Baþbakan Erdoðan’ýn Tahran ziyareti dönüþünde gazetecilerle yaptýðý sohbetin ayrýntýlarý bugün gazetelerde yer aldý. O sohbette, iç ve dýþ politika konularýnda sorulmayan ve cevabý verilmeyen bir þey kalmadý diyebilirim. Doðrusu ben en çok Baþbakan’ýn Dýþ Politika Enstitüsünde yapacaðý konuþmayý merak ediyordum. Maalesef din lider Hamaney’le uzayan görüþme nedeniyle Baþbakan’ýn bu programý gerçekleþemedi ve iptal edildi . Olabilseydi, Baþbakan’ýn yapacaðý konuþmanýn, hem Ortadoðu’ya hem dünyaya vereceði mesajlar bakýmýndan, ‘Tahran’dan Balkon Konuþmasý’ gibi bir muhteva içinde olabileceðini düþünüyordum.
Ortadoðu halklarýnýn yaþadýðý tarihsel sorunlara ve yeni yüzyýlýn getirip götüreceklerine dair Türkiye’nin ufkunu ve görüþlerini ifade edecek bir balkon konuþmasý..
***
Türkiye içerde ve dýþarýda itibarsýzlaþtýrýlmaya çalýþýyor. Ama bana kalýrsa bu kuþatmaya raðmen, Türkiye kendi tarihinin en itibarlý yýllarýný yaþýyor. Kendine inancý ve güveni arttý. Siyasi tartýþmalar ne kadar sert olursa olsun, çok þükür iç barýþ ve huzuru da bölge ülkeleriyle kýyaslandýðýnda kýskanýlacak bir haldedir.
Türkiye, Ortadoðu halklarýna karþý sorumluluklarý giderek artan bir ülke haline geliyor. Ve bu sorumluluk, Suriye’nin geleceðiyle sýnýrlý bir sorumluluk olmaktan ibaret deðil.
Ýran, hiç kuþku yok, ambargonun yarattýðý yýkým ve periþanlýktan kurtuldukça Türkiye-Ýran iliþkileri daha da vazgeçilmez hale gelecek ve geliþecek.
Türkiye’nin yeni Kürt politikasý ise neresinden bakarsanýz bakýn sadece kendi yurttaþý olan Kürt nüfusu deðil, Ýran, Irak ve Suriye’de yaþayan yaklaþýk 30 milyonluk bir nüfusu da kapsamakta ve kucaklamaktadýr.
Salý akþamý Tahran havalimanýna indiðimizde yaðmur yaðýyordu.
Bakanlar Ahmet Davutoðlu, Ömer Çelik, Taner Yýlmaz, Nihat Zeybekçi ve Cevdet Yýlmaz Baþbakan’ýn Ýran ziyaretinde yer aldýlar.
Sabah MÝT Müsteþarý Hakan Fidaný kaldýðýmýz otelde görünce þaþýrdýk doðrusu. Sayýn Fidan Baþbakan’ýn uçaðýnda deðildi çünkü. Tahran’a baþka bir uçakla gelmiþti ama Ankara’ya beraber döndük.
Bir gün süren program epey yoðun geçti.
Ýran ziyaretinin ayrýntýlarý bugün medyada var.
Ben asýl olarak Tahran’a hakim olan havayý anlatmak istiyorum. Bir günlük gezide bir þehri ne kadar gözleyebilirsiniz diye sorulabilir belki. Ama ziyaret ettiðiniz þehrin siyasi ve tarihi hafýzasý size hep bir þeyler hatýrlatýyorsa, bir gün boyunca içinde gezip dolaþtýðýnýz þehir hakkýnda çok þey söyleme fýrsatý bulabilirsiniz.
Dünyaya meydan okuyan bir ülkenin ve þehrin yorgunluðu Tahran’ýn dokularýna sinmiþ gibiydi. Ya da ben öyle hissettim..
Ruhani’nin dünyaya uzattýðý zeytin dalýný yorumlarken, Ýranlýlar ilginç bir cümle kuruyorlar, toplu topu iki kelimelik bir cümle:
‘Kahramanca esneklik!
Esnekliðe bile bir kahramanlýk payesi biçmek, esneklik zamanlarýný kahramanlýk zamanlarýný unutmadan anlamaya çalýþmak, herhalde Ýran halkýna özgü olsa gerektir. Ýranlýlar, gözlerini dünyanýn kendi ülkeleriyle kurabileceði yeni iliþiklere dikmiþ durumdalar.
Geçen seçimde, halk Ruhani’yi baþa getirdi. Ýran halký, Dünyayla iliþkiler Ruhani’yle kurulabilir umuduyla hareket etti diyebiliriz.
Ruhani ilk verdiði demeçlerde, Washington Post’a yazdýðý makalede ve BM’de yaptýðý konuþmada Ýran halkýnýn bu arzusunu ve umudunu anlattý bütün dünyaya ve tabi en baþta da Amerika’ya..
Ýran için þimdi yeni bir dönem ve yeni bir süreç var.
Ruhani’nin iþi, gerçekten hiç kolay deðil.
Ülkesini Ýsrail’in ideal düþmaný olmaktan çýkaracak ve dünyayla yeni bir entegrasyon geliþtirecek.
Üstelik Ýran Suriye gibi uluslararasý bir problemin çözümünde de baþ aktör durumunda.
Üstelik Ýran Þii nüfusun Ortadoðu’daki siyasi geleceðinin belirlenmesi konusunda da ipleri elinde tutan bir ülke konumunda.
Tahran bana 2000’li hatta doksanlý yýllarýn Erbil’ini hatýrlattý. Erbil’e her gidiþimde üzülürdüm. Savaþ yorgunu bir þehir gibi gelirdi bana. Tahran’a da üzüldüm doðrusu. Bunca çatýþma, onunla kavga bununla kavga, Ýran halkýný yoksullaþtýrmaktan baþka bir þeye yaramamýþ. Üstelik zenginken yoksulluðu yaþamak daha acý bir durum.
Ýnanýlmaz bir þehir trafiði var Tahran’da. Benzinin ucuz olmasý bir sebep olabilir tabi, araç kullanmak baþlý baþýna bir keyfe dönüþmüþ gibi.
Kadýnlar, modern ve geleneksel kýyafetleriyle þehrin sokaklarýnda caddelerindeler.
Gece ve gündüzü sokaklarda geçirmeyi seviyor Ýranlýlar..
Tahran’ýn en büyük alýþveriþ pazarý Buzirik’te iðne atsan yere düþmez bir kalabalýk vardý.
Pazar’da Ýranlý kadýnlarýn el emeði göz nuru iþlemeleri ve ipek halýlar dýþýnda yerli malý bir þey yok. Halýlar inanýlmaz güzellikte, ama fiyatlar el yakýyor.
O birbirinden güzel ipek halýlarda gözüm kaldý doðrusu..