BM’nin 72. genel kurulundadünya liderleri birer konuþma yaptý. BM yapýsýnda deðiþiklik konusunu yýllardýr gündemde tutan cumhurbaþkanýmýz yine ‘dünya beþten büyüktür’ diyerek BM Güvenlik Konseyi’ndeki adaletsizliðe dikkat çekti.
Suriyekonusundan, Arakan’a Balkanlardan Filistin’e kadar bir dizi probleme de temas ederek BM genel kurulunda tarihi bir ders daha verdi.
ABD’nin AB’nin çifte standardýný yüzlerine karþý tekrarladý.
***
Her ne kadar Türkiye’deki muhalifleri cumhurbaþkanýmýzýn bu ders verme üslubunu beðenmeseler de uluslararasý platformda makes bulduðunu, karþý çýkmak bir yana destek gördüðünü söyleyebiliriz.
Mesela Ýngiltere baþbakaný da BM’nin yapýsýný eleþtirdi ve deðiþmesi gerektiðini söyledi.
Öte yandan BM’nin vurdumduymaz, bir iþe yaramayan, içi kof bir kuruluþ olduðunu BM kürsüsünden haykýran bir diðer isim Filistin Devlet Baþkaný Mahmud Abbas oldu.
Mükemmel bir konuþmaydý.
***
Önceki yazýmda Abbas’a güvenmediðimi yazmýþtým. Evet Abbas ve ekibi benim gözümde Filistinlilere hizmetten çok Filistin davasý üzerinden geçinen politikacýlar konumundalar. Gazze’deki dramýn baþ sorumlusu Ýsrail ise ikinci derecede sorumlusu Abbas yönetimidir diyeyim de gerisini siz anlayýn.
Ama Filistin davasý üzerinden geçindikleri gibi, Filistin davasýna sahip çýkýyor görüntüsünü iyi verdiklerini de itiraf etmeliyiz.
Evet, beðenmesek de Filistin davasýný BM'de gayet güzel anlattý Abbas.
***
BM’nin adaletsizliðini, Filistin davasýndaki vurdumduymaz tavrýný, aldýðý kararlarýn uygulanmamasý hususunda kýlýný kýpýrdatmadýðýný çok net bir þekilde BM kürsüsünden izah etti.
BM’nin ikiyüzlülüðünü tabir caizse suratlarýna çarptý.
Önündeki metnin dýþýna da sýk sýk çýkarak BM’yi aðýr sözlerle kýnadý!
Filistin tarafýnýn 1967 sýnýrlarý esas alan iki devletli çözümü benimsediklerini ama Ýsrail’in iþgali sürdürerek bu karara uymadýðýný söylerken önemli bir tespit yaptý.
***
“BM’ye göre bir devletin tanýnmasý için belirli bir topraðý, halký ve yönetimi olmasý lazým. Oysa Ýsrail devletinin sýnýrlarý belli deðil. Her gün yeni Yahudi yerleþim birimleri kurmak için iþgale devam ediyor. Bu devletin sýnýrlarý yok, bunu nasýl kabul ederseniz?!” derken yerden göðe kadar haklýydý.
“Ýsrail BM kararlarýný sürekli ihlal ederken ve Filistinlilerin haklarýna sürekli tecavüz ederken BM neden sessiz kalýyor. Ýsrail hukukun üstünde mi” diye sorarken de yine çok haklýydý.
***
Konuþmasýnýn sonunda BM’den 10 maddelik bir talepte bulundu: 1/ BM bir an önce iþgale son vermelidir. 2/ Filistin topraklarýnda devam eden yerleþim birimleri durdurulmalýdýr. 3/ Filistin devletine ve halkýna uluslararasý koruma mekanizmasý kurulmalýdýr. 4/ Ýsrail 1967 sýnýrlarýný esas alan iki devletli çözüme ikna edilmelidir. 5/ BM üyesi tüm ülkeler 1967 sýnýrlarýný esas alan iki devlet kararýný tanýmalýdýr. 6/ BM üyesi ülkeler Yahudi yerleþim birimleriyle direk/ dolaylý iliþkilerini kesmelidir.
***
7/ Filistin devletini tanýmayan üye ülkeler tanýmaya teþvik edilmelidir. 8/ Güvenlik Konseyi Filistin’in BM’ye asil üyeliðini onaylamalýdýr. 9/ Uluslararasý camia Filistin'e yapýlan ekonomik desteði devam ettirmelidir. 10/ Bütün bunlara karþý Filistin yönetimi, insan haklarýna ve ilgili uluslararasý sözleþmelere baðlý kalmayý, BM’nin sürdürülebilir kalkýnma ajandasýný, Paris iklim anlaþmasýný ve imzaladýðý diðer anlaþmalarý uygulamayý taahhüt eder.
O kürsüdeHAMAS temsilcisi konuþsaydý, Ýsrail devletini tanýma dýþýnda o da ayný þeyleri söyleyecekti.
Abbas’a güvenmem ama konuþmasý ve Filistin davasýný izahý baþarýlýydý.