2014 yýlýnda þöyle demiþti HDP Ankara Milletvekili Sýrrý Süreyya Önder.
“Siz bizi kentinize kabul etmezseniz yarýn kapýnýza bir baþçavuþ gelecek ve baþýnýz saðolsun diyecek.”
“SÝZ” / “BÝZ” derken kimi kastettiði meçhul, ancak Kürdüyle Türküyle akraba olmuþ, kýz almýþ-vermiþ, komþuluk eden bir milletten bahsetmediði aþikârdý.
Gün oldu, devran döndü. Zaman verdi Sýrrý Süreyya Önder’in cevabýný.
“Siz bizim milletimizin birliðini, beraberliðini kabul etmezseniz, bozmaya çalýþýrsanýz yarýn kapýnýza bir özel harekatçý gelecek ve ‘Buyrun emniyete’e diyecek.”
* * *
15 TEMMUZ’A MI GÜVENMÝÞLERDÝ?
“Halkýmýz, siyasi kurumlarýmýz, sivil toplum örgütleri, belediyeler, meslek örgütleri gibi bütün toplumsal yapýlar kendi güvenlik tedbirlerini de geliþtirmelidir” diyerek halký silahlanmaya çaðýran, 6-8 Ekim olaylarýnda halký sokaða çaðýrýp 50 kiþinin ölümüne neden olan Selahattin Demirtaþ bütün bunlara raðmen kimlere güveniyordu?
Eþbaþkan Figen Yüksekdað “Biz sýrtýmýzý YPG’ye, YPJ’ye ve PYD’ye dayýyoruz. Bunu söylemekte hiçbir sakýnca görmüyoruz. Bakýn sýrtýmýzý kime dayadýðýmýzý çok net söylüyoruz ve bundan sonra da sýrtýmýzý buraya dayamaya devam edeceðiz” diyordu. Bu kadar net olmasýný, sakýnca görmemesini saðlayan neydi?
Abdullah Zeydan “PKK, Türkiye’yi ve Ortadoðu’yu güller bahçesine çevirmek için ortaya çýkmýþ barýþ ve halk hareketidir. Eðer PKK Türkiye’yi güller bahçesine çevirmek istemeseydi, PKK’nýn öyle bir gücü var ki, sizi tükürüðüyle boðar.” derken arkasýnda kimin desteðini hissediyordu?
Faysal Sarýyýldýz’ýn aracýnda 25 el bombasý, 3 adet M79 roketatar, 2 adet M16 marka silah ve bu silaha uygun 12 þarjör ve 339 mermi. 2 bin 853 Kaleþnikof mermisi, 15 F1 el bombasý gövdesi, 20 F1 el bombasý fünyesi, bir Glock marka tabanca ile þarjörü bulunmuþtu. Neyin rahatlýðýydý bu?
Burcu Çelik Özcan; “Bu memleketten defolup gideceksiniz. Bize uzattýðýnýz o keleþi size çevirmesini biz çok iyi biliyoruz” derken o keleþi çevirmek için ne olmasýný bekliyor, neyin gününü sayýyordu?
Bütün bu hoyratlýðýn, tüm bu rahatlýðýn beklediði tarih 15 Temmuz’dan baþka bir tarih deðildi. FETÖ & PKK iþbirliðinin ve bu iþbirliðinin meclisteki ayaðý HDP’nin planlarý, 15 Temmuz’da duvara tosladý.
15 Temmuz’dan sonra bir yandan FETÖ temizliðine giriþen devlet diðer yandan da iðne oyasý gibi iþlenen bu sürecin önemli bir adýmýný 4 Kasým’da attý ve HDP’liler gözaltýna alýndý.
Þimdi hesap zamaný.
Gönül isterdi ki geldiðiniz gün söylediðiniz gibi daðdaki mücadelenin bir faydasýnýn olmadýðýný anlamýþ olsaydýnýz ve siyasetle barýþa katký sunmaya çalýþsaydýnýz.
Ama aldýðýnýz bütün oylarý kurþuna tahvil ettiniz. O oylarýn hakkýný vermediniz.
Dilinizden düþürmediðiniz o “Barýþ” için köprüler kuracaðýnýza hendekleri desteklediniz.
Devletin de milletin de sabrýný zorladýkça zorladýnýz. Ekranlarýn baþýnda milyonlara parmak sallayarak alenen tehdit ettiniz.
Kimseyi suçlamayýn, bugüne bütün ülkeyi siz getirdiniz.
* * *
DEVLETE GÜVEN ESASTIR
Her fýrsatta devleti eleþtirenler, “FETÖ temizliði niye yapýlmýyor, HDP’lilere niçin dokunulmuyor” diyenler de þunu unutmasýn. Devletin deðirmeni aðýr aðýr iþler ama saðlam öðütür.
Devlet her daim 18 yaþýndadýr. Bunu unutana da hatýrlatmasýný bilir. Devlet her yaptýðýný, her yapacaðýný alenen ifþa etmeyebilir. Ama arkaplanda yaptýklarýný bazen çok sonra duyar, çok sonra anlarýz.