmasýna ihtiyacýmýz var. Mesele bazlý konuþanlarý dinlemeliyiz. Uzmanlýk bilgisine sahip olanlara yer açmalýyýz. Tartýþmalarý daha incelikli alanlar ve teknik detaylara götürmeliyiz.
Eylem planý göz doldurucu
Davutoðlu’nun açýkladýðý eylem planýnýn üzerine tartýþmaya baþlayabiliriz. Hükümet eylem ajandasýný önümüze koyan bir metni açýkladý. Metin baþlýklarý itibarýyla göz doldurucu. Eylem planýnýn iki ayrý bölümü var. Ýlk bölüm reformlar, ikinci bölüm ise icraatlar þeklinde. Ýki bölümde ki hedefler de üç, altý ay ve bir yýllýk takvimlere baðlanmýþ. Hükümet böylece ilk bir yýlýnda neler yapacaðýný ortaya koymuþ durumda. Yeni dönemin ruhu, hükümetin bu eylem planýný takip etmeyi, yeni önerilerde bulunmayý, katký saðlamayý, eleþtiride bulunmayý, denetlemeyi gerektiriyor.
Bu yeni dönemin yeni dinamiklerini görmeyen ve kendini bu yeni döneme göre konumlandýrmayan her kurum veya aktörün etki gücü ve kýymet-i harbiyesi azalacak.