Sezgin Burak, onu ilk çizdiðinde sene 1967’ydi. Kurdunu yanýndan ayýrmayan bir kahramandý Tarkan. Beyazperdede Kartal Tibet ile hayat bulan Tarkan’ý yeniden sinemaya uyarlamak isteyen çok ancak bu biraz zor. Nedenlerini Burak’ýn sanatçý ve ekonomist kýzý Mine Burak anlattý.
RESSAM, seramik sanatçýsý, ekonomist ve kurumsal yönetim danýþmaný Mine Burak’ýn bir sýfatý daha var: O Tarkan, Hüdaverdi ve Çoban Çantasý’nýn çizeri Sezgin Burak’ýn kýzý. Beþ filmi çekilen Tarkan çizgi romanlarýnýn, 35 yýl boyunca yayýmlanan Hüdaverdi’nin çizerinin mirasýný titizlikle koruyan üç çocuðundan biri. Sinema sektörümüzden memnun olmadýðý için “Tarkan filmi neden çekilemez?” sorusunun yanýtýný vereceði bir kitap yazmak istiyor. Ama asýl projesi Hüdaverdi filmini gerçekleþtirmek. Mine Burak’ýn Bodrum’un sayýlý kule tipi meskenlerinden biri olan evine ve Bodrum mimarisini yansýttýðý tuvallerinin yer aldýðý stüdyosuna konuk olduk.
ONUN RÜTBESÝNÝ ALMAK KOLAY DEÐÝL
-Tarkan neden yeniden sinemaya uyarlanamýyor?
Günümüzde Türk sinemasýnda sadece hikaye senaryosu çevriliyor. Meþhur oyuncular üzerinden film üretiliyor. Birkaç yapýmcýdan duyduðuma göre Avrupa ve ABD’ye açýlabilmek için kahraman arýyorlar. ‘Diziler yurtdýþýna açýlýyor’ diye bir söylem var ama Balkanlar ve Ortadoðu’ya... Avrupa ve ABD’de bunlarý seyrettiremezler. Seyrettirebilmek için bir kahramana ihtiyaçlarý var. Akýllarýna ilk gelen de Tarkan. Türk kahramaný, otantik, fantastik, tarihi... Bir Batman, bir Örümcek Adam gibi çalýþýlabilir ama Türkiye sinemasýnda henüz böyle bir yeterlilik yok önüme çýkan yapýmcýlardan anladýðýma göre. Net bir hazýrlýk yok, sadece ‘Ben bunu çekeceðim’ diye geliyorlar. Ama Tarkan kurumsal bir proje olarak hazýrlanmalý. Bir aþk deðil bir kahramanlýk hikayesi. Hollywood’da olduðu gibi yan ürünler üretilmesi gerekir.
-Çok teklif geliyor mu?
16 yýldýr, senede ikiþer yönetmen-yapýmcý görüþtüm. Ama hiçbiriyle anlaþmamýz kolay olmayacak.
-Neden anlaþamýyorsunuz?
Türkiye’de telif haklarý yeni yeni düzene oturuyor. Yapýmcý ‘Tarkan filmi çekeceðim, 21 hikayesinden birini uyarlayacaðým. Kaç para istiyorsunuz?’ diye geliyor. Bizi mirasçý olarak görüyor. Tarkan, Sezgin Burak zamanýnda da Amerikan standartlarýnda fiyatlarla satýldý. Bir Keloðlan ya da Hacivat ile Karagöz gibi anonim eser deðil. ‘Bunu alýyorum, þu kadar para veriyorum’ denemez. Bir fiyatý var. Bu fiyatý tespit ettim, ben bir kurumum, mirasçý deðilim. Bir kurumdan bir þey almaya geldiðinizde onun þartlarýyla alýrsýnýz, belki bu þartlar Türkiye’de henüz anlaþýlýr hale gelmedi. Ben þartlarýmý 20 sayfalýk bir dosya halinde sunuyorum, talip olanlardan da fizibilite ve bütçe çalýþmalarýný istiyorum. Tarkan çekmek isteyenin meþalelere kaç kilo yað harcanacaðýný hesaplamasý lazým.
-Tarkan’ý kimin oynayacaðý gibi konularda filmin niteliði açýsýndan da sorumluluk duyuyor musunuz?
Çalýþacaðý kiþiyi seçmek yönetmenin en doðal hakký, ben karýþamam. Yalnýz Türk sinemasý hala meþhur aktörlerle Tarkan’ý çekmeyi düþünüyor. Bu büyük hata. Halbuki Hollywood’da bile süperkahramanlarý Brad Pitt ve Tom Cruise canlandýrmýyor. Bizim sektörün amacý bir taþla iki kuþ vurmak. Hem meþhur aktörle hem Tarkan ile çýkmak. Öyle olunca da bütçe yetmiyor. Tarkan denince Kartal Tibet, Kartal Tibet denince Tarkan akla gelir. Kim Tarkan’ý oynayacaksa ona ömür boyu bir Tarkan rütbesi verilecek. Bir yapýmcý çok ünlü oyuncumuza verilecek yüksek miktarý söyledi. Beni istediðim miktardan vazgeçmeye ikna etmeye çalýþtý. ‘Hanýmefendi düþünsenize Real Madrid’de oynayan Ronaldo’nun antrenörü o kadar para almýyor’ dedi. Ben de “Ronaldo’nun antrenörü yönetmendir, Real Madrid benim’ dedim. Benim sahamda, benim kulübümde oynayacaksýnýz! Tarkan’ýn neden çekilemediðinin özeti bu!
BABAM BÝR TÜR WALT DISNEY’DÝR
-70’lerin olanaksýzlýklarýndan sonra bugün daha iyi Tarkan filmleri yapýlýr bence, siz ne dersiniz?
Yapýlmasý gerekir, bu kadar teknik imkan, Hollywood’da efekt yönetmenliði yapan, kendisini bu endüstride yetiþtiren, sinema televizyon akademilerinden mezun olanlar var... Herkes bana ‘Tarkan’ý çekmek hayalim’ diye geliyor... Hakkýnýz var, Tarkan hayaliniz, ama nasýl çekebileceðinizin fizibilitesini yapýp gelmeniz lazým! Bir de Hüdaverdi ve Pýrtýk var! Sezgin Burak bir tür Walt Disney’dir. Hüdaverdi için Facebook’a girin bakýn. 600 bin hayraný var. Ben de her gelen yönetmen-yapýmcýya ‘Bütçeniz Tarkan’a yetmiyorsa, Hüdaverdi’yi çekin’ diyorum. Böyle bir çocuk kahraman yok! Büyükleri sorularýyla sýkýþtýran, akýllý sorular soran, cin gibi bir çocuk. Hedefim Hüdaverdi filmi yapmak. Ortak yapýmcýlýðýný üstlenmek istiyorum. Anne ve babalarýn güvendiði, çocuklara iyi eðitim, doðru mesajlar vereceði bir kahraman. Senaryoyu da ben yazacaðým.
AVRUPA BÝRLÝÐÝ'NE HÝZMET EDÝYORDU
-Geçmiþteki Tarkan filmlerini bugünkü bilginizle nasýl deðerlendiriyorsunuz?
1967’de doðdu Tarkan... O zamanki þartlarda Arzu Film’in büyük özveriyle yaptýðýný biliyorum. Okur için Tarkan bir fenomendi. Babama mektup yazar ‘Oðluma Tarkan adýný vermek istiyorum, ne demektir?’ diye sorarlardý. ‘Tatar kaný’nýn kýsaltmasý. Annem dilbilimcidir. Tarkan’ý Milano’da yarattýlar. Maalesef filme çekildiði dönemlerde Türkiye’de milliyetçi olarak tanýtýlmýþ. Ama çizgi romaný okuduðunuzda Tarkan’ýn Avrupa Birliði’ne hizmet ettiðini görürsünüz. Hiçbir zaman içinde ‘Ben Türküm, þöyleyim, böyleyim’ demez. Gittiði Avrupa ülkelerindeki krallarýn ayaðýný kaydýran muhaliflerin oyunlarýný bozar. Siyasi bir destektir Avrupa hükümdarlarýna. Gelin görün ki filmlerde bir sosyal fenomen olmuþtur, çok acýdýr bir çizgi kahraman için. Yalnýz baþýna at üstünde, yanýnda köpeðiyle, Avrupa’da dolaþan bir tür Red Kit’tir, Tarkan. Maryo’nun Kuþlarý’nda Kraliçe Rosanna’yý muhaliflerine karþý korur. Kuzeyde Dehþet Var’da Viking Kralý’nýn hapse atýlmasýný halkýna duyurur, Kralý kurtarýr. Kafatasçýlýk, onu bunu kesmek yok. Giþe hasýlatýna kurban edilmiþtir filmleri.