Beşiktaş son beş haftada bir maçını kazanabilmiş (+ 2B, 2M); ligde Galatasaray ile yaptığı ikincilik yarışını kazançlarla değil, kayıplarla sürdürebilen bir takımdı. Kasımpaşa, son 5 maçında yenilmeden (3G, 2B) 11 puan toplamış, formu yerinde, yanı sıra Beşiktaş’a karşı tekrar edilen maçın uzantısı olarak, hıncı birikmiş bir takımdı.
Beşiktaş bir önceki maçta kadro sıkıntıları yaşamıştı ve gelecek maç için de bu sıkıntıyı çekmeye adaydı. Savunmanın göbeğindeki Franco ve Dany sarı kart sınırındaydı. Ve bu ikilinin yedeği de yoktu! İki hücum adamı Olcay ile Mustafa da sınırda idiler. Maçı kazanmak çok şey demekti Beşiktaş için.
Ya bunun etkisinden ya da lig içinde çok zaman yaptığı gibi alışkanlıktan, topu kendinde tutma isteğiyle birinci bölgesine oldukça kısa paslarla girişti mücadeleye. Ne var mı bunda? Şu var: Kalenize yakın ve baskı altında iken bunu yaptığınızda, rakibinize top kazanma ve de hemen pozisyona girme şansı veriyorsunuz demektir. Beşiktaş bunu yaptığında yandaşlarının yüreklerini ağızlara getirdi... Çok çabuk iki farklı öne geçmesi Kasımpaşa’nın tedirginliğe düşmesine neden oldu... Bu da ele geçen avantajı kullanmaya yönlendirmedi Beşiktaş’ı. Top oyalamayı orta alanda yapmaya başladı! Bunu öne başarılı hızlı paslar atmak için yapsaydı gene iyiydi. Çünkü Kasımpaşa savunması hızlı baskı yediğinde uyumunu yitiriyordu. Ama hızlanarak, çabuk top kullanarak yeni bir gol aramayı seçmediler.
Biliç orta alandaki ihtiyacı göz önüne alıp Veli’nin yanına Atiba’yı koymuştu... Necip sağbekti. Jones’a güvenmemişti. Necip sakatlanıp (25.dk) çıktığında Atiba beke çekildi Jones ortaya girdi. Atiba geride ortadaki kadar başarılı olamadı. Jones ortada Atiba kadar başarılı değildi. Hatta hiç iyi değildi. Futbol değerleri taşısa da fizik güç olarak çok düşmüştü. Beşiktaş’ın oyun yapısını geliştirmesi gerekirken bunu önleyen bir neden daha doğdu. Oğuzhan sakatlandı!(Dk:55) İsmail Köybaşı sol öne girdi, Olcay ortaya kaydı. Değişiklikler iki takıma da yeni bir oyun gücü katmadı. Kendilerini zorladılar, ancak izletecek bir güzellik bulamadılar.
