20 yýl önce Bosna’da katledilen Boþnaklar’ýn acýsý da yasý da sürüyor. Bu katliam üzerine çok þey söylendi, çok þey yazýldý. Peki bir katliama giden süreç nasýl yaþanýyor? Angelina Jolie, 2012 yapýmý, “Kan ve Aþk” ismini verdiði filminde, bir katliama giden süreci çok iyi anlatmýþtý...
‘KAN VE AÞK
Yugoslavya parçalanýyor, etnik çatýþmanýn eþiðine gelinmiþ.
Ama henüz insanlar bunun farkýnda deðil, dahasý her þey bitmiþ deðil.
Ayla süslenir püslenir en güzel elbisesini giyer ve bir bara sevgilisiyle buluþmaya gider.
Sevgilisi bir Sýrp genci, adý Danijel, yani Danyel.
Danijel ve Ajla (Ayla) dans ederler. Dans ettikleri bar aðzýna kadar doludur. Cývýl cývýl gençler, birbirine sarýlmýþ âþýklar.. Ama bu mutluluk âný çok sürmez. Bara atýlan güçlü bir bomba, ortalýðý kana bular. Bir anda ortalýðý kan gölüne çeviren o bomba, barda birbirine sarýlan âþýklarýn, sevgide ve aþkta eþit olan âþýklarýn, arasýnda yaþanan o doðal eþitliði bir anda yok etmiþtir.
Ölenler, yaralananlar, can çekiþenler ve parçalananlar.. Bir daha tekrarlanmayacak istisnai bir an deðildir bu. Filmin baþýnda izlediðimiz bu sahne, giderek etnik bir temizliðe dönüþecek zamanýn habercisi ve baþlangýcýdýr çünkü.
Aþktan ve sevgiden beslenen doðal bir eþitliði o âna kadar birbirlerine cömertçe sunan insanlar; saðda solda patlayan bombalardan sonra birbirlerinin kurbaný ve cellâdý haline gelirler.
Bu fýrtýnanýn ortasýnda, Ayla ve Danijel’in aþký, kaçýnýlmaz olarak bir kurban ve bir cellât arasýndaki aþka dönüþür.
Soykýrýmý mümkün kýlan bir toplumsal dinamik ve bu dinamiðin sarýldýðý milliyetçilik gelir her þeye egemen olur.
***
Ayla artýk, týpký diðer soydaþý kadýnlar gibi, bedeni ve ruhu üstüne her kötülüðün denenebileceði bir tutsaktýr.
Danjiel ise, baba mesleði olan askerlik mesleðini icra ederken, kendini, kitle kýyýmý dinamiðine kapýlmýþ askerlerin arasýnda bulur. O askerlere komutanlýk yapar. Yani zulmü ve gaddarlýðý yönetir.
Ýnsanlar aþktaki ve sevgideki eþitliði yitirirler. Aþk, bir iç savaþ ortamýnda, kurban ve cellât arasýndaki iliþkiye dayanan bir eþitsizliðe dönüþür.
Ayla ve Danijel’in tehlikeli iliþkisi giderek basitleþir; Ayla’yý ne kadar tatmin ettiði belli olmayan, hatta onur kýrýlmasý içinde yaþanan, þiddetle yoðrulmuþ bir cinselliðe dönüþür.
Filmin finali, aslýnda bu eþitsizliðin ilaný, ama ayný zamanda bu eþitsizliðe bir isyan gibidir.
Ayla kurban olmaktan kurtulmanýn çaresini, sevgilisinin ölümünde arar.
Olaylar geliþtikçe yüzünü gerçeðe döner, kendini, halkýný katleden birinin kölesi-metresi olarak hisseder, Danijel’le seviþmiþ olmaktan belli belirsiz bir utanç duymaya baþlar. Bu utançtan kurtulmanýn yolu Danijel’in yaþamamasý, ölmesidir.
***
Angelina Jolie’nin anlattýðý hikâye, büyük romanlara benziyor. Çünkü çok katmanlý ve samimi bir hikâye anlatýyor Jolie.
Bir soykýrým zamanýnda ve vahþete meydan okurcasýna yaþanan en cesur ve en sýnýr tanýmaz aþklar bile, hiç beklenmedik bir biçimde, etnik hýnç ve öfkeye yenik düþerler!
Müslüman Boþnak kýzý Ayla ve Sýrp genci Danijel arasýnda yaþanan aþk hikâyesi mutlu sonla bitmez, bitmesine imkân yoktur zaten. Bu aþka direnen, Danijel’in Sýrp ordusunda general olan babasý deðildir.
Bir iki yýl içinde etnik temizlik yoluyla ele geçirilen topraklarýn hesabýný yapýp duran, dünyanýn Sýrplara müdahale edemeyeceðini düþünen Danijel’in general olan babasýyla Ayla’nýn karþýlaþtýðý sahne bu bakýmdan unutulamaz. Kadýnýn uzun parmaklarý, bakýmlý elleri çok þey hatýrlatmaktadýr. Beyaz, pamuk gibi eller, ince uzun parmaklar..
General o anda, oðlunun âþýk olduðu bu Müslüman kadýna bakarken, annesinin sýrf Müslüman kadýnlar ipekten giysilere sahip olsunlar diye tarlalarda çalýþtýðýný sonra da bir gün Müslümanlar tarafýndan öldürüldüðünü hatýrlar.
Bu yüzden de, genç kadýn, generalin gözünde, oðlunun âþýk olduðu bir kadýn deðil de, annesinin ve kardeþlerinin öldürüldüðü bir katliamýn geri dönen hatýrasý gibidir.
Dolayýsýyla, oðlunun askerî bir merkezin konforlu sayýlabilecek bir odasýna kapattýðý, seviþtiði birlikte yaþayýp birlikte þarap içtiði bu kadýn, bir tek þeyi hak etmektedir, o da tecavüzdür. Nihayetinde bu da olur.
***
Yüzbaþý Danijel’in himayesinde olduðunu herkesin bildiði bu Müslüman genç kadýna generalin emriyle tecavüz edilir.. Böylece tarlada öldürülen annenin ve kardeþlerin intikamý, Boþnak bir kadýna tecavüz edilmesi yoluyla alýnmýþ olur.
Filmin kahramanlarý, tarihin aðýr travmalarýnýn ve bir soykýrým hafýzasýnýn belirlediði bir savaþýn ortasýnda, bir kader gibi týpký, onlara biçilen rolün dýþýna çýkamazlar. Geçmiþin aðýr travmalarý ve hafýzasý insanlarýn davranýþlarýný ve hayatlarýný belirler. Ayla hem âþýðý hem cellâdý olan Danijel’in ölümünü arzular. Danijel Ayla’yla seviþirken bile, dünyaya neden bir Sýrp olarak doðmadýðýný sorar ona.
***
Jolie’nin anlattýðý hikâyenin finali oldukça etkileyici.
Danijel NATO’nun görevli askerlerinden birine teslim olduðunda, bir savaþ suçlusu olduðunu itiraf eder..
Peki, bir soykýrým ve savaþ ortamýndan sað kurtulan Danijel’i tanýmlayan þey gerçekte nedir?
O tutkulu bir âþýk, kadere boyun eðmiþ bir cellât mý, yoksa bir savaþ suçlusu mudur?
Belki sadece biri, belki de her üçü birden..
Ama ne olursa olsun soykýrým ve katliamlar insanoðlunun gerçek kadersizliðidir, bu kadersizliðin yaþanmamasý da yine, insanýn elindedir..
Ve katliamlarýn, cinayetlerin önüne geçilemeyen zamanlarda, insanlar her þeye geç kalmaya mahkûmdur.
Kan ve Aþk bu mahkûmiyeti ve çaresizliði anlatýyor..’
31.05.2012 Taraf Gazetesi’nde çýkan yazým.