Washington Post gazetesinin iddiasýna göre, Trump Kral Selman’la Aralýk ayýnda bir telefon görüþmesi yapmýþ ve ABD askerlerinin Suriye’den çekilmesi için Suudi Arabistan’dan 4 milyar dolar istemiþ.
Yine ayný gazeteye göre, bu bilgi ABD’li yetkililerce doðrulanmýþ.
ABD’li yetkililer sözü, aslýnda dünya kamuoyu açýsýndan fazla bir anlama sahip deðil; zira kim hangi konuda yetkili, ne kadar yetkili, hatta bu yetkili hala yerinde duruyor mu türünden sorularýn yanýtlarý bulunmuyor. Bununla birlikte, yetkisi olan birileri bunu doðruladýysa ve Washington Post gibi ciddi bir gazete de bunu haber yaptýysa, içeriði doðru kabul etmek uygun olabilir.
Ýddiaya göre, Trump DEAÞ ile mücadelede sona yaklaþýldýðý için Suriye’de kalmaya fazla gerek olmadýðýný söylemiþ. Bu konuda Trump haklý, zira son aylarda DEAÞ ile ilgili hiçbir konu haber olmuþ deðil. DEAÞ’la mücadelede hangi aþamaya gelindi, nerelerden geri püskürtüldü, DEAÞ'lýlar buharlaþmadýðýna göre nerelere gitti, pek bilinemiyor.
Bununla birlikte, Trump artýk mücadelede epeyce yol kat edildi ve ABD’nin eve dönme vakti geldi derken, Pentagon Afrin harekatýnýn DEAÞ’la mücadeleyi zayýflattýðýný ileri sürüyor.
DEAÞ bitirildi mi, bitirilmedi mi; anlaþýlan bu soruya yanýt Suriye’nin geleceði konusunda ne tür anlaþmalar yapýlacaðýna baðlý olarak verilecek. Ancak Trump’ýn Selman’dan para istemesine bakýlýrsa, mesele zaten DEAÞ da deðil.
Trump’ýn istediði iddia edilen miktar, esasýnda istemeye deðecek bir meblað deðil; ABD ve Suudi Arabistan için Suriye gibi stratejik bir konu için 4 milyar dolar nedir ki? Kim bilir belki Trump uzaklardan Suriye’ye baktýðýnda pek de verimli olmayan büyücek bir arsa görüyor ve gökdelenler dikilmeye þimdilik pek uygun olmayan bu arsaya bu fiyatý biçiyordur.
Anlaþýldýðý kadarýyla Kral Selman, ABD’nin Suriye’de kalmasýný Suudi Arabistan açýsýndan yaþamsal önemde görmüþ, Ýran’ýn ilerlemesini ABD’nin engellemesinde ýsrarcý olmuþ, dolayýsýyla Trump’ý ikna etmek istemiþ. Yine anlaþýlan, Trump da, ABD’nin Suriye’deki esas var olma nedeni Suudi Arabistan ve müttefiklerinin çýkarýný korumaksa, o zaman Suudilerin ellerini ceplerine atmalarý gereðine iþaret etmiþ.
Ayný telefon konuþmasýnda Trump, Kral Selman’ýn Suudi Arabistan’ýn müttefiklerini de Suriye konusunda ikna etmesini istemiþ. Ýkna edilecek konu para ise Körfez ülkelerini kast etmiþ olmalý.
ABD’yi devlet olarak kiralýk ordu durumuna düþüren bu haber doðru ise bu aþamada gözleri ABD’ye deðil Suudi Arabistan’a çevirmek gerekiyor. Para verip iþ yaptýrmayý denediði daha baþka olaylar var mý diye düþünmemek mümkün deðil. Ayrýca belki Suudi Arabistan’ýn Ýsrail’i de Suriye’ye daha aktif biçimde katýlmaya ikna etmesi bekleniyordur.
Denebilir ki, Ýsrail Suriye’ye daha fazla müdahil olmaya dünden razýdýr. Ancak Kudüs konusunda BM’deki oylamayý hatýrlamakta yarar bulunuyor. Bu olay Ýsrail’in hareket alanýný oldukça sýnýrladý. Ayrýca Suriye’de esas eli güçlü olan oyuncu Rusya ve Ýsrail kaybedecek yere oynamak istemez. Dolayýsýyla Ýsrail’in ikna edilmesi için epeyce uðraþmayý gerektirecek koþullar mevcut.
Kral Selman, Trump’ýn isteðini kabul etti mi, vadeye mi baðladý, ret mi etti, onu bilemiyoruz. Ancak görünen o ki, ABD’nin esas yetkilisi durumundaki Pentagon bu tür giriþimlerden etkilenmemiþ. Zira gelen açýklamalara göre ABD Menbiç’ten çekilmeyecek. Ayrýca Afrin harekatýndan “endiþe” duyulduðu giderek daha yüksek sesle dile getirildiðine göre, “Kürt kartý” politikasýndan da vazgeçilmeyecek.