Afrin diye bir kriz varsa, bu kriz, ABD’nin bölgede bulduðu maþaya kontrolsüz ve hesapsýz biçimde silah yollamasýyla baþladý. Sözde DEAÞ ile mücadele için silahlandýrýlan bu çetenin DEAÞ bittikten sonra da elde tutulmasý planlanmýþtý. Silahlar uzun dönemli yatýrýmdý. DEAÞ ile mücadelede o silahlarýn kullanýlmadýðý, çetenin ‘fedakarlýklarýnýn’ ve ölü sayýsýnýn gerçek dýþý boyutta abartýldýðý biliniyor.
Bu silahlý çeteye ‘polis gücü’ kýlýfý uyduracaklarýný biliyorduk da, Sýnýr Ordusu demelerini beklemiyorduk. Sýnýr Ordusu, cüretin, kanunsuzluðun ve çatýrdayan NATO’nun özeti oldu.
NATO, Suriye’nin kuzeyindeki umutsuz ve iþlemez ABD stratejisi yüzünden çatýrdýyor. Kaðýt üzerinde müttefik sayýlan Türkiye’nin güney sýnýrý boyunca uzanan ve Türkiye’ye tehdit olan bir çeteyi besleyip silahlandýrmak, sonra da bu maþaya ‘sýnýr ordusu’ demek, her þeyle alay etmektir. Sýnýr dedikleri, Türkiye sýnýrý... Yani ortak savunulacak NATO sýnýrý. ABD Türkiye’nin, yani hesapta NATO müttefikinin ve ittifakýn resmi sýnýrý boyunca teröristlerden bir ordu kuruyor... Böyle rezalet görülmemiþtir. Ve iþler bu noktaya gelince, ‘Türkiye’nin güvenlik kaygýlarý’ hatýrlandý. Burada bile kelime oyunu var: Kaygý… Yani vehim gibi. Yani aslýnda öyle bir tehlike yok da, Türkiye vehmediyor, paranoya yapýyor.
NATO... Bir peri masalýyla baþlamýþtý: Türkiye saldýrýya uðrarsa yardýma geleceklerdi. Onlar saldýrýya uðrarsa biz gidecektik... Buna artýk inanan kaldý mý, araþtýrmak gerekir. NATO ilke ve idealleri, Türkiye-Suriye sýnýrýnda çökmüþtür. Suriye sýnýrý, Türkiye’nin sabrýnýn sýnýrýdýr.
Afrin’de, Suriye’nin kuzeyinde ve bölgesinde Türkiye kendi gücünü ve denklemini kuruyor. Afrin’in etkileri sadece bölgede deðil, NATO’da da hissedilecektir. Türkiye’nin NATO’ya deðil, NATO’nun Türkiye’ye borçlarý vardýr. Son sözü Türkiye söyleyecektir.
NATO’nun varoluþsal krizi sürerken Trump’ýn yangýna benzin döküp ‘para harcamazsanýz sizi korumam’ lafýnýn karþýlýðý var. Birisi Trump’a demiþ: NATO üyeleri milli gelirin yüzde 2’sini savunmaya harcamak zorunda. O da baþladý, ‘para peþin, kýrmýzý meþin’ demeye... ABD hesabýna göre Fransa %1.8, Almanya %1.2 harcýyor… ABD hesabýna göre Türkiye’nin harcamasý %1.7.
Almanya, Berlin Duvarýnýn çöküþü ile savunma ve savunma sanayii harcamalarýný kýsýp, Doðu Almanya’yý kalkýndýrmaya odaklanmýþtý. Þimdi Trump ‘Almanya savunma harcamasýný ikiye katlasýn’ diyor. Almanya’nýn da cevabý: 35 milyar harcýyoruz… Katlarsak, 70 milyara çýkarýz. Her yýl 70 milyar euro... Nükleer güç Fransa’nýn bütçesi bile 40 milyar... Almanya her yýl 70 harcarsa 10 yýlda dev bir orduya ulaþabilir. Bunu mu istiyorsunuz?
Almanya Dýþiþleri Bakaný Gabriel daha ince bakýyor: Avrupalý komþularýmýzýn 10 yýl içinde Avrupa’nýn ortasýnda doðacak bu dev ordudan mutlu olacaklarýný mý sanýyorsunuz?
Muhabir soruyor: Avrupalý ortaklarýnýzýn silah gücü yüksek Almanya’dan korktuklarýný mý ima ediyorsunuz?
Cevabý: En önce Fransýzlar sordu: (Bütçe artýþýnda) Ciddi misiniz? diye.
Bunlar Trump’ýn ilgilenmediði ayrýntýlar. Avrupa tarihini ve 20. yüzyýlýn iki büyük savaþýnýn ayrýntýlarýný zaten bilmez. Almanya’nýn 2040’da AB ve NATO’nun çöküþüne hazýrlandýðýna dair strateji planýný Kasým’da Dünya Hali’nde anlatmýþtýk. 2040’a giden yol 2018’den baþlar, 2023’te belirginleþir.
Türkiye’nin aslýnda %2 ye ulaþtýðý da konuþulur. Öte yanda Türkiye’ye parasýyla bile silah satmamak diye bir durum var. Örneðin tank meselesinde Almanya’nýn Türkiye ile ortak çýkarýný dengeleyip ilerlemesini, Türkiye’yi kazanmasýný ve hem yeni tank projesini, hem de modernizasyonu sürdürmesini bekliyoruz. Türkiye’deki Almanya imajý ve iliþkiler bu yolla düzelecektir.
ABD, NATO müttefikinin ve resmi ittifakýn sýnýrý boyunca teröristlerden bir ordu kurmaya niyetlendi… Böyle rezalet görülmemiþtir.
