Suriye politikasý baþtan yanlýþtý.”
Söz Hürriyet gazetesinde böyle baþlýklandýrýlmýþ.
Tamamý þöyle:
“Baþtan beri Suriye politikasýnýn büyük yanlýþlarla dolu olduðuna inananlardaným. Þimdi bunlarý tamir ediyoruz, düzeltiyoruz.”
Sözün sahibi Baþbakan Yardýmcýsý Numan Kurtulmuþ.
Hürriyet’in Ankara bürosunu ziyaret etmiþ, yeni Ankara Temsilcisi yapýlan Hande Fýrat’ý kutlamýþ. Bu arada da Ortadoðu’yu deðerlendirmiþ. Þunlar da Kurtulmuþ’un “Büyük resim”e iliþkin sözleri:
“Büyük resim çok net; bir asýr evvelki oyunun 2. perdesi oynanýyor. Bölge bir kere daha dizayn ediliyor, bölünmeye çalýþýlýyor. Burada da bu oyunu bozabilecek tek ülke Türkiye olarak görüldüðü için bu oyuna müdahale etmemesi isteniyor. Bunun Türkiye’nin yönetim yapýsýyla falan hiçbir ilgisi yok. Bu, 2. Sykes-Picot, çok açýk.”
Hürriyet gazetesinde Sayýn Kurtulmuþ’un sözlerinden “Suriye baþtan yanlýþtý”bölümünün baþlýklandýrýlacaðýný tahmin etmek zor deðil. Bu sözün Türkiye’de Kýlýçdaroðlu’ndan baþlamak üzere alýcýlarý vardýr ve Hürriyet gazetesi de onlar arasýndadýr.
Hedef de bellidir: Ahmet Davutoðlu.
Ýnanýlýr ki, Ak Parti iktidarlarýnýn bütün dýþ politika perspektifi önce Danýþman, sonra Dýþiþleri Bakaný, sonra da Baþbakan olarak Davutoðlu tarafýndan belirlenmiþ, o perspektif de aðýrlýklý olarak hayallerden örülmüþ, bu sebeple de Suriye baþta olmak üzere Ortadoðu bataklýðýna saplanýlmýþtýr.
Bu tarz bir deðerlendirme þu an bir bataktan söz ediliyorsa, Ak Parti’nin diðer üst kademe yöneticilerini ve MGK’nýn asker üyelerini o bataktan sorumlu olmaktan kurtarma amacýna yönelik olarak ifade edilebilir, ancak bir, inandýrýcý olmaz, iki, o kadronun dýþ politika tayininde etkisinin hiç olmadýðý gibi bir saklý anlam içerir, bu da hem ortak sorumluluk anlayýþýna aykýrý olur, hem de derin bir zaaf anlamýna gelir.
Ahmet Davutoðlu’nun muhtemelen siyasi spekülasyonlara malzeme olmamak için medyaya çýkmaktan kaçýndýðý bir dönemde, bu tür medya vuruþlarýný etik açýdan sorgulamak gerekiyor.
Olayýn Numan Bey boyutuna baktýðýmýzda onun Ak Parti’ye 2012 Eylül’ünde katýldýðýný görüyoruz. O zamana kadar Has Parti’nin genel baþkanlýðýný yürütmekteydi. Ve Has Parti’de iken, Ak Parti’nin dýþ politikada reel duyarlýlýklarýný, süper güçlerin Ortadoðu politikalarýna boyun eðmek þeklinde niteliyordu. Doðrusu Numan Bey’in Ak Parti’ye geldikten sonraki dýþ politika perspektifini daha net çerçevede öðrenme ihtiyacýmýz bulunuyor.
Bu ayný zamanda Suriye politikasýnýn neresini yanlýþ bulduðunu da anlamamýza imkan verecektir.
Kuþkusuz zorlu bir dönemden geçiyoruz, Numan Bey de bunu, zaman zaman Sayýn Cumhurbaþkaný’nýn da yaptýðý gibi “Yeni bir Sykes-Picot uygulamasý”olarak niteliyor. Bunun getirdiði alt - üst oluþlarla karþý karþýya kalýnabilir. Zaman zaman ben de “saðlýklý kuvvet deðerlendirmesi”gereðine iþaret ediyorum. Ancak bir yazar olarak benim bile çok dikkatlice yaptýðým eleþtirel analizler, bam diye bir baþbakan Yardýmcýsý tarafýndan “Suriye baþtan yanlýþtý”baþlýðý ile medyaya yansýyýnca þaþýrmamak mümkün olmuyor.
Soralým: Neresi yanlýþtý?
Mesela ÖSO’nun desteklenmesi yanlýþ mýydý?
Ki Türkiye’nin Suriye politikasýnda en önemli kýrýlma noktasý odur.
Eðer o yanlýþsa, þu anda Türkiye o iþin neresini düzeltmektedir?
Rusya’yý ihmal mi yanlýþtý? Ki ana düzeltme o alanda yaþanýyor?
Suriye’de süreç henüz bitmiþ de sayýlmaz. Þu an yürütülen politikanýn doðruluðu da test edilmiþ deðildir. Halen Suriye’deyiz. Sýnýr ötesi harekat yapýyoruz. Amerika ile nerdeyse boðuþuyoruz. Sevr nerede, Sykes – Picot nerede, büyük resim ürkütücü, kaygýlarýmýz var.
Rusya, Ýran doðru politikalar mý uyguladýlar?
Artýk “dýþ politikada ahlaki hassasiyet”gibi þeyleri konuþmamak mý gerekiyor?
Numan Bey’in þimdiki düþüncesi 2012 öncesinde seslendirilseydi, mesela dönemin Baþbakaný olarak Tayyip Bey ne derdi?