Þizofreni insanlarýn okuma ve çalýþma fýrsatlarýný bir müddet kesintiye uðratýyor. Araþtýrmalarýn hedefinde bu hastalarýn üretkenliðini tekrar kazandýrma, birey olmalarýný ve ekonomik baðýmsýzlýklarýna kavuþmalarýný saðlama, meslek sahibi olabilmeleri, okuyabilmeleri, evlenip çocuk sahibi olabilmeleri bulunuyor. Bir araþtýrmaya göre mesleki rehabilitasyon hastalar için bir terapi etkisi oluþturuyor. ‘Rekabete dayalý istihdam’ diye bir kavram var. Bu, devlet tarafýndan desteklenmeyen kiþinin arayýp bulduðu iþ anlamýna gelir. Hastalar, diðer kiþiler gibi çalýþýlýp karþýlýðý alýnýr. Aðýr ruhsal hastalýðý olanlar için bu tür programlarýn baþarýsýnýn yüzde 20’den daha az olduðu saptanmýþtýr. Þizofrenisi olan hastalarda bu oran çok daha düþüktür. Bunun nedenlerinden biri, hastalýðýn çalýþabilmeye engel olmasýdýr. Þizofreni hastalarý için yapýlmýþ destekleyici istihdam programlarý var. Bunlar kiþinin normal çalýþma programlarýna katýlmasýný amaçlayan, geleneksel mesleki rehabilitasyonun, destekle ya da korunaklý bir þekilde istihdam oluþturulmasýnýn ötesine geçmeyi hedefleyen programlardýr. Amaç, iþ öncesi eðitim yerine, hastaya tahsis edilmiþ iþ esnasýnda eðitim veren, hastanýn tercihlerini ve ilgi alanlarýný göz önünde bulunduran, devamlý ve rekabete dayalý istihdam saðlamaktýr. Burada hastanýn hangi iþe yatkýn olduðunun ve kapasitesini zorlayýp zorlamayacaðýnýn önceden belirlenmesi gerekir.
Bireysel programlarýn baþarýsý
Bireysel yerleþtirme programlarýnda hastanýn gerçekten sorumluluk alarak çalýþmasý saðlanýr. Bu tür çalýþmalarýn geleneksel mesleki rehabilitasyon programlardan daha üstün olduðu bildirilmiþtir. Geleneksel yöntemlerle yüzde 7 istihdam oluþturulurken, bireysel iþ yerine yerleþtirme programlarýyla yüzde 27’ye varan oranlar elde edilmiþtir. Ancak hastalarýn yüzde 40’ý hastalýðýn alevlenmesi ya da baþka nedenlerle iþini býrakmak zorunda kalmýþtýr. Mesleki programlar onlarýn iþ elde etmelerini saðlasa da uzun vadede istihdam imkânlarý saðlayamaz. Bunun için mesleki programlar haricinde de çok aktif olunmasý gerekmektedir. Yani hastanýn ilaç tedavisi, terapileri ve sosyal desteði çok önem arz etmektedir. Aksi takdirde hiçbir destek programý istenilen sonuca ulaþmada yeterli kalmamaktadýr.
Hastalar çalýþmaya teþvik edilmeli
Þizofreni hastalarý çalýþabilir. Hatta çalýþmaya teþvik edilmeliler. Geliþmiþ ülkelerde önce hastanýn biyolojik tedavisi yapýlýr. Ardýndan hastalýðý tanýma, aile eðitimi gibi bir takým psikososyal destek programlarý uygulanýr. Daha sonra hastalar, 1.5-2 sene kadar ‘ara dönem evleri’ denilen evlerde kalýr. Baþlarýndaki personel, ilaçlarýný verir, hastalarýn gözetimini yapar, acil durumlarda müdahale eder. Geri kalan alýþveriþ, çamaþýr, yemek, bulaþýk, ýsýnma gibi günlük iþleri hastalar kendileri yapar. Bu evlerin kiranýn yarýsýný devlet yarýsýný da vakýflar karþýlar. Her hastanýn kendi özel odasý olur, özel sorumluluklarýný da yerine getirirler. Böyle bir ara dönemden sonra hastalar mesleki destek programlarýna yerleþtirilirler. Önce zorlanmayacaklarý bir iþte çalýþtýr, burada baþarýlý olur ve hastalýkta bir alevlenme olmazsa rekabete dayalý bir iþe yerleþtirilirler.
‘NE ÝÞ OLURSA OLSUN’ MANTIÐI DOÐRU DEÐÝL
Hastalarýn baþarýlý olabilecekleri ve yapabilecekleri iþ seçilmeli “Ýþ olsun da ne olursa olsun” mantýðý doðru deðil. Bu mantýk saðlýklý kiþilerde nasýl geçerli deðilse, þizofreni hastalarýnda da geçerli deðildir. Buna dikkat edilirse uzun yýllar çalýþýp, para kazanacaklarý, yükselip kendilerini geliþtirebilecekleri iþ imkâný saðlanabilir. Hastalýðý aðýr, hastayý da engel olarak algýlayan, her an hastayý kontrol etme ihtiyacý içinde olan ailelerde hastanýn çalýþmasýna karþý bir direnç geliþir. Çoðunlukla çalýþtýklarý iþ yerinde sorun çýkarabileceðinden korkarlar. O yüzden ailelerin eðitilmesi, hastanýn çalýþma hayatý açýsýndan da önem arz etmektedir. Ailenin, toplumun, iþverenlerin eðitilmesi, hastanýn çalýþmaya teþvik edilmesi için çok önemlidir. Aile engel olmamalý, iþveren önyargýlý bakmamalý, iþ erinde çalýþanlar kayýtsýz kalmamalýdýr. Damgalanmanýn önüne geçmeli, ailelerin, toplumun, devlet kurumlarýnýn, iþverenlerin eðitilmesi gerekmektedir. Þunu unutmamak gerekir ki hastalarýn birçoðunun çalýþmasýna hastalýk deðil sosyal sorunlar engel olmaktadýr.
ÝÞVEREN BÝLÝNÇLENDÝRÝLMELÝ
ÝÞVEREN?ile saðlýk personeli arasýnda iletiþim kurulmalý, hastalýkla ilgili aralýklý bilgilendirmeler yapýlmalýdýr. Aslýnda ‘Ýþ ve iþçi bulma kurumu’ þizofreni hastalarýnýn çalýþabileceði iþlerin tespitinde hizmet verse çok yerinde olur. Ýstihdam için dernek ve vakýflar da destek verebilirler. Devlet ve sivil toplum örgütleri hastaya balýk vermek yerine, olta verip balýk tutmayý öðretmelidirler. Hastanýn bütün ihtiyaçlarý karþýlanýnca toplumda var olma noktasýnda zayýf kalmaktadýr.