Yeterince ders çalýþmýyor diye çocuðu hobilerinden alýkoymak, ileride psikolojik sorunlara neden olur. Çözüm ise basit: Her þeyin bir zamaný olduðunu öðretmek ve bu yönde sorumluluk aþýlamak.
Bu aralarda tüm anne babalarda bir okul telaþý... Ýyi bir okul bulalým, çocuðumuz baþarýlý ve mutlu olsun istiyoruz. Ancak uzmanlar, anne babalarýn tüm bu çabalarý sýrasýnda unuttuklarýný hatýrlatýyor. Mutluluðun kiþisel baþarý olduðunun altýný çiziyorlar, bunun için de herkesin sadece ve sadece kendisi olduðu için kabul görmesi gerektiðini... Sendecevhervar.com sitesinin kurucusu öðrenci koçu Oðuz Akyýldýz, baþkalarýnýn onayý ve takdiri için yaþar hale gelen çocuklarýn mutsuz olduklarýna, sürekli baþarý baskýsýnýn yýkýcý etkilerde bulunduðuna vurgu yaparak, çocukluk ve gençlik yýllarýnýn verimli geçirilmesi için anne babalara þu önerilerde bulunuyor:
“Her yaþýn güzellikleri vardýr, öte yandan hayatýn da bazý kurallarýný göz ardý etmemek gerekiyor. Önemli olan sorumluluklarla kiþinin kendini ifade ettiði alanlar arasýnda bir denge kurmak... Sýnavlara daha iyi hazýrlanmasý için basketboldan, sevdikleri sanatsal faaliyetlerden koparýlan çocuklarla sýkça karþýlaþýyorum. Çocuklarýn, yaþlarý gereði yüksek olan enerjilerini bedensel ve ruhsal geliþimleri için yararlý alanlarda göstermeleri çok güzel. Bu uðraþlar sýrasýnda bir taraftan yeteneklerini geliþtirirken diðer taraftan da ilgi alanlarýna yoðunlaþarak hayatý gerçek anlamda deneyimliyorlar. Yeterince ders çalýþmýyor diye hobilerden alýkoymak, çocuðun kendini ifade etmesinin önüne engel koymak, büyük psikolojik sorunlarýn tohumudur. Keza okulu tamamen yok sayarak tüm zamaný hobilerle geçirmek de doðru deðildir, her þeyin bir zamaný olduðunu öðretmek ve bu yönde sorumluluk aþýlamak en doðrusu.”
BASKI YAPIYORSANIZ GÝTMEZ
Okulda baþarýsýzlýðýn en önemli sebebinin 'çocuðun okula anlam katamamasý' olduðunu belirten Akyýldýz’a göre, yeteneklerinin farkýnda olan ve desteklenen çocuklar okula kolaylýkla anlam katabiliyor. Bu da ders dýþý faaliyetlerin önemini gösteriyor. Anne babalarýn çocuklarýný baþarý ve not odaklý yetiþtirmesinin doðru olmadýðýna inanan Akyýldýz, þunlarý söylüyor: “Çocuklara, hayatý hedef deðil süreç odaklý yaþamaya teþvik etmemiz gerekiyor. Baþarýnýn bir kimlik deðil bir sonuç olduðunu, baþarýsýzlýðýn da bize dersler veren bir öðretmen olduðu bilincini aþýlamamýz gerekiyor. Çalýþtýðým bazý çocuklarýn anneleri, hafta sonu ailecek sinemaya gitmektense evde kalýp ders çalýþmayý tercih eden çocuklarýyla gurur duyduklarýný anlatýyor. Bu doðal bir seçim deðil. O çocuðu ders çalýþtýran etken, aile ve diðer faktörlerin oluþturduðu baþarý baskýsý ya da baþarýsýzlýk korkusudur.”
Çocuklarýn en büyük öðretileri ve bilinçaltý þartlandýrmalarý yedi yaþýna kadar aldýklarýna deðinen Akyýldýz, hayatýn ilk yedi yýlýnda çocuðun olduðu gibi kabul edilmesinin özsaygý geliþimini saðlayacaðýný belirtiyor ve “Çok küçük yaþlardan itibaren kendini severek ve güven içerisinde büyüyen çocuk ileride de bunu hep hayatýnda tutacak ve yansýtacaktýr. Diðer önemli bir konu çocuðu bu dönemde bilgi bombardýmaný ile þartlandýrmadan ziyade, onun kendini keþfetmesine sürekli teþvik etmektir.”
Akyýldýz son olarak “Hýrs deðil, tutku baþarý getirir” diyerek çocuklarýmýza yaptýklarý iþi tutkuyla yapmalarýný öðretmemiz gerektiðini vurguluyor.