Bu köşeden bizlere gelen okur taleplerinin başında staj sigortalılığına borçlanma geliyor. Seçim öncesi staj borçlanması talebi de yeniden alevlenmeye başladı.
Sosyal medyadan seslerini duyurmaya çalışan okurlarımız için bugün “Stajda ödenen primlerin emeklilikte sigorta başlangıcı olarak kabul edilmesi” konusunu ayrıntılı yazayım istedim. Hemen başta belirteyim, staj dönemi borçlanmasıyla ilgili halihazırda bir çalışma olmadığı gibi, daha önce bu yönde verilen Kanun Teklifleri de kabul görmemiştir.
Stajyerler esas itibariyle bir meslek hakkında teorik bilgileri bulunan ve bu bilgileri uygulama ile güçlendirmek amacıyla bir işyerine kabul edilen öğrencilerden oluşmaktadır. Dolayısıyla staj döneminde okulları tarafından iş kazası ve meslek hastalığı ile genel sağlık sigortası primleri yatırılmakta, ancak emeklilik primlerini yatırılmamaktadır.
Meslek liselerinde öğrenim görürken staj kapsamında sigorta primi ödenenlerin bu primleri emeklilik açısından sigorta başlangıcı kabul edilmediği gibi, prim gün sayısı olarak da dikkate alınmamaktadır. Özellikle 1999 yılında emeklilik yaşının yükseltilmesi ve işe giriş tarihine göre emeklilik yaşının kademeli olarak artışıyla birlikte staj dönemi başlangıç tarihinin önemi artmıştır. Hatta bazı kişilerde 5-6 yaşına kadar emeklilik yaşı farkedebilmektedir.
İşte, sosyal medyada seslerini duyurmaya çalışan okurlarımızın da talepleri staj döneminde ödenen sigorta primlerinin sigorta başlangıç tarihi olarak kabul edilmesidir.
Okurlarımız diyor ki, “staj döneminin borçlanması yönünde bir hak verilmesi ile hem SGK’nın kasasına para girecek, hem de bizler daha erken yaşta emekli olabileceğiz.”
Biz de hem okurlarımızın ve hem de akşam Gazetesi Yazarı sevgili dostum Serkan Fıçıcı’ya sosyal medya üzerinden ulaşan okurların taleplerini buradan duyurmuş olduk.
Bağ-Kur’lu okurlarımızın uzun zamandır dillendirdiği diğer bir konuyu gündeme getirmek istiyorum.
Mevcut yasal düzenlemelere göre BAĞ-KUR sigortalısı olması gerekmesine rağmen, 1.10.2008’ den önce BAĞ-KUR sigortalısı olmamış kişiler bu dönemlere ilişkin BAĞ-KUR primi ödeyememektedir.
Dolayısıyla, 01.10.2008’den öncesi döneme ilişkin BAĞ-KUR sigortalılığını gerektiren vergi, oda ve sicil kayıtları olsa bile, bu kayıtlara göre SGK tarafından geriye dönük BAĞ-KUR hizmeti verilmemektedir. Bu da önemli mağduriyetlere neden olmaktadır.
Geçmiş yıllarda kayıt ve tescili yapılmayan dönemlere ilişkin BAĞ-KUR sigortalılığının 1.4.1982 tarihine kadar ödenebilmesi yönünde yasal bir düzenleme yapılması yüz binlerce kişinin mağduriyetini giderecektir. Böylece vergi ve ticaret sicil kayıtlarıyla geçmiş yıllardaki BAĞ-KUR primi ödenemeyen sürelere ait sigorta primlerinin ödenebilmesine imkân tanınacaktır.
Mevcut durumda emekli olup çalışmaya ve SGK primi ödemeye devam edenlerin emekli aylıklarında bir artış olmamaktadır. Bu da uygulamada hem kayıt dışı çalışmayı teşvik etmekte ve hem de emeklilerin mağduriyetine neden olmaktadır.
Emeklilik sonrası çalışan işçilerin ödemiş oldukları sosyal güvenlik destek primi ödemelerinin emekli maaşına emeklilik sonrası çalıştığı her 360 gün için yüzde 1 oranında katkıda bulunması yönünde yasal değişiklik yapılması ile hem emekli aylığı artışı sağlanabilecek, hem de emeklilik sonrası kayıtdışı çalışanların önemli bir kısmı kayıt altına alınabilecektir.
Bu da vatandaşı mutlu edeceği gibi, SGK açısından da önemli bir kaynak sağlayacaktır.