Tarih yazılıyor ama sen yoksun

En cesur, en ileri telakkinin ürünü, en “elini taşın altına koyan” raporu kendileri hazırlatmışlardı.

İsmini de “Kürt Raporu” koymuşlardı.

Dönemin SHP Genel Sekreteri Deniz Baykal, “Bunu biz hazırlattık” diye övünüyordu.

Bir zaman geldi (milliyetçi çevreler tarafından ihanet terimleriyle yargılanınca), “hazırlatmakla” övündükleri rapordan köşe bucak kaçmaya başladılar...

Kemal Anadol’a göre, “Kendiliğinden hazırlanıp gelmiş bir rapor”du bu... Ve gelip Baykal’ın masasına konmuştu.

Bir dönem geldi, Kılıçdaroğlu sahiplendi.

Önce sahiplendi, sonra reddetti.

Bu nasıl oldu?

Konunun daha iyi anlaşılması için “soru-cevap” şeklinde gidelim.

Soru:

- Kürt sorununun çözülmesini istiyor musunuz?

Cevap:

- İstiyoruz... İstemesek, tarihin ilk “Kürt Raporu”na imzamızı koyar mıydık?

Soru:

- Kürt sorununun çözülmesini istiyorsanız, “İmralı sürecine” ve “örgüte silah bıraktırma” çalışmalarına destek vermeniz, elinizi taşın altına koymanız gerekmez mi?

Cevap:

- Biz her şeyin “hukuki çerçevede” görüşülüp halledilmesini istiyoruz, Sayın Başbakan hukuk dışına çıkıyor ve ihanet anlaşmalarının altına imza atıyor. Biz buna karşıyız.

Soru:

- Hukuka bu kadar düşkünsünüz de, “özerklik” ve “federasyon” konusundaki talepleri hangi “hukuki çerçeveye” oturtuyorsunuz?

Cevap:

- Biz CHP olarak özerkliğe ve federasyona karşıyız.

Soru:

- O zaman karşı olduğunuz şeyi niçin biricik “çözüm yolu” olarak dayatıyorsunuz?

Cevap:

- Kim dayatmış?

Soru:

- Siz dayattınız. Bunu da hazırlatmakla övündüğünüz “Kürt Raporu”na yazdınız. Sizin jargonunuza göre “ihanet anlaşmalarının altına imza atmak” olmuyor mu bu?

Cevap:

- Bu raporu biz hazırlattık ama aslında biz hazırlatmadık.

Soru:

- Birader bu rapor sizin mi, değil mi?

Cevap:

- İşimize geldiğinde bizim, işimize gelmediğinde bizim değil.

Konu anlaşıldığına göre, “Tarihin ilk Kürt Raporu” iddiasını yedekte tutarak soralım:

CHP ne istiyor? Kürt meselesi nasıl çözülür? Örgüte silah nasıl bıraktırılır?

Kürt ve Alevi Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu konuda fikri nedir?

Parti üyelerini susturmak, “Demeç vermeyin, televizyona çıkmayın, uzatılan her mikrofona konuşmayın” demek, fikir midir?

Evet, ilk “Kürt Raporu”nu CHP hazırlatmıştır ama bu Baykal’ın ya da Kılıçdaroğlu’nun CHP’si değildir...

İsmet Paşa’nın CHP’sidir...

İsmet Paşa imzalı iki, hatta üç Kürt raporu arşivlerde kayıtlıdır.

Bunu general Alpdoğan’ın, isimli isimsiz birtakım CHP bürokratlarının ve Celal Bayar’ın raporları izlemektedir.

Bayar’ın raporunu dışarıda tutarsak, hazırlanmış tüm CHP raporlarında çözüm olarak “tedip ve imha” önerilmiş, bu öneri doğrultusunda birtakım operasyonlar yapılmıştır.

Bunu en bilenlerden biri de Dersimli Kemal Kılıçdaroğlu’dur.

Son dakika haberi:

İmralı’dan gelen heyet, “silah meselesinin zaman kaybetmeden ve bir tek can dahi yitirilmeden” halledileceğini açıkladı. Kendi raporunu bile sahiplenemeyen CHP’nin “suskunluğu” ise sürüyor.