Siyaset üretemeyen aday da üretemiyor

Yerel seçim gündeminde ‘adaylar’ süreci yavaş yavaş tamamlanıyor. 

AK Parti ve MHP arasındaki ‘ittifak yapılacak yerler’e ilişkin görüşme bugün 16:00’da Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli arasında yapılacak. 

AK Parti’nin henüz aday açıklamadığı Adana, Mersin, Manisa, Osmaniye, Muğla ve Aydın ile İstanbul ve Ankara başta olmak üzere bazı illerin önemli ilçeleri de iki parti arasında konuşuluyor. 

Ayrıca iki partinin de aday gösterdiği Balıkesir, Isparta, Yozgat, Afyon ve Iğdır gibi önemli iller de gündeme gelebilir. 

Zira örneğin Iğdır’da AK Parti ve MHP’nin yarışması halinde HDP avantaj sağlayabilir. 

Yerel seçimdeki ittifak, iki parti arasında oluşturulan ‘Cumhur İttifakı’na dayanıyor. Bu ‘üst bağ’ ve iki partinin siyaset üretme tarzı çalışmaları kolaylaştırıyor.   

***  

Muhalefet kanadında ise ittifak sürecinin sancısı halen dinmiş değil. 

Haklarını teslim etmek gerekir, CHP ve HDP arasındaki ‘ittifak’ süreci olabildiğince ‘sessiz’ yürütülüyor. 

Görünürde olan sadece CHP ile İyi Parti (İP) arasındaki pazarlıkların sancıları… 

İP, CHP’den önce Ankara, Antalya ve Mersin’i istedi. Ancak CHP -doğal olarak- kabul etmedi. İP şimdi Mersin ve Isparta’da ısrarcı. 

İki partinin Ankara’da ortak adayı olması beklenen Mansur Yavaş, dün gece Twitter’dan “Bu saat itibari ile ittifak görüşmeleri henüz sonuçlanmamıştır” duyurusunu yaptı. 

CHP’liler, İP’nin ‘boyundan büyük taleplerde bulunduğu’ görüşünde. CHP’liler, “Yavaş, 2014 seçiminden sonra CHP rozetini çıkardı, bugün de takmak istemiyor. CHP’li bir adayla zaten İP’ye giden oylarımızı geri alırız” diyorlar. 

İP’de bir kanat “Bu kadar yüksekten el açarsak elimiz boş kalabilir” endişesini paylaşıyor.   

***   

CHP’deki ‘iç sancı’ sadece Ankara ile sınırlı değil; İstanbul ve İzmir’de de adaylık için isimler netleştikçe muhalif sesler yükseliyor. 

İstanbul’da Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan yana tavır koyduğu biliniyor. 

Ancak bu karar hem adaylık niyetini saklamayan Gürsel Tekin, hem de İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu cephesinde farklı nedenlerle tepki yaratmış. 

Tekin, İstanbul İl Başkanlığı ve Genel Başkan Yardımcılığı yapmış bir isim. 

TBMM kulisindeki son karşılaşmamızda “İstanbul adaylığı için 4 yıldır çalıştığını” söylemişti. 

Bu 4 yılın boşa gitmesi kolay hazmedilir görünmüyor. 

Kaftancıoğlu’nun da İmamoğlu’nu ‘sağcı’ bulduğu için tavır koyduğu, bu nedenle İmamoğlu’nun 39 ilçe başkanıyla yaptığı iki toplantıya katılmadığı konuşuluyor.   

*** 

İzmir’de ise ismi öne çıkan Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer. CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan da istekli. Ancak aday olmayacağını açıklayan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun bu iki isme yönelik tepkisi partiyi düşündürüyor. 

Zira CHP tabanında ciddi bir karşılığı olan Kocaoğlu, “Bu iki isimden biri aday olursa partiyle ilişkimi keserim” dediğine yönelik haberleri yalanlamadı. 

Kılıçdaroğlu da, parti içinde bir tartışma yaşamaktansa yeni bir isimi ileri sürdü: İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke

CHP’de Genel Başkan Yardımcılığı ve Parti Sözcülüğü de yapan Böke, bu görevlerden istifa ettikten sonra son kurultayda ‘sol’ kanadın lideri olarak öne çıkmıştı. 

Aday çıkarma sancısı esasen bir partinin siyaset yapma tarzıyla doğrudan ilgili. 

Kocaoğlu, yeniden aday olmayacağını açıklarken, “Bu partinin politika üretecek bir mutfağı yok” demişti. 

Politika üretemeyen bir partinin aday üretmekte sorun yaşaması şaşırtıcı değil.