Türkiye-ABD iliþkilerinin bozulmasý süreci, Türkiye'nin ABD'den baðýmsýzlaþma sürecidir ayný zamanda. Amerika'nýn emrine girmeyi reddettiði Kýbrýs Barýþ Harekatý ya da afyon ekimi gibi konularýn hesabý er geç Türkiye'ye sorulmuþ, ya muhtýra ya darbe aygýtýyla iktidarlar "bizim çocuklar" kývamýna getirilmek istenmiþtir.
2003'ten bu yana iliþkilerin izlediði seyir ise Türkiye'nin itidalli biçimde ABD'den baðýmsýzlaþma sürecidir.
***
ABD'li siyasetçiler, FETÖ'yü kullanarak Türkiye'ye operasyon çekmeye ve Suriye'de PKK-YPG'yi ordulaþtýrma politikasý izlemeye baþladýðýnda artýk itidalli direncin kifayet etmediði bir noktaya gelindi. Türkiye buradan geri adým atmayarak, kararlýlýkla FETÖ'nün üstüne giderek, YPG'nin PKK ile bir ve ayný olduðunu devamlý surette söyleyerek ABD'nin üzerinde ciddi bir baský oluþturdu.
FETÖ'nün 15 Temmuz darbe giriþimi püskürtülünce ABD, Türkiye'den hiç tahmin edemediði bir tokat yedi. Bugün hala FETÖ'nün ifþa edilmesi ve çökertilmesinin Türkiye için ne kadar büyük bir baþarý olduðunu anlayabilmiþ deðiliz. Tam anlamýyla 15 Temmuz, Türkiye'nin baðýmsýzlaþma miladýdýr. Türkiye o günden sonra yeniden oyuna dönebilmiþtir. Rus uçaðýnýn düþürülmesi komplosuyla Suriye hava sahasý Türkiye'ye kapanmýþtý. Savaþýn seyri, muhaliflerin aleyhine, Esed rejiminin ve YPG'nin lehine döndükçe Türkiye de sahadan uzaklaþtýrýldý.
Suriye'den beslenen PKK ve DEAÞ terörüne maruz kalýyor, PKK hendek terörüyle kanton politikasýný Türkiye'ye taþýmaya çalýþýyor ama Türkiye, sözde müttefikleri tarafýndan arkalanmak yerine hedefe konuluyordu.
***
Suriye'deki mizansen esasýnda en çok da Türkiye'yi hedef alýyordu.
15 Temmuz'dan sonra Türkiye, devletin güvenlik saç ayaðýný hýzlýca FETÖ'den temizlemeye koyuldu. Bu zaman zarfýnda Suriye'ye yeniden odaklandý. FETÖ budandýkça Türkiye gürbüzleþti. Suriye ile ilgili müzakerelerin baþ aktörü, her zirvenin kesiþim kümesi oldu.
Son iki aylýk geliþmeler, 15 Temmuz'dan sonraki FETÖ'den arýnma sürecinin ve bu sayede güvenlik meselesine konsantre olabilmenin neticesidir.
***
Tüm dünyanýn ilgisini Kaþýkçý soruþturmasýna çekmekteki ve bunun her ülkeyi ilgilendiren bir mesele olduðunu kabul ettirmekteki baþarýsý bile Türkiye'nin form tuttuðunu gösteriyor. ABD'nin bir süredir devam eden sopa gösterir tavrýný bir kenara býrakýp Türkiye'ye havuç uzatmaya baþlamasý da...
ABD tarafýndan PKK'lý üst düzey üç teröristin baþýna ödül konulmasý, Türkiye'nin yemeyeceði havuçlardan biri mesela. ABD basýnýnda çýkan Gülen'in iadesi haberleri, Beyaz Saray tarafýndan üstüne basýla basýla yalanlanmýþ dahi olsa, benzer þekilde okunabilir.
Bu havuç politikasýný, Türkiye'nin Ortadoðu'da ABD ile anlaþtýðýna yoranlar ise çok yanýlýyor. Burada, kim kimin politikasýna yaklaþtý ya da yaklaþmak zorunda kaldý diye sorarsak þüphesiz Türkiye deðil ABD'dir doðru cevap.
YPG'li teröristlerin çok meraklý þekilde verdikleri kebap sofrasý pozlarýnýn bir hükmü yok yani. ABD'li askerlerle verilen pozlar, dansöz partileri falan, bunlar bilmediðimiz þeyler deðil... Fotoðraflarýn kamuoyuna servis edilmesindeki maksat da herkesin malumu. ABD'nin "bizimkiler öleceðine Kürtler ölsün" politikasý, PKK-YPG'nin karþýlýðýnda özerklik kazanacaðýný zannetmesi de...
***
Suriye savaþý baþlayalý yedi sene oldu. Bu zaman zarfýnda bölgede çok taþ yerinden oynatýldý. Türkiye'nin de yerinden oynatýlabileceðini zannedenler ve bunun için ellerinden geleni yapanlar günün sonunda hayal kýrýklýðý yaþadýlar. Türkiye yerinden oynatýlamayacak kadar aðýr bir taþ. Çok asýldýlar ama muvaffak olamadýlar!
YPG, ABD tarafýndan terk edilmediðinin keyfini, örgüt hesaplarýndan hatýra pozu paylaþarak çýkartabilir ama bilinmeli ki son pozu Türkiye verecek.
