Sözümüz ne kadar uygun yaþadýklarýmýza...

Günlük yaþantýda ‘’sözünün eri’’ olmak dediðimiz bir hal vardýr ve deðerlidir hepimiz için. Sözüne güvenilirlik kadar, sadakat ve emniyeti de içerir bu baðlam. Prof. Ahmet Ýnam’ýn ‘’Halsiz Kalmýþ Bir Ahlakýn Cehenneminde’’ baþlýklý makalesini okurken bir kez daha düþündüm bunu... 

Prof.Ýnam, günümüz dünyasýnda çokça atýf yaptýðýmýz ‘’Ýnsan Haklarý’’, ‘’demokrasi’’, ‘’eþitlik’’, ‘’çoðulculuk’’ gibi kavramlarý da iþaret ederek, evrensel manada savunuluyormuþ gibi gösterilen bu deðerlerin ardýndaki örtük ve gizli kalmýþ asýl niyetlere dikkat çekiyor. Etik ve Nesnel olduðunu düþündüðümüz pek çok evrensel kavramýn reel politikte hiç de etkin olmadýðýný görüyoruz oysa. Batý’nýn mülteci krizinde veya Suriye hadisesinde ya daMýsýr’daki darbe konusunda takýndýðý tutum, bunun en bariz örneklerinden sözgelimi. George Orwel, meþhur Hayvanlar Çiftliði adlý eserinde ‘’bütün hayvanlar eþittir, lakin bazýlarý daha da eþittir’’ cümlesiyle vurgulamýþtý bu kanýrtýcý çifte standardý.

Sözlerle sürülmekte olan hayatýn arasýndaki bu çarpýcý uygunsuzluðu, ‘’ahlakýn ard alaný’’ olarak dile getiriyordu mezkur makalesinde Prof. Ýnam... Ahlak derken üzerinde özenle durduðu baþka bir kavram daha var: ‘’Ýçtenlik’’...

***

Hayatýmýzda çok kereler atýf yaptýðýmýz hatta içinde yürüdüðümüz, dýþarýdan bakanlarýn bizim aidiyetimizi saptadýklarý cümlelerimiz vardýr. Kurduðumuz ve tekrar edegeldiðimiz o cümlelerdir bizim kiþisel hikayelerimizi kuran. Ama adý üzerinde bir ‘’hikaye’’dir bu! Yani kurgulanan, rivayet edilen. Bir de iþin aslý vardýr, yani o ýþýl ýþýl parlayan sözlerimizin altýnda, kendini pek de ele vermeyen ‘’hal’’imiz yatar. Bu ikisi arasýndaki uyum veya uyumsuzluk mevzusu ciddi bir özeleþtiriyi gerektirir aslýnda.

‘’Ya göründüðün gibi ol, ya da olduðun gibi görün’’ der ya Mevlana. Ben bunun pek de kolay olmadýðýný düþünenlerdenim. Çünkü buradaki olmak”ifadesiyle itiraf ederim ki; kolayca baþa çýkamýyorum. Nedir “olmak?” Olmuþ bitmiþ bir þey hakkýnda ne kadar çabalarsak çabalayalým, onu deðiþtirebilmek ne kadarýyla mümkündür? Ýnsanýn “olmasý” denen hadise, tamamlanmýþ ve sabitlenerek bir köþeye yazýlmýþ bir iþ midir? Ayrýca insan niye görüntüye teslim olsun ki, üstelik bir deðil binlerce görüntümüz varken, hangisi?

Bir Müslüman olarak; insan hakkýndaki nihai kararýn, Allah katýndaki bir bilgi olduðuna iman ediyorum elbette. Ama o nihai karar Allah katýndadýr ve bizler için þimdilik sürmekte olduðumuz hayatýn ötesindeki bir boyuttur, bizce þimdilik meçhuldür. Bu meçhule doðru yürürken attýðýmýz adýmlar, kendimize dair sorgularýmýz, karþýlaþtýðýmýz olaylar içindeki tavýrlarýmýz, yani Mevlana’nýn ifadesiyle “göründüðümüz” tüm durumlar... “Oluþ”umuzu ne derecede etkileyecektir?

Soruyu mümkün mertebe, “oluþ”tan uzaklaþtýrarak düþünmeye çalýþýyorum. Çünkü maksadým yazgý/kader hakkýnda bir tartýþma gayesi taþýmýyor. Çok daha yüzeysel ve insani bir endiþe olarak; kendimizi iyileþtirmeye dair çabalarýn mahiyeti ve marifeti hakkýnda umudu hep yüksek tutabilmenin teþvikiyle yaklaþýyorum bu soruya.

***

Bizim deðiþmeye, yüzümüzü ve kalbimizi iyiliðe, hakka, adalete, doðruya, güzele çevirebilme imkanýmýz var mýdýr? Yeryüzüne onulmaz acýlar, haksýzlýklar, nice bozgunlar, kan ve gözyaþýna mal olmuþ dramlarýn öznesi bir insanlýk olarak, tüm bu kötülüklerimizden vazgeçerek: Ýyiliðe, adalete, barýþa, sevgiye ve onura yönelmemize imkan var mýdýr...

Dünyaya gelen her çocuk Tanrý’nýn bizden henüz ümit kesmediðinin delilidir” der Tagore.

Kuraný Kerim’de bahsedilen bir hadisedir, Allah Teala’nýn “insan”ý yaratýp dünyaya salacaðýný haber alan meleklerin tedirginliði kayda deðerdir. Lakin Allah Teala’nýn “ben sizin bilmediklerinizi de bilirim” ifadesiyle kapanýr bu konu. Ýþte umut, buradan doðar... 

Yani çaba ve “içtenlik”. Ýnsanýn iyiliðe, adalete, barýþa dair kendini sorgulamasý, vicdanýný uyanýk ve diri tutmasý, hayra dair deðiþime sürekli açýk tutmasý kendisini... Bu, umudun hiç sönmeyecek nuru gibidir... Hidayet ikramý, imkanýdýr bu bizim dilimizde. Yani hediyedir, Allah tarafýndan bahþedilmiþ umuttur. 

Güzel sözlerin içeriðini de yaþamayý nasip etsin Allah hepimize. “Sözü ayrý Özü ayrý” demek kolaydýr bir yerde. Dava, sözü de özü de güzel kýlmaya gayret etmekte...