Sýrada 15 Temmuz’un taç giymesi var...

15 Temmuz darbe giriþiminin milletimiz tarafýndan önlenmesi, demokrasi tarihimizin en önemli olayýdýr. Aziz milletimiz, kendi evlatlarýnýn kullanýldýðý, tarihimizin en büyük ihanetine, caný pahasýna dur demiþtir.

15 Temmuz, ayný zamanda milletimizin her türlü desiseye, ihanete, alçaklýða karþý özünü bulmasýnýn, diriliþinin tarihidir.

Milletimizin bu þahlanýþýný, tanklarýn önüne dikiliþini, kurþunlara aldýrmayýþýný, böylesine bir destan yazmasýný kimse tahmin edemedi. Dýþarýnýn ve FETÖ’nün bütün hesaplarýný bu destansý mücadele bozdu. FETÖ militaný eski bir Zaman yazarýnýn videodaki þaþkýnlýðýný izlemiþsinizdir. Meczup bir halde “bizim halkýmýz býrakýn kurþunlara karþý durmayý, yerde yatmayý bile bilmez” diyor. Boðaziçi üniversitesini üç yýlda bitiren ama bir geri zekâlý gibi davranan bu zavallýnýn þaþkýnlýðýný, Pensilvanya’daki hain de aynen yaþamýþtýr. Yine, bir ay öncesinden, darbeden haberdar olduðunun havasý ile poz yapan akademisyen kýlýklý biri de; “ben profesör olacaðýma, bir albay olsaydým, bu süreçte daha çok katkým olurdu” diyor ve ekliyor: “Türkiye’de insanlarýn demokrasi için sahaya çýkmak gibi bir hassasiyetleri yok, bunlar kuru kalabalýklar...”

Zaten FETÖ de, onu kullananlar da milletimizi tanýmadýklarý için kaybettiler. Darbe giriþiminin anlaþýlmasýndan; bilhassa Cumhurbaþkaný Erdoðan’ýn çaðrýsýndan sonra meydanlarda bambaþka bir millet vardý. Kalpleri evirip çeviren Rabbimiz, bir anda millet ruhunu harekete geçirdi. Sýradan bilinen insanlar savaþ meydanlarýndaki yiðitlikleri hatýrlatan kahramanlara dönüþtü. Evet, o gece manevi bir el dokundu yüreklere...

Þimdi bu aziz milleti herkes tanýdý, dünya tanýdý. Bu topraklarda artýk vatanýn, bayraðýn, devletin, dinin ve demokrasinin gözü kara, kararlý bekçisi yiðit bir millet var.

Pazar günkü Yenikapý’daki tarihî miting ise Cumhuriyetin kuruluþundan bugüne 15 Temmuz destanýnýn ardýndan, demokrasinin en önemli ikinci kilometre taþýdýr. 15 Temmuz’daki diriliþ ruhuna sahip çýkanlar, 7 Aðustos’ta Ýstanbul Yenikapý’dan çok kuvvetli bir mesaj verdiler. Sayýn Cumhurbaþkanýmýzýn, Sayýn Meclis Baþkanýmýzýn, Sayýn Baþbakanýmýzýn, Sayýn Kýlýçdaroðlu’nun, Sayýn Bahçeli’nin, Sayýn Genelkurmay Baþkaný Akar’ýn, bayrak gibi dalgalanan o beþ milyonluk meydandaki varlýklarý ve konuþmalarý, demokrasi için açýlan yeni sayfanýn baþlýðýydý: Hep Birlikte Türkiye’yiz... Ýktidarýyla, muhalefetiyle, silahlý kuvvetleri, aydýnlarý, sanatçýlarý ile bütün bir toplum, yeni açýlan sayfada 15 Temmuz’un kýymetinin bilinmesini istiyor.

Hepimiz, “15 Temmuz’da darbeyi, ihaneti durdurduk ama burada duramayýz” diyoruz. Þimdi kutuplaþmayý ve gerilimi bitirip, hoþgörüyü ve uzlaþmayý saðlayarak, 15 Temmuz’u; toplumsal mutabakat, demokrasi ve hukukun üstünlüðü ile taçlandýrmalýyýz. Yakaladýðýmýz altýn fýrsatý heba etmemeliyiz.

Cumhurbaþkaný Erdoðan, darbeyi önlemedeki liderlik gücünü, 15 Temmuz’un demokrasi ve hukukun üstünlüðü ile taçlanmasýnda da gösterecektir. Bu millet onu her zamankinden daha çok seviyor, güveniyor. Milletçe inanýyoruz ki, 15 Temmuz tarihi zaferi, Sayýn Erdoðan’ýn liderliðinde, Ýslam coðrafyasýna, Türk dünyasýna ilham kaynaðý olacak, Batýlý demokrasiler için yeni ufuklar açacaktýr.

15 Temmuz’da özümüzdeki kahramanlýðý gösterdik, 7 Aðustos’ta da Yenikapý’da demokratik olgunluk sýnavýndan baþarýlý ile geçtik. Þimdi ilk hedef yeni sivil bir anayasanýn yapýlmasýdýr. Bunun için hýzlý hareket etmeliyiz. Provokasyonlara, dýþarýnýn kýþkýrtma ve karýþtýrmalarýna fýrsat vermemeliyiz.