Kim ya da kimler, hangi diyarda, hangi þehirde, hangi evde, hangi anda ve hangi kelimelerle bu halk düþmaný terör eylemini planlamýþ olursa olsun, bir tek þeyi amaçladýklarý çok açýk: Büyük bir ''nefret üreterek'' ýrkçý ve milliyetçi duygularý kýþkýrtýp halký birbirine düþürmektir. Baþka da hiçbir amaç, ''toplumsal hayatý parçalamak'' isteyen bu ''þizofrenik halk düþmanlýðýný ''izah edemez.
Ýnsan bedenlerini paramparça ederek, artýk salt ölümle, öldürerek, kaotik bir bölünmüþ halk konjonktürü elde etmek isteyenler, herkesin tahammül sýnýrlarýný ''öz-zorlama'' yolu ile aþýndýrarak, hedeflerine ulaþacaklarýný sanýyorlar. Ama yanýlýyorlar. Dün de yanýldýlar. Bugün de yanýlýyorlar. Yarýn da yanýlmaya mahkumdurlar.
Dünkü planýn adý hendek kazarak, barikatlar oluþturarak, Kürtleri merkez alan ve Kürtler üzerinden, Kürtlerin þehirlerinde, ölü Kürt bedenleriyleTürkler ve Kürtler arasýndan kesin bir duygusal kopuþu saðlamaktý.
Bugün ise planýn adý, Türkiye’nin büyük metropollerinde, Türklerin nefretini merkez alan ve bu nefreti mobilize ederek onu harekete geçiren, doðrudan Türk kaný döken ve herkesi eylemlerin büyüklüðüyle ve aklý tutsak alacak, dehþet veren sonuçlarýyla Türkleri, Kürtlere düþman haline getirmektir.
Planýn bu olduðundan zerre kadar þüphe duymuyorum. Amacýn, Kürtler ile Türkler arasýnda bin yýldýr oluþan bütün insani baðlarý ortadan kaldýrmak ve bu iki halký birbirinin yüzüne bakamaz hale getirmektir. Çünkü bin yýldýr birlikte yarattýðýmýz bu kaderi, bundan baþka hiçbir sinsi plan zayýflatamaz, ona bin yýldýr sýnanmýþ birlikteliðine helal getiremez.
Þizofrenik halk düþmanlarýnýn amacý bu kadar açýkken, saldýrý ve eylemlerin yürek sýzlatan sonuçlarý ve tahrip ettiði maddi manevi varlýklarýmýz ne kadar büyük olursa olsun, önce soðukkanlýlýðýmýzý korumalý ve bir an bile tereddüt geçirmeden, dünden daha büyük bir þevkle bizi biz yapan ortak deðerlerimize daha sýkýca sarýlmalýyýz.
Tarihin bugünkü kesitinde maalesef ne kadar tedbirli olursanýz olun, terör bir yolunu bulup bu önleyici tedbirlerinizi bir biçimde aþabiliyor. Bunun anlamý þudur; 10 Aralýk katliamý ve bunu takip edecek benzer katliamlara tanýk olabiliriz. Çünkü, henüz terörü bir günde ortadan kaldýracak onu buharlaþtýrýp yok edecek sihirli deðnekler icat edilmedi.
Terör zihinlerimizi ele geçirip, zihnimizde iktidarýný ilan etmediði müddetçe ve bizi kendi kölesi haline getiremediði müddetçe, yazýn ortaya çýkan kanatlý sivrisinekler gibi, ara sýra ortaya çýkýp canýmýzý yakmaya devam edecek. Eðer terör zihnimizi ele geçirip, aklýmýzda bir iktidar oluþturursa, bizi bekleyen tehlike hiç kuþkusuz bir büyük iç savaþtýr. Terörün ana kaynaðý büyük bataklýðýný kurutuncaya kadar, bizler bu hassas dengede varlýðýmýzý korumalý ve asla terörün bize dayattýðý iç savaþ tuzaðýna düþmemeliyiz.
Terörün panzehiri soðukkanlý olmaktýr. Terörün panzehiri bizi biz yapan ortak deðerlere dört elle sarýlmaktýr. Terörün panzehiri ölüm yerine inadýna hayatý savunmaktýr. Terörün panzehiri, demokrasimizi geliþtirmektir. Terörün panzehiri insan sevgisini yüreðimizden hiç eksik etmemektir. Terörün panzehiri, teröre meydan okuyarak günlük hayatýmýzýn akýþkanlýðý için alýþageldiðimiz hayatlarýmýza devam etmektir.