Siz Nart Tlepş’i bilir misiniz?

Seteney Guaşe’yi yazdıktan sonra yüzlerce kardeşim Nart Tlepş’le ilgili sorular sordu. Teker teker cevaplamak yerine bir tek yazıyla Nart destanlarının bu büyük kahramanını anlatmak istedim.

Nart Tlepş, Nartların en ulularındandır. Nart halkının bütün araç ve gereçlerini yapmak, yeni buluşlarla toplumsal yaşamı kolaylaştırmak onun başlıca görevleriydi. Her türlü madeni işler. Olağanüstü araçlar sunar halkına. Maden çağının kapısını açan da Nart Tlepş’tir.

Halk onu çok güçlü bilir. Seteney Guaşe ile kimi zaman yardımlaşarak, toplumsal sorunları çözer. Seteney Guaşe kızgın bir taş parçasını Tlepş’e kırdırarak Sosrıkua’nın doğmasını sağlar. Sosrıkua’yı maşasıyla suya daldırararak çelikleştiren de Tlepş’tir.

Sosrıkua’nın bir yiğit gibi büyümesini, eğitimini, silah kullanmayı öğrenmesini de Seteney’in isteği üzerine Tlepş üstlenir; olgunlaştığında Seteney büyülü silahlar yapmasını Tlepş’ten ister.

Topal Hephaistos, Yunan Mitolojisinde, Tanrıçaların en güzeli Afrodit’le evlidir. Gerçi Seteney’le Tlepş’in evliliklerinden pek söz edilmez, ancak ilişkileri Yunan Tanrılarını anımsatır. Ne var ki, Tlepş toplum için çalışır, bütün buluşlarını halkın hizmetine sunar. Hephaistos öte yandan hep kötülük düşünen, kindar bir tanrı olarak tanıtılır. Hatta topal olduğu için kendisinden utanan annesi tanrıça Hera bile onun öfkesinden kurtulamaz. Topal tanrı içine zincirler saklı bir taht yapıp anasına götürür. Hera bu tahta oturunca zincirlerle bağlan ır ve bir daha kurtulamaz. Yani hem topal hem de çok çirkin olan Hephaistos, aşağılık duygusundan kurtulamamış, sür-git kötülükler yapan Grek Mitolojisinin nefret simgelerinden biridir.

***

Oysa Tlepş güçlüdür, cesurdur. Tarım araçlarından, döküm araçlarına, silah yapımına kadar tüm uygarlık için gerekli araç ve gereçleri toplumun hizmetine sunar. Abazin Halk Destanları bakın ne der:

“Nartlar güçlü ve insanüstü bir ırktı. Sert, ödün vermez, ulu bir halktı. Toplumsal düzenleri vardı; sorunlarını Kuma Irmağının kıyısında toplanan kurultaylarda çözerlerdi. Evli, çok güzel bir kadın yaşardı aralarında. Nartların her derdine derman olur, felaketlerde, savaşlarda, afetlerde, kıtlıkta halkına yardım ederdi. O çağlarda Nartlar en az üç yüz yıl yaşardı. Aynı çağlarda demirci ustası Tlepş de nam salmıştı dört bir yana. Seteney sık sık Tlepş’in dökümhanesine giderdi. ‘Örsü taştan, çekici de tahtadan olduğu için bu kadar yoruluyor’ diye üzülürdü. Derken aklına bir fikir gelir; bir ağaç parçasını yontarak bir takım örs ve çekiç maketi yapar, tam ortasını da maketin deler ve sap takılacak yeri de belirler. Tlepş’e bir şey söylemez, maketi gece yarısı dökümhanenin penceresinden içeri bırakır. Sabah Tlepş makete bakar, örs ve çekiç olduğunu anlar. Önce örsü döker demirden sonra da çekici biçimlendirir maketteki gibi. Ortasına açılan deliğe de bir sap takar. Ama çalışırken gene zorluk çekmekte, ateşten aldığı kızgın demir parçaları ellerini yakmaktadır. Aklına bir kerpeten ya da maşa yapmak gelmez.”

“Derken bir gün Seteney suya giderken yolda iki küçük yılan yavrusu görür. Yılanlar boyunlarını birbirinin üzerinden geçirmiş uyumaktadır. Seteney’in aklına bir fikir gelir; uzunca bir dala, uyuyan iki yılanı takarak dökümhaneye götürür: “Tlepş bunun gibi demirden bir şey yap da ellerin yanmaktan kurtulsun!’ Maşa ya da kerpetenin bulunuşu Seteney’in parlak zekasından doğar...”

Tlepş’in yararlı buluşları, gücü, haksızlıklara baş kaldırışı, günümüz kadar çeşitli yazarlara esin kaynağı olmuştur. Ömer Seyfettin’in “Diyet” öyküsündeki demirciden, Yaşar Kemal’in “Ağrı Dağı Efsanesi”ndeki Demirci Hüsso’ya kadar çeşitli yazar ve ozanlarca işlenen demirci, Nart Tlepş ve Greklerin Topal Hephaistos’unun edebiyata yansıması olarak kabul edilebilir...

Kısacası nasıl Seteney Guaşe, bütün Çerkeslerin bilmesi, öğrenmesi hatta örnek alması gereken bir yiğit kadınsa, Nart Tlepş de Çerkes erkeklerinin, namusu, gücü ve parlak zekasından esinlenmesi gereken bir Nart kahramanıdır. Dilini, tarihini, efsanelerini öğrenmekse her Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı Çerkes’in en doğal hakkıdır!