Dünyada yaşam sürelerinde dikkati çeken artışa bağlı olarak bazı hastalıkların görülme sıklığında yükseliş göze çarpıyor. Bunlar arasında hafif algılama sorunlarından ağır demansa ve Alzheimer hastalığına giden sorunlar gerçekten korkutucu. En uzun yaşam ortalamasına (89 yaş) sahip ülke olan Japonya’da 4 milyon hafif algılama ve 4,6 milyon demans sorunu olan birey bulunduğu bildiriliyor. Bu sürecin nasıl önlenebileceği konusu araştırıcıların başlıca ilgi alanlarından biri.
Kersetinoksidatif hasarı önleyici (antioksidan), iltihap giderici ve alerjiye karşı etkileri ile bilinen fenolik madde (flavonoit). Beslenme ile yeterli miktarda tüketilmesi durumunda yüksek tansiyon ve kolesterol gibi kalp ve damar hastalıklarından, alerji, astım ve kansere kadar hastalıklara yakalanma riskinin azaltılmasına yardımcı olabileceği bildiriliyor. Kersetinden en zengin besinlerden biri elma, diğeri ise soğan.
Japonya’da 65-84 yaşlarında elli gönüllü üzerinde yürütülen bir çalışmanın sonuçları yayımlandı. Gönüllüler iki eşit gruba ayrılarak bir gruba kersetin bakımından zengin soğan, diğer gruba ise soğan taşımayan bir diyet uygulamışlar. Soğan verilen grupta daha yüksek algılama skoru gözlemlenmiş. Soğan gibi kersetin bakımından zengin besinlerin tüketimi ileri yaşlarda algılama işlevlerimizdeki düşmeyi önlemek, beynin yaşlanmasını geciktirmek bakımından yararlı olacaktır.
Japon araştırıcılar kersetin bakımından zengin iki tip soğandan hazırlanan karışım (7/9 oranında) işlenerek toz haline getirilmiş ve günde 10 gram kullanmaları istenmiş. Bu suretle günde 60 miligram kersetin verilmiş. Soğan tozumuz olmadığına göre, biz soğandan nasıl yararlanmalıyız?
Kersetin içeriği, soğandan soğana değişiyor. Beyaz soğanda kersetin yok denecek kadar az. Kırmızı, pembe ve sarı bir kilogram soğanı içerisinde 54 ile 286 mg. bulunmuş. Diğer bir husus soğanı pişirdiğimizde kersetin yapısı bozulmuyor. Hatta kersetin oranının soğanlı çorbada daha yüksek olduğu tespit edilmiş. Soğanın dış zarında kersetin oranı iki misli daha fazla bulunmuş. Bu durumda soğan çorbası yaparken çorbanın içine kabuk kısımlarını bir tülbente sararak koymak ve pişince çıkarmak yararlı olabilir diye düşündüm! Şöyle güzel bir soğan yahnisi de bir başka seçenek.
