Galatasaray’ýn son dönemlerde sergilediði bir kaç maça bakýnca, þöyle düþündüklerini sanmaya baþladým.
Chelsea ile mi oynuyorlar? “Biz bu takýmla baþ edemeyiz.” diyerek, maçý olaðan seyrine býrakýyorlar... Türkiye’ye dönüp lig maçý mý oynuyorlar? “Þampiyonluðu F.Bahçe’nin elinden alamayýz” diye, tatlý canlarýný sýkýntýya sokmuyorlar.
Eðer bu deðilse, nedir?
Sahasýnda oynadýðý maçlarda rakiplerine nefes aldýrmayan, doðduðuna doðacaðýna bin piþman ettiren, gole boðan takýma ne oldu?
F.Bahçe’nin puan kaybetmesini bekleyen bir takým; kendisinin puan kaybetmesine neden olacak zaaflar içinde olur mu? Koca 45 dakika geçiyor; G.Saray sadece Burak ve Hajroviç’ýn pozisyonu ile sýnýrlý kalýyor. Düþünün ki; bu devre içinde gol olmaya en yakýn pozisyon Kayseri’den geldi. Mouche, Muslera’nýn becerikli ellerine takýldý.
G.Saray, Uyuyan Güzel’di...
***
Kötü oynama hakkýn vardýr. Ama sorumsuz oynama hakkýn yoktur. Biraz Melo, biraz Telles’in oynamasýyla þampiyonluk bekliyorsan; adama avucunu yalatýrlar. Yüreðini koyacaksýn, cesaretini koyacaksýn, hýrsýný koyacaksýn, elde-avuçta neyin varsa; hepsini ortaya dökeceksin ki; alýn terine ödül çýksýn. Business Class’la uçmak güzel de, þahin gibi ava atýlmak gerek. Çalýþmayana ekmek yok.
Bu sözleri ben söylemeðe ihtiyaç duyuyorum da, ayný takýma soyunma odasýnda nasihat edecek bir Allahýn kulu yok mu? Maçý asaný kulaðýndan tavana asarým diyen güçlü bir ses çýkmýyor mu?
Mancini bostan korkuluðu olmadýðýný göstermiþ olmalý ki; G.Saray ikinci yarýya adam gibi baþladý. Fýrça yemek takýma iyi geldi. Burak’la hemen pozisyona girdiler. Sarý-kýrmýzýlýlar oyun ciddiyetini kazanmýþtý ama; genç Kayseri ekibi iyi niyetli futboluyla, önemli bir direniþ gösteriyordu. Bunu kýrmak gerekiyordu. Ama G.Saray’ýn bu direnci kýracak balyoz, çekiç ve tokmaklarý çürümüþtü. Hepsi elinde kaldý.
Ben bu Kayseri’nin ligde bulunduðu konumu haketmediðini, sezon sonunda da ligde kalacaðýný düþünüyorum.