Tartýþa tartýþa tasarlýyorlar Bu evlerde engel yok


Türkiye’de ve yurt dýþýnda kamusal inþaat projeleriyle tanýnan Ünal Ýnþaat, þimdi de oluþan talep nedeniyle konut üretmek için kollarý sývadý. Ünal Ýnþaat Yönetim Kurulu Baþkaný Ahmet Ünal, üretecekleri tüm projeleri engellilere yönelik inþa edeceklerini söyledi.

“Okumazsan seni kaportacýya çýrak veririm” sözü onun hayatýnda gerçek oldu. Ortaokul ikinci sýnýfta karnesinde üç zayýf getiren Ahmet Ünal, babasý tarafýndan sanayide çalýþmaya gönderildi. Yaz tatilinde ilk iþiyle tanýþan Ünal, bu iþ tecrübesinin ardýndan okudu, mimar oldu. Baþarýlý bir tüccar olan dedesini de örnek alarak ticaret yapma kararý veren Ünal, bir süre tekstil iþiyle uðraþýrken bir yandan da mesleði olan inþaatçýlýkta küçük iþlerle yürüyordu. 22 yaþýnda kendi þirketini kuran Ünal Ýnþaat Yönetim Kurulu Baþkaný Ahmet Ünal yaptýðý konut ve iþ merkezi projelerine imza atýyor. Rakiplerinden farklý özellikteki projeleri geliþtirdiklerini söyleyen Ahmet Ünal özellikle insan odaklý tasarýmlar yaptýklarýný, tüm projelerinde engellilere yönelik ve bugüne kadar uygulanmayan sistemleri kullandýklarýný anlattý.

Ýnþaat sektörüyle tanýþmanýzýn hikayesini anlatýr mýsýnýz?

Ailem Sivaslý ama ben Þiþli’de doðdum. Ýlk ve orta öðrenimimi Þiþli’de tamamladýktan sonra Haliç Üniversitesi Mimarlýk Fakültesi’nden mezun oldum. Benim dedem çok müteþebbis bir kiþiydi. Ýnþaat malzemeleri, tüp bayiliði gibi bir çok iþ kolunu ayný anda yürütürdü. Ondan gelen bir gen olabilir benim ticarete yatkýnlýðým. Önceleri bir süre tekstil iþiyle uðraþtým. 2004 yýlýnda nokta koyduk o iþe. Çin faktörünün yarattýðý rekabet baþ edilemez konuma gelince kendi iþime devam etmeye karar verdim. Tekstil iþi aileden gelen bir iþti, toptan satýþ ve imalat üzerine çalýþýyordum. Bir yandan ufak ufak inþaat iþlerini da yaparken tamamen bu sektörde yoðulaþtým. Çin’de imalat yapmýyorsanýz bu iþi býrakmak durumunda kalacaktýnýz, ben de kendi iþimi yapmaya karar verdim.

Neler yapýyorsunuz?

1995 yýlýnda 22 yaþýndayken Ünal Ýnþaat’ý kurmuþtum ve o günden bu yana altyapý iþleri ve konut inþaatý yapýyoruz. Bunlardan ilk hayata geçen Ýstanbul’un tam kalbinde yer alan Bomonti ÝstanbulINN. Bu butik lüks konut projesinin en büyük özelliði lokasyonu. Tünellerin tam orada yer alýyor ve Ýstanbul’un merkezi noktalarýna sadece 5-15 dakika uzaklýkta bulunuyor. Yýl sonunda teslim edilecek proje 32 adet daire ve 4 dükkandan oluþuyor. Daire fiyatlarý ise 250-600 bin dolar arasýnda deðiþiyor. Ayrýca Bomonti ÝstanbulINN, diðer projelerde olduðu gibi engelliler düþünülerek inþa ediliyor.

Planladýðýnýz projeler neler?

Ýkitelli’de bitmek üzere olan iþ merkezimizin yaný sýra iki iþ merkezine daha baþlayacaðýz o bölgede. Zeytinburnu’nda büyük konut projeleri baþlayacak. Kaðýthane’deki projemizin 30 milyon dolara malolmasýný düþünüyoruz. Kaðýthane yakýn zamanda farklý bir çehreye bürünecek. Biz de içerisinde bulunmayý hedefliyoruz. Zeytinburnu’nda alt yapý çalýþmalarý süren 2013’te devreye almayý planladýðýmýz bir konut projemiz var. Bir yýl içinde 130 milyon dolar tutarýnda yatýrým yapacaðýz.

Peki ya yurt dýþý...

Libya’da, Ýta lya’da, Irak’ta ve Arnavutluk’ta bir çok projeye imza attýk. Özellile Libya’da 2013 yýlýnda yeni projeler söz konusu. Libya merkezli diðe Arap coðrafyasýnda 100 bin insanýmýzýn çalýþacaðýný tahmin ediyoruz. 2011 baþýnda Libya’daki iç karýþýklýlara kadar faaliyetlerimiz sürüyordu. Ýç savaþla birlikte herkes gibi biz de geri döndük. Bu yýlýn sonunda tekrar gdeceðiz bölgeye. orada ciddi iþler olacak. Türk inþaat firmalarýnýn 3 yýl içinde Libya’da 100 milyar dolarlýk iþ yapacaðýný tahmin ediyoruz. Biz orada bir üniversite inþaatý yapýyorduk gittiðimizde ona devam edeceðiz ve konutla ilgili bir devlet iþimiz olacak. Oraya girdikten sonra bir kaç sene kalacaðýz. Irak’ta da ciddi potansiyel var ancak oraya gitmek þu anda riskli ve çok sýcak bakýlmýyor. Ama bir süre sonra o bölgede inþaat alanýnda söz sahibi olacaðýz. Çünkü bölgede bu sektör için yetiþmiþ eleman gücüne sahip olan tek ülke biziz. Geçmiþte akýncýlar vardý, inþaatcýlarý da böyle görüyorum.

Sektörde çok fazla inþaat þirketi var. Sizi farklý kýlan ne?

Mevcut projelerin çoðu birbirine benziyor. Bunlarýn Ýstanbul’a çok bir þey kattýðýný düþünmüyorum. Bizim projelerimiz ise mimari açýdan farklý özel tasarýmlar. Sadece görüntü deðil, binalarýmýz kullanýþ açýsýndan da ergonomik olsun istiyoruz. Ýnþaatlarda yönetmelik nerdeniyle bazý inceliklere dikkat edilse çok da iþlevsel olmuyor. Örneðin engelsiz binalar yapalým diye yola çýktýk. Kapý tokmaklarýndaki numaralarýn, asansörlerdeki numaralarýn kril alfabesiyle yazýlmasýný saðladýk. Yerdeki zeminin kabartmalý olarak düzenlenmesi, sesli yönlendirmelerin yer almasý gibi detaylara dikkat ediyoruz. Ve bu sistemler tek bir projede deðil tüm konut projelerimizde var. Engellilere uygun bir bina yaptýðýnýzda zaten yaþlýlara ve çocuklara uygun bir bina da yapmýþ oluyorsunuz. Projelerimiz sadece rampadan ibaret deðil, bunlar küçük ayrýntý gibi görünse de engellilerin yaþamýný kolaylaþtýracak.

Mevcut projelerin, Ýstanbul’daki konut açýðýný gidermeye deðil yatýrýma yönelik olduðunu görüyoruz.

Evet deðil. Konuta daha çok yatýrým amacýyla bakan kiþilere yönelik projeler yapýlýyor. Orta kesime hitap eden konut yapýmýný da TOKÝ üstlenmiþ durumda.

Sektörle ilgili genel bir deðerlendirme yapar mýsýnýz? 

Þu anda çok fazla görüntü kirliliði, vizyonel kirlilik var. Ýstanbul’un dönüþmesi söz konusu. Neden bizim þehrimiz bir Roma olmasýn. Bizim insanlarýmýz da en iyi hakediyor. O yüzden Ýstanbul güzel olsun istiyoruz ve bu yönde çalýþýyoruz. Kentsel dönüþümle beraber bunun yapýlmasýna baþlanacak. 

Kanal Projesi’ni nasýl buluyorsunuz?

Ýradeyi ortaya koymakla alakalý bir süreç bu. Ýstenirse herþeyin yapýlabileceðine inanýyorum. Özellikle Boðaz’daki deniz trafiðini, çok rahatlatýr. Yeni inþaatlar yeni oluþumlar, hem istihdama hem þehrin büyümesine yardýmcý olacak. Eðer tüm hesaplar analizler yapýlýp, kontrollü olursa gerçekleþmesi muhtemel olumsuz sonuçlarý da ortadan kalkar. 

Mütekabiliyet Yasasý’nýn yürülüðe girmesinde geri sayým baþladý. Siz de  bu süreçte yer alacak mýsýnýz?

Mütekabiliyet Yasasý mayýs ayý baþýnda uygulamaya geçmiþ oluyor. Sektörün önü yürürlüðe girdikten sonra sektörün önü açýlacak. Mevcut konutlar talebe cevap vermeyecek durumda. 2.5 milyon yabancýnýn ev almak istediðini biliyoruz. Çok ciddi bir talep var stoklar yetmeyecek yeni konutlarýn yapýlmasý ihtiyacý doðacak. Ýlk 5 yýl Ýstanbul’un merkezinde dýþarýya daðýlmadan projeler üretmeye devam edeceðiz. Ekip olarak çizimleri sürekli yeniliyoruz. Sadece mimara býraksanýz o sadece çizip bitirebileceði bir iþ yapmak istiyor. Satýþ ekibi deðiþik bir iþ olsun, kolay pazarlansýn istiyor. Bir yandan maliyetleri düþük tutmak istiyoruz ve ortaya en iyisi çýkýyor.

En çok sorunu nerede yaþýyorsunuz?

En çok sýkýntýyý bürokratik iþlerde yaþýyoruz. Özellikle Ýstanbul merkezinde inþaat yapmak isteyen firmalar yer problemi yaþýyor. Belediyelerin uygulamadaki farklýlýklarýn sýkýntý olabiliyor. Her belediyenin yorumu farklý ve bir belediyede mümkün olan bir konu diðerinde mümkün olmayabiliyor. Bodrumlarda çatý katlarýnda sorun yaþayabiliyorsunuz. Her projeyi hazýrlarken ciddi görüþmeler yapýyoruz, bürokratik süreç uzuyor.

Ýnþaat sektörü büyümede sanal ticaretle yarýþýyor

ÝNÞAAT sektörüne baðlý çalýþan 200’e yakýn sektör var. Ýnþaatýn toplam istihdam içindeki payý ise yüzde 8. 2004 yýlýnda bir inþaat furyasý baþlamýþtý. Bankalarýn faizleri düþünce yatýrým aracý olarak inþaatlar tercih edildi ve bu durum 2007 sonuna kadar devam etti. 2008’de ise dünyadaki krizle beraber bizde de sýkýntýlar baþgösterdi. Bankacýlýk sektörü ve yatýrýmcýlar belli tedbirler almak zorunda kaldýlar. Bununla beraber sektör, bir anda týkanma durumuna geçti. Piyasada oluþan daralma 2009 yýlýnda aþýldý ve 2010’da da Türkiye’nin en hýzlý büyüyen sektörü inþaat oldu. Geçen yýl da inþaat, internet satýþlarýndan sonra en hýzlý büyüyen ikinci sektör konumuna geçti. Bu yýl yine birinci olacaðýmýzý tahmin ediyorum.

Hasta yakýnlarýnýn kalmasý için refakatçi oteli yapacaðýz

ÝÞÝN dýþýnda sosyal sorumluluk konusunda da hassasiyet göstermeye çalýþýyoruz. Hem memleketimiz Sivas’ta hem de Ýstanbul’da çeþitli sosyal sorumluluk projelerine destek verme gayreti içindeyiz. En son hayata geçirdiðimiz projelerinden biri olan Sivas Üniversitesi’nin içerisinde anaokulu yapmak oldu. Bu yýl da bir refakatçi oteli yapacaðýz çünkü, çevre illerden hastaneye gelen hasta yakýnlarý konaklama anlamýnda ciddi sýkýntý yaþýyorlar. Ayrýca üniversite öðrencilerinin eðitimine katkýda bulunmak üzere burs vermek gibi çalýþmalarýmýz da oluyor.

Ortaokulda üç zayýf getirince babam beni sanayiye verdi

KÜÇÜK yaþlardan itibaren ticaretin içerisinde oldum. Dedem çok baþarýlý bir müteþebbisti. Ondan çok etkilendim. Ancak ortaokul ikinci sýnýftayken üç tane zayýf getirmem de benim ilk iþimle tanýþmama neden oldu. Babam beni sanayiye verdi. O zaman çocuklar olarak babalara itiraz etmek pek aklýmýza gelmezdi, isyan etmezdik. Bir kaç ay orada çalýþtým. Ýlk iþim buydu. Sonra okullar açýlýnca kaldýðým yerden devam ettim tabi. Bu bir aný olarak hafýzamda durur. Bugün ise benim için iþlerin hýzla sonuçlandýrýlmasý çok önemli. Bu nedenle sözlerin yerine getirilmemesi ve iþ yaþamýnda yavaþ hareket edilmesine çok kýzýyorum. Doðayý çok seviyorum. Gökçeada’da bir yerimiz var, orada ata biniyor ve dalýyorum. Kýþýn kayak yapmaya çalýþýyorum. Böylece yýl boþunca biriken stresi atýyorum.