15 Temmuz ihanet gecesinde ABD sessiz kaldý da... NATO da sessiz kaldý. Çok iyi bildikleri ihanete tavýr almadýlar. Sonra da iki satýr açýklamayla geçiþtirdiler.
En azýndan, Ýncirlik’te olanlarý ve yapýlan hazýrlýklarý bilmiyorlar mýydý? Sonra sýðýnma isteyenlere kucak açtýlar. Sonra da yapabildikleri, internet üzerinden Türkiye’ye hakaret etmek oldu. Þimdi Türkiye soruyor: Ne NATO’su? Kamuoyunun NATO hakkýndaki görüþünü anketle bir ölçün de, bakýn.
NATO’ya 60 yýllýk aþýrý sadakatinin karþýlýðýný Türkiye böylece gördü. Saldýrýya uðrarsak gelip gelmeyecekleri zaten kuþkuluydu… Irak ve Suriye krizlerinde ve teröre karþý mücadelede tekrar tekrar NATO sýnandý. Sýnavlarý hiç geçemediler. Bu durumu 2. ve 3. sýnýf NATO üyeleri görmüyor mu? Yoksa ‘her koyun kendi bacaðýndan asýlýr’ diye mi avunuyorlar? NATO’da koyun sürüsü olur mu?
Bütün bunlara raðmen NATO içindeki Türkiye, NATO dýþýndaki Türkiye’den daha faydalýdýr. Oybirliði ile karar almasý gereken NATO’daki oy gücü, Türkiye’nin yine son sözü söyleme gücüdür. NATO’yu ýslah edecek olan, asli görevine döndürecek olan, demode NATO’yu zamana uyarlayacak ve NATO içindeki sýnýf ayrýmýný kaldýracak olan, yine Türkiye’nin gücü ve kararlýlýðýdýr. Türkiye NATO’ya borçlu deðil, alacaklýdýr. Hem de çok çok alacaklýdýr.
NATO, üye ülkelerin birbirinin yardýmýna koþmasý ilkesiyle kurulmuþtu. Birimiz hepimiz için, hepimiz, birimiz için... Anlaþmanýn 5. maddesine göre bir üyeye yapýlan saldýrý, bütün üyelere yapýlmýþ sayýlacak ve ortak karþýlýk görecekti.
Bu madde tarih boyunca yalnýzca bir kez iþletildi. O da 11 Eylül saldýrýlarýnda. Sonra Afganistan’a gidildi. Ýþgal ve sonrasýnda 1100 NATO personeli öldü. 17 yýldýr ABD-NATO Afganistan’da. Hala sonuç yok.
Ayný duyarlýlýðý Türkiye terörle boðuþurken gösterdiler mi? Önce Irak, sonra Suriye krizlerinde NATO’nun Türkiye sýnýrýný korumaktaki isteksizliði dillere destandýr. Türkiye’nin zorlamasýyla getirilen Patriot füze bataryalarý da dekor olsun diye konmuþtu. Saldýrý halinde bu bataryalarýn gerçekten kullanýlacaðýndan kimse emin deðildi.
Peki 5. madde sadece Türkiye’ye mi iþlemiyor? NATO’nun önemli ve önemsiz ülkeleri var. Önemsiz sayýlan ülkeler, 5. maddenin kendileri için iþletileceðinden emin deðiller. Evet, NATO’da, AB’de olduðu gibi 1. 2. ve 3. sýnýf ülkeler var. Türkiye NATO’da 1. sýnýf idi... Ama kendi savunmasý için deðil, diðerlerinin savunulmasýnda hayati önem taþýdýðý için.
Trump esasta NATO’nun demode, zamaný geçmiþ bir kurum olduðunu düþünüyor. 5. maddeye de baðlýlýðý kuþkulu. Trump, ilk NATO ziyaretinde ABD’nin 5. maddeye baðlýlýðýný beyan ve teyit etmemiþ ve büyük gürültü kopartmýþtý. Bir ay sonra Polonya’da usulen bir þeyler söyleyip düzeltme yaptý ama inandýrýcý deðildi. Brüksel’de Trump, emlakçý iþadamý bakýþýyla NATO’nun bir milyar dolardan fazlaya mal olan yeni ve camdan karargahýna takýlmýþtý: “Her yer cam. Bu ne gereksiz masraf. Bir bomba atýlsa her þey tuz-buz olur…” Sonra da binadan çýkýþta NATO üyelerini azarladý: “Süslü püslü bina yapacaðýnýza, savunma harcamalarýnýzý artýrýn, ABD’nin sýrtýndan inin”...
5. madde, diyorduk... Batý Avrupa kamuoylarý, baþka ülkeler için savaþa girme- fikrinden artýk uzaklaþmaktadýr. Pew Araþtýrma kuruluþunun anketinde sorulmuþ: Bir NATO müttefikimiz, Rusya ile askeri çatýþmaya girerse, ülke olarak askeri güç kullanýp o müttefiki savunmalý mýyýz?’ Soruya ‘Evet’ diyenlerin oraný Ýspanya, Ýngiltere ve Almanya’da %50’nin altýnda, Fransa’da ise %50 civarýnda. Yani ‘Biz karýþmayalým’ diyorlar... Bunlar 1. sýnýf NATO ülkeleri. Bunlarsýz NATO iþlemez. Ve bunlara da -Marjinal görüþ- denemez, çünkü bu ülkelerde bu oylarla hükümetler seçiliyor.
Üstelik soru, sadece ‘Rusya ile çatýþma’ ihtimalini soruyor... NATO’nun gözü yalnýzca Rusya’yý görüyor… Tehdit baþka yerden gelince NATO ‘bizim sorumluluk alanýmýz deðil’ deyip, uzaklaþýyor.