Sosyal medya, Sayın Gül ve Sayın Erdoğan

Gezi olayları sosyal medya fenomeninin toplumsal hayattaki önemini bir kez daha ortaya koydu.

Sevelim, sevmeyelim, alışalım, alışmayalım, iyi ya da kötü kullanalım bu sosyal medya denen fenomen artık hayatımızın bir parçası.

Bendenizin de bu sosyal medyayı iyi kullandığımı iddia etmem olanaksız, bir facebook hesabım bile yok, arada sırada twitter hesabımı kullanıyorum, çok da kötü kullanıyorum, hatalar yapıyorum, bir-iki mesaj atıyorum, insanların neler yazdıklarına bakıyorum.

Ama itiraf edeyim, bu twitter meselesine her geçen gün biraz daha ısınıyorum.

Twitter dünyasında gezinirken de bana çok ilginç gelen bir gerçekle karşılaştım, bugün bu konuyu sizlerle paylaşmak istiyorum.

Cumhurbaşkanımızın, Sayın Başbakan Erdoğan’ın, muhalefet liderlerinin, Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Bahçeli’nin de twitter hesapları var, Diyanet İşleri Başkanı Sayın Mehmet Görmez’in de var ve bendeniz de bu hesapların takipçisi oldum, belirli konular karşısında ne tepkiler veriyorlar, merak ediyorum.

Bu twitter dünyasında ABD Başkanı Obama’nın da hesabı var, İngiltere Başbakanı David Cameron’un da var, Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande’ın da var, bendeniz bu hesapların da takipçisiyim.

Bu hesapları muhtemelen her zaman bu liderlerin kendileri yönetmiyorlar, bu hesaplardan atılan tweetler çok büyük ihtimalle kurumsal olarak düzenleniyor.

Bu durum hem bizim liderler hem de yabancı liderler için geçerlidir diye düşünüyorum.

Ancak, hesapları karıştırır, yazdıklarına göz atarken çok ilginç bir detay da gözüme çarptı.

Aşağıda vereceğim özet tablo, 1 Temmuz sabahı itibariyle geçerlidir, bu ilginç durumu size de gösterecek.

Cumhurbaşkanımız Sayın Abdullah Gül’ün 3 milyon 429 bin izleyicisi var, ama Sayın Gül sadece 2 kişiyi izliyor, onlar da Çankaya köşkünün biri türkçe, biri ingilizce twitter hesapları.

Başbakanımız Sayın Erdoğan 3 milyon 74 bin izleyicisi var, Sayın Erdoğan ise kimseyi izlemiyor.

CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu’nu bir milyon 355 bin kişi izliyor, Sayın Kılıçdaroğlu’nun da izlediği kişi sayısı sıfır.

MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’yi de 608 bin kişi izliyor, Sayın Bahçeli’nin de izlediği kişi sayısı sıfır.

Bu arada bakanlarımızın da büyük bölümünün hesaplarına girdim, yanlış anlamayın, twitter dünyasında bu mümkün ve yasal, bakanlarımızın da büyük bölümü sadece Sayın Gül’ü, Sayın Erdoğan’ı ve kabine arkadaşlarını izliyorlar.

DİB Başkanı Sayın Mehmet Görmez’i de 147 bin kişi izliyor, kendisi kimseyi izlemiyor.

Bu durum nasıl bir şey, nasıl açıklanabilir?; İki ihtimal aklıma geliyor, siz karar verin.

Birincisi Sayın Gül’ün, Sayın Erdoğan’ın, Sayın Kılıçdaroğlu ve Bahçeli’nin, konumları gereği vatandaşlar arasında ayırım yapmamak için kimseyi izlememeyi tercih etmeleri; bu iyi ama biraz sıkıntılı bir ihtimal.

Kötü ihtimal ise, bu hesapların sahiplerinin, bizzat kendileri ya da bu hesapları kurumsal olarak kullanan görevlilerin kimsenin yorumlarını ciddiye almamaları ya da görmek istememeleri.

İlk ihtimal biraz sıkıntılı dedim çünkü ABD Başkanı Obama’nın 33 milyon 499 bin izleyicisi var ama o da 662 bin kişiyi izliyor görünüyor.

David Cameron’un resmi hesabı var, 352 bin kişi izliyor ama kendisi de en azından iki yüz kişiyi izliyor görünüyor.

François Hollande’ın çok sayıda hesabı var, çok sayıda izleyicisi ama aynı zamanda izlediği de çok sayıda insan ve kurum var.

Bir yurttaş olarak ifade etmek isterim, yöneticilerimizin twitter hesaplarında izlediği insan sayısı karşısında 0 (sıfır) ibaresini görmek pek hoşuma gitmiyor.

Kendilerine naçiz bir uyarı, bu durum PR açısından da çok hoş bir manzara değil.

ABD Başkanı Obama 662 bin kişiyi izliyor ya da izletiyor ise, Gül ve Erdoğan da aynı şeyi, en azından görüntü olarak, yapabilirler.

İletişimin tek yönlü oluşu her durumda sevimsiz bir görüntü.

Gül ve Erdoğan’ın hesaplarını izlemeye başladığınızda sizin hesabınıza da, Gül ve Erdoğan sizi izliyor mesajı gelmesi siyaseten de büyük prim yapar kanısındayım.