26 Ocak tarihli gazetelerde Beþiktaþ Kulübü Baþkaný Fikret Orman’ýn, USA Beþiktaþlýlar Derneði balosundaki bir söylemi yer aldý: “Belki transfer yapmayacaðýz!”
Transfer döneminin sonuna iyice yaklaþýldýðýnda bu söylem ‘yapmayacaklarý’ ya da ‘ne yapacaklarýný bilmedikleri’ anlamýna gelir. Yöneticileri Beþiktaþlýlarý bir güzel uyuttular. Rüyalarýnda Ronaldinho’yu gösterdiler... O iyi ki olmadý, ama ‘uyutma seansýnda kullanýldýðý’ kesin.
Fikret Orman’ý seviyor, güveniyor ve takdir ediyorum. Taþýn altýna elini sokuþu, tüm zorluklara göðüs gerebiliþi, stat iþini kotarýþý tarihe geçecek deðerdedir.
Onun için ona ‘Süleyman Seba adayý’ apoletini taktým. Bunu benimseyip, kullananlar oldu. Sevindim. Ama þimdi bu unvanýn zedelendiðini görerek, üzülmekteyim. Kulübün parasýzlýðý apaçýk ortada.
Bunu bir yýl önce ‘feda’ kavramý altýnda sevenlerine anlattýlar. Ama yýl biterken artýk bu ‘feda’ yaklaþýmýnýn iþe yaramadýðýný, ters tepmeye baþladýðýný fark edip, ‘paramýz var, elimiz bollaþtý’ havasýný yaydýlar. Ve beklenti yarattýlar. Ne yazýk ki buna uygun davranamýyorlar. Kandýrmaca oynuyorlar!
Bir büyük takýmýn eðer oyuncuya gereksinimi varsa, yönetenleri onun kim olacaðýný, nasýl alýnabileceðini çook önceden saptar ve iþi aralýkta piþirir, ocak baþýnda resmileþtirir. Arayýþ ocak ayýnýn sonuna kalýrsa ‘geçen yýl olduðu gibi, paralar harcansa da karþýlýk alýnamayabilir!’
Beþiktaþ’ýn önde gelen yanlýþý, transfer yapmamak deðildir. Yapacak gibi görünmektir.
Kandýrmaca, uyutmaca yerine gerçeði söylemek daha çok prim yapar.
Çýkar söz gelimi dersin ki, “kimi alsam gene aynýsý olur. Bu yýl yarýþý yýllýk kazancý 157 milyon avroya çýkmýþ G.Saray ya da 126 milyon avroya yükselmiþ Fenerbahçe ikilisinden biri kazanýr, ben elimdeki kadro ile zaten üçüncülüðe oynarým...” Buna eyvallah... Katýlan olur, olmaz, ama mertçe bir açýklýktýr.
Ama oyalama taktiði hiç hoþ deðil.
Taraftarýnýzý uyutmak önce kendini kandýrmaktýr.
Sen de uyan Biliç
Özetle þunu da eklemeliyim ki artýk Biliç’in kulaðýný çekme zamanýdýr. Bir takým yeni bir hazýrlýk döneminden sonra Trabzon’daki gibi güveni kýrýk, iþtahsýz bir biçimde sahaya çýkmaz. Yöneticiler taraftara ninni söylerken onlar da uyumuþlar anlaþýlan!