ÖNCE BÝR TEBRÝK: 'Ramazan imtihaný'ný müslümanca bir tavýr içinde vermek dikkatleri sonunda, zafere ulasan veya en azýndan bu mücadeleyi verenlere imrenenlere tebriklerimi sunuyor ve okuyucularýma, Yahyâ Kemal'in, bugünü çok güxel anlatmasý açýsýndan 'Ezânsýz Semtler' isimli nesir yazýsýný internetten indirip okumalarýný tavsiye ediyorum.
Bir partinin 'reise'si hamfendi, aldýðý seçim yenilgisinden dolayý, anlaþýlýyor ki, çok büyük hayal kýrýklýðýna uðramýþ ve büyük iddialarla kurduðu partisinin önümüzdeki günlerde yapacaðý kongrede kendisinin artýk 'reiselik' için, aday olmayacaðýný açýklamýþ.. Bunun üzerine, o partinin ayaða kalkmasý çok uzak ihtimal olsa da, geride kalabilecek muhtemel bir miras/ tereke umuduyla, aday olmak üzere bir yarýþ baþlamýþ..
Bu 'hamfendi'ye, kendi ifadesiyle, hep, 'Taþra'nýn Kýzý' demeyi tercih etmiþimdir. Çünkü, bu deyimi ilk kez, 20 küsur öncelerde, AK Parti'den ayrýlýþýný takiben bir gazeteye verdiði röportajda kendisi için o kullanmýþtý. 'Taþra'nýn kýzlarýnda bir eziklik duygunun olduðunu ve onlarýn hep dýþlanmak isteniþinin acýlarýný yaþadýðýný' ve o, bu ters gidiþi kýrmak azminde olduðunu söylemiþti.
Bu iddiasýný hep hissettirdi de her halde.. O ihtirasa, hýrs ve hýnca sahip idi.
'Taþra'nýn Kýzý' önce, 1995 Seçimleri'nde Çiller'in DYP'sinden m.vekili olmuþtu, 40 yaþlarýndayken.. Erbakan-Çiller Koalisyonu'nda Çiller'i nasýl iknâ ettiyse, Ýçiþleri Bakanlýðý'na oluvermiþti.
Erbakan Hükûmeti'ni devirmek için dayatýlan karþý 28 Þubat 1997 Askerî Zorbalýðý günlerinde, Çiller, bütün komuta kademesinin emekliye sevkedilmesi düþüncesini Erbakan'a açýkladýðýnda, Erbakan, C. Baþkaný Demirel'in öyle bir kararnameyi imzalamýyacaðýný söylemiþti.
O sýrada, 'Taþra'nýn Kýzý' da, biraz aykýrý mý davranmýþtý, her nedense.. Alçak bir darbeci-zorba general, hem de ekranlarda, 'Onu, Kýzýlay'da kazýða oturturum' diyecek kadar terbiyesizleþmiþti. 'Taþra'nýn Kýzý' da, ondan sonra, Ýçiþleri Bakaný olarak, '28 Þubat Kararlarý'nýn doðru kararlar olduðunu ve 'elbette uygulayacaðýný' söylemiþti. Ancak, aradan 15-20 yýl geçince, 'Ben o kararlara arslanlar gibi direnmiþimdir..' diyecekti..
AK Parti'nin kuruluþ sürecinde 2001'lerde, 'Taþra'nýn Kýzý', AK Parti sahiline demir atmýþtý.. Tayyib Bey'in de kendisine hep 'Meral Abla..' diyerek son derece saygýlý davrandýðýný söylüyordu. Ancak, içinde bir þüphesi vardý: 'Beni yoksa, vitrin malzemesi olarak mý kullanmak istiyorlardý?'
Bu yüzden, bir gün, (yukarýda sözkonusu ettiðim röportajýndaki) kendi beyanýna göre, Erdoðan'a der ki: 'Tayyib Bey, sizden hiç bir makam ve sýfat istemiyorum.. Sadece AK Parti'nin temel siyasetini belirleyecek 3 kiþiden birisi olmak istiyorum!.'
Son derece mâsum ve alçakgönüllü bir talep, deðil mi?
Tayyib Bey, hiç bir þey söylemez.. 'Taþra'nýn Kýzý' bir süre daha parti merkezine gider-gelir, ama, deðiþen bir þey olmayýnca.. AK Parti'den ayrýlýr ve kapaðý MHP'ye atar..
MHP'nin kendi hayal ettiði güce kavuþmasý orada en etkililerden birisi olmak mücadelesine atýlýr; hedefine varamýyacaðýný anlayýnca.. Bir takým parti içi rahatsýzlýklar ve sonunda MHP'Den ayrýlýr ve ÝP'yi kurar. Yanýnda 5 m.vekili daha vardýr.
Ancak, 2018-Erken Genel Seçimleri yaklaþmýþtýr, ÝP, seçimlere girebilmek için, ülke çapýnda kanunen gerekli olan teþkilatlanmayý tamamlayamamýþtýr. Ama, bir yol daha vardýr, Meclis'de 20 Grup kuracak kadar m.vekiline sahib olursa, seçimlere katýlabilirdi..
Ýþte o hassas anda, bu gibi iþlerde alýþýlmamýþ yöntemler icad etmekte mâhir olan Kýlýçdaroðlu, CHP'den 15 m.vekilini istifa ettirip ÝP'ye katýlmalarýný aðladý ve böylece ÝP, seçimlere girdi..
Ama, ortaya -halk deyimiyle- 'hâmile kalýnmak' durumu çýktý.
Nitekim, 'Taþra'nýn Kýzý', bu yardýmýn bedelini ödemek için CHP'nin manyetik çekim alanýna girdi..
Kýlýçdaroðlu da, o çengel atmak siyasetini '6'lý Masa' oluþturmaya kadar taþýdý. 'Taþra'nýn Kýzý' ne de ola kendi kontrolündeydi.. O da vefâ borcunu ödemeyi unutmadý.. Hattâ, Ýmamoðlu'nun bir dâvada hapis cezasý aldýðý haberi üzerine, hemen Saraçhane'ye koþup, onu bir 'âbi-kardeþ samimiyeti içinde' kucaklayýþ sahneleri ve daha sonra ise, ona nasýl hýrçýn ifadeler kullandýðý hatýrlardan çýkmayacak sahnelerdendir.
Hele, '6'lý Masa' siyaseti günlerinde, masayý devirip gitmesi ve 72 saat sonra o masaya geri gelmesi Ve Cumhurbaþkanlýðý seçimlerindeki onca asýlmalarýna raðmen, Tayyib Bey'i engelleyememeleri üzerine, Kýlýçdaroðlu'nun seçilecek bir aday olmadýðýna dair taa baþtan beri açýklamalarýný hatýrlatarak; kendi siyasetinin tutarlý olduðunu zannetmesi ve hesabýný Tayyib Erdoðan'ý engellemek üzre kurmasý ve ancak ondan sonra hayal ettiði siyaset meydanýnda güçlü bir oyuncu olabileceðini sanmasý ve o rüyanýn da '28 Mayýs 2023 Baþkanlýk Seçimi'nde, Tayyib Bey'in yüzde 52 ile seçilmesiyle kâbusa dönmesi..
Evet, nefsaniyeti/ enâniyeti, 'ego'su o kadar güçlü bir kimsenin bir yerlere toslamasý kaçýnýlmazdý.
Ýktidara eriþebilmek için her þeyi mübah gören bazý 'tek adam'larýn yolunda giden 'Taþra'nýn Kýzý', 'taka'sýný, sonunda hesab etmediði þekilde karaya vurdu ve çetin mücadelelere girmekte sergilediði enerjisini, boþ hayaller uðrunda harcayarak, siyasî hayatýna son vