Üzerinden 24 saat bile geçmedi... “Soros sevdalýsý” Oya Baydar’ýn hedefe koyduðu Cumhuriyet gazetesi yazarýna kapýyý gösterdiler.
O yazarýn ismi Bartu Soral...
Bartu Soral dün bir açýklama yaptý ve Cumhuriyet gazetesinde istenmediði için yazýlarýna son verildiðini söyledi.
Sebep?
Bulunduðu ülkelerde “karýþýklýk” çýkarmakla maruf “turuncu devrim”in mucidi Soros’u eleþtirmek... Ýlaveten, iþadamý Osman Kavala’nýn Soros baðlantýlarýný kurcalamak...
Bu bir sebep olabilir mi?
Olabiliyormuþ...
Osman Kavala’nýn bile reddetmediði “baðlantýlarý” kurcalamak, Cumhuriyet gazetesinden kovulmak için yeterli sebep olabiliyormuþ.
Ne diyordu Oya Baydar hemþiremiz? “Aslýnda bana düþmez bu konuyu yazmak ama...”
Hem “bana düþmez” diyor, hem bir kamyon laf ediyor...
Hem de utanmadan, Cumhuriyet gazetesine operasyon çekildiðini, bu iþin baþýnda Cumhurbaþkaný Erdoðan’ýn bulunduðunu, Soros eleþtirilerinin bu sayede Cumhuriyet gazetesinde yer bulabildiðini ima ediyor.
Hakikaten utanmýyor.
Gazete, PKK ve FETÖ’nün güdümüne sokulduðunda durumdan memnundu... “Operasyon” sözcüðünü aðzýna almýyordu...
Oysa birtakým vakýf dalavereleriyle gazeteye operasyon çekilmiþ, iþin baþýna “casusluk davasý sanýðý” Can Dündar getirilmiþti.
Sonrasýnda ne olduðunu biliyorsunuz...
Bütün bir yayýn hayatýný FETÖ ve benzeri örgütlerle mücadeleyle geçirmiþ Kemalist Cumhuriyet gazetesi gitmiþ, PKK’nýn terör saldýrýlarýný görmeyen, FETÖ kumpaslarýna hoþgörüyle bakan, hatta zaman zaman FETÖ sanýklarýný manþetten aðýrlayan ultra liberal bir gazete gelmiþti.
O dönemde, açýkça, PKK’yý ve HDP’yi sahiplendiler. Sürekli PKK terörüne mazeret ürettiler... Türkiye’ye yönelik “dýþ” operasyonlara “yayýn desteði” saðladýlar... Savcý katleden örgütlerin sözcülüðüne soyundular...
FETÖ meselesine ise hiç girmediler...
Baþbakana “fiziki takip” uygulayan polisler, görevini savsaklayan ya da kötüye kullanan savcýlar, “yasa dýþý dinleme kararý” veren hâkimler, “himmet topluyoruz” bahanesiyle iþadamlarýna çöken maliyeciler, sýnav sorularýný çalan profesörler, sahte belgeye “saðlamdýr” raporu veren Adli Týp’çýlar, kriptolu telefonlarýn þifresini çözen TÜBÝTAK’çýlar, 15 Temmuz’da ülkeyi iþgale açan generaller...
Biz bunlarý Cumhuriyet’te göremedik.
Devletin “güvenlik sorunu” olarak gördüðü hiçbir örgüt bu gazetenin ilgi alanýna girmedi.
Bir tek “kumpas” haberi yayýnlamadýlar... Bir tek dinleme skandalýna yer vermediler... Pensilvanya’ya hicret ettiðini söyleyen sahtekârla ilgili, “laf ola beri gele” kabilinden de olsa, herhangi bir itiraz geliþtirmediler.
Bu rezalet yayýncýlýðý meþrulaþtýrmak için de, Atatürk’ün arkasýna gizlendiler.
Ne zamana kadar?
Cumhuriyet asýl sahiplerinin eline geçinceye kadar...
Demek ki karþý “operasyon” (!) baþarýya ulaþamamýþ.
Demek ki hâlâ Soros’un ve FETÖ’nün ruhu dolaþýyormuþ gazete koridorlarýnda.
Þimdi merak ediyoruz:
Soros aleyhtarý yazýlara bakarak Erdoðan’ýn Cumhuriyet gazetesine operasyon çektiði imasýnda bulunan Oya Baydar, Bartu Soral’ýn kapý dýþýna konulmasýný nasýl yorumlayacak? “Yanýlmýþým... Hâlâ bizimkiler etkinmiþ!” diyecek mi?
Demeyecek...
Diyorum ya, Nasrettin Hoca fýkrasýnda olduðu gibi, “kazan”ýn doðurduðuna inanýyor ama öldüðüne inanmýyor.
Üstelik FETÖ’den aldýðý akýlla, bize “akýl” satýyor!