35 yýl önce, dünya siyasetinde fýrtýnalar estiren Rusça iki siyasî terim vardý; ‘Glasnost (Þeffaflýk /Açýk Kapý ) ve Perestroika (Yeniden Yapýlandýrma)..
Sadece S. Rusya deðil, dünya siyasî literatürüne de bir slogan halinde yerleþen bu iki ‘terim’, gerçekte geçmiþ dönemin karanlýk ve de bozuk yapýsýna bir reddiye mahiyetindeydi.
*
O noktaya nasýl mý gelinmiþti?
1917’de 300 yýllýk ‘Romanoflar Hanedaný’nýn ve ‘Çarlýk/ Sezarlýk/ Kayzerlik’ rejimi yýkýlýp, onun yerine Bolþevik-Komunist düzeni, 1924’de Vladimir Ulyanov (Lenin)’in ölmesi üzerine, beklenmeyen þekilde (Stalin /Çelik Adam unvanlý) Joseph Chuguvachvily liderliðe getirilmiþ ve Mart-1953’de ölümüne kadar 30 sene, Sovyetler Birliði’nin kanlý bir diktatörlükle idare etmiþti.
Stalin ölünce, Nikita Kruþçev, güçlü lider olarak sivrilmiþti. Ve o, özellikle 1956’da Stalin’i, ‘Rus tarihinin en kanlý ismi’ diye lânetleyip, stalinizm’i de tarihin çöplüðüne atmýþtý; amma, o da, 1963 sonunda, (Komunist Parti içindeki bir iç darbe ile) azledilmiþ ve yerine Leonid Brejnev gelmiþ, ‘stalinizm’ geri dönmüþtü.
*
Leonid Brejnev’in 1982’de ölmesiyle yerine gelen Yuri Andropov’un 15 ay sonra ve onun yerine seçilen Konstantin Çernenko’nun da 13 ay sonra ölmesiyle, yerine 55 yaþlarýndaki Mihail Gorbaçov’un Sovyet Rusya liderliðine getirildiði günler..
Komunist odaklar, Gorbaçev’in, komünizmin, resmî ideolojinin mezarýný kazdýðý iddiasýný ileri sürüyorlar ve amma, halk onlara itibar etmiyordu. Gorbaçev, yine de komünistleri tahrik etmemek için, Lenin’in, (New Economic Plan) denilen NEP’ini uygulamaya koyduðunu ileri sürüyordu. Ve sonunda Kýzýlordu’nun komutanlarý ve bürokrasideki komünist yandaþlarý Aðustos-1990’da bir darbe teþebbüsüne giriþtiler. Gorbaçov darbecilerce hapsedilmiþti.
Ama, Komunist Parti’nin Moskova Baþkaný Boris Yeltsin liderliðindeki halk kitleleri tanklara týrmanýp, yollarý kestiler. Stalinist / komünist Kýzýlordu þefleri, halk ayaklanmasý karþýsýnda yenilgiye uðradýlar; darbenin ünlü komünist liderleri intihar ettiler veya tutuklandýlar. Gorbaçov kurtarýldý, komünist sistem tamamiyle çöktü ve Sovyetler Birliði daðýldý, 16 ayrý devlet ortaya çýktý, vs...
Yerini Yeltsin’e býrakan Gorbaçov, o dönemi bir cümleyle özetlemiþti: ‘Tarih acýmazsýzdýr, geç kalaný affetmez!’
*
Yeltsin bir yeni anayasa yaptýrdý. Bazý isimleri arka-arkaya Baþbakan yaptý. Ama, onlarý yetersiz görerek deðiþtirdi, sonunda Putin’i buldu ve yerine onu býraktý.
*
Aslýnda, 15 Temmuz 2016 gecesi tezgâhlanan Darbe Hýyaneti’nin 4. Yýldönümüne dair yazmak isterken, Rusya’nýn son 100 yýlýndan örneklerle söze girmiþ oldum.
Ýlgisi var mý-yok mu; herkesin bakýþ açýsýna göre deðiþebilir.
*
USA güdümlü Pensilvania Þeyhi’nin ‘þizofrenik’ rüyalarýný ‘deli gömleði’ gibi giyen bazý ‘muhafazakâr’ kesimlerle, asker ve de bürokrat kemalist-laik güçlerin birlikte giriþtiði hain darbe fitnesi de, Müslüman halkýmýzýn, bir askerî darbeye ilk kez olarak ve gece karanlýðýný aydýnlatan ezan ve ‘Allah’u Ekber’ sadâlarýnýn aydýnlýðýnda ve ‘Liderini bulan bir halk ve halkýna güvenen bir lider’ denklemi sâyesinde önlenmiþtir.
2. Abdulhamîd de; ‘Selanik’ten Ýstanbul’a ‘izinsiz’ olarak harekete geçen ve ‘Yeniçeri Ýsyanlarý’nýn benzeri olan 31 Mart 1909’daki büyük fitneyi hatýrladým; ve keþke o ‘baþýna buyruk askerler’e karþý halký direnmeye çaðýrsaydý diye eseflendim.
*
15 Temmuz 2016 Darbe Hýyaneti Teþebbüsü’ne ve darbecilere karþý çýkarken hayatýný kaybeden 252 insanýmýza rahmetler diliyorum.
*
NOT: Kýlýçdaroðlu dün, ‘Þehîdler arasýnda ayrým yapýlamaz’ gibi þeklî mantýk açýsýndan doðru gibi anlaþýlabilecek kurnazca bir söz söyledi. Anlaþýlýyordu ki, 15 Temmuz Kalkýþmasý’nda darbecilerin safýndayken ölenlerin de ‘þehit’ sayýlmasýný istiyordu.
‘Þehîd’ teriminin inancýmýz açýsýndan mânâsý, ayrý bir yazý konusudur. Ama, ‘milletin silahýný millete doðrultan hainlerin ve destekçileri’nin de, ‘kanûnî tarif’ ölçüsü içinde de olsa, ‘þehit’ diye saydýrýlmak istenmesine ne diyelim, dersiniz?