Türkiye’de düzenli bir medya takipçisi durumundaysanýz önünüzde iki seçenek var demektir.
Biri televizyondaki diziler ve magazin eklerinde oluþan bir dünya diðeri de aðýr siyaset.
Oysa baþka seçeneklerimiz de olmalý.
Mesela depremden sonra enkaz altýnda ne kadar hayatta kalýnabilir diye bir tartýþmaya bakabiliriz.
Aktif fay hatlarýnýn üzerinde yaþayan bir ülkede bundan daha doðru bir tartýþma olabilir mi?
***
Bir depremin ya da felaketin ardýndan geçen ilk 72 saat altýn saatler olarak tanýmlanýr.
Birleþmiþ Milletler’in organizatör olduðu felaketlerde arama-kurtarma çalýþmalarý ortalama 5-7 gün sürüyor.
Buna karþýn Bangladeþ’te bir kadýn çöken bir binanýn enkazýndan 17 gün sonra sað çýkarýldý.
Haiti depreminde 12 gün sonra sað kurtarýlan bir adam olduðunu biliyoruz.
Rekor ya da mucize Pakistan’da, Keþmir depreminin ardýndan bir kadýn yaklaþýk 50 gün sonra enkazdan sað çýktý ama bu tam bir mucize.
Bu örneklere bakarak 5 ila 7 gün süren arama-kurtarma çalýþmasý yeterli mi acaba?
Aslýnda biz sadece arama-kurtarma üzerinde duruyoruz ama ilk yardým da son derece önemli.
Mesela eðer vücudun belirli bir bölümü enkaz altýnda kalýrsa, enkaz kaldýrýldýðýnda o kas grubunda biriken toksinler anýnda vücuda yayýlýyor ve depremzede þoka giriyor, bu ölüme kadar gidebiliyor.
Sonuç olarak günümüzde ortalama 2 haftalýk bir arama-kurtarma süreci gerekliðinden söz ediliyor.
***
Bizim tartýþmamýz gereken konulardan biri diye yazdým bunu ama baþka örnekler de var.
Mesela apartman kapýlarýnýn çoðunun içeri doðru açýlmasý.
Bir deprem anýnda yaþanan panikte insanlarýn ezilerek yaralanmasý ya da ölmesi demek bu.
Nepal depreminin ardýndan bir baþka hatýrlatama:
Kaçýmýzýn evinde hala bir deprem çantamýz var?
Açlýðý geçin ama enkaz altýnda yaþam için en büyük tehdit su zira insan vücudu susuzluða 3 ila 7 gün dayanabiliyor.
Toplamak gerekirse, hayat ne tamamýyla televizyon dizilerden oluþuyor ne de tamamýyla siyasetten.
Kaybolan okur için belki de yeni kapýlar açmak yeni ufuklarý iþaret etmek en doðrusu...
