Sokak sütlerindeki tehlikeye dikkat

‘Doğal ve katkısız köy sütü’ inancıyla aldığınız sokak sütlerine dikkat. Bu sütler sağlık açısından tehlike yaratıyor.

Süt söz konusu olduğunda çoğumuz ortak yanlış bir kanıya sahibiz.  İnek veya keçiden süt direk sağıldıktan sonra kaynatılıp soframıza geldiğinde ‘köyün en sağlıklı ürünü’ olarak kabul eder, bu sütü içtiğimizde daha fazla sağlık kazanacağız sanırız. Evet belki 20 yıl öncesine kadar hava kirliliği, çevre kirliliği, besin endüstrisinin gelişmemiş olması ve eskiden sağılan süte hile yapılmaması nedeniyle belki bu fikir mantıklıydı. Ancak günümüz koşullarında sağılan sütlerin sağlıklı olduğunu söylemek pek mümkün değil. Hacettepe Üniversitesinde 2010 yılında yapılan piyasadaki farklı formlarda yani UHT, pastörize ve sokak sütlerindeki mikrobiyolojik analiz çalışma verileri paylaşıldığında toplumumuzdaki algının ne kadar yanlış bir yönde olduğunu fark ettim.

Bakteri deposu, üstelik katkılı!

Araştırmada 150 örnek sütün içerisindeki hastalık yapan mikroorganizma miktarı araştırıldı. Analizlerde sokak sütlerinde bakteri sayısının 100 bin gibi akıl almayacak kadar yüksek oranda olduğu tespit edildi UHT ve pastörize sütlerde ise sütün yapısını tadını bozabilecek herhangi bir bakteriye rastlanmamıştır.  Yine bu araştırmada sokak sütlerine su eklendiği, kuru madde olarak koyu görünmesi açısından nişasta ile koyulaştırıldığı, sütün tanımına uygun olmayan maddelerin konulmasının hem besinin kalitesine hem de besleyici değerine zarar verdiği de belirlenmiştir.     

Besleyicilikten de sınıfta kaldı

Besleyici değerleri de analiz edilen sokak sütlerinin, yüzde 69 kadar yeterliliği saptanırken,  UHT ve pastörize sütlerde besleyici değerin yüzde 100 olduğu da belirlenmiştir. Araştırmaların sonuçlarına göre Beslenme Uzmanı olarak sütün sağılması, taşınması, hava sıcaklığı, saklama ve saklama kaplarındaki durumları gibi birçok faktör nedeniyle süt gibi gerek mikrobiyolojik bozulmaya gerek besin değerlerindeki kayıplar nedeniyle toplum sağlığına uygun olmayan sokak sütlerinin satışlarının önlenmesini hatta sıkı denetim ile diğer etik süt üreticileri standardına gelmelerini sağlayacak sıkı eğitimlerin verilmesini önermekteyim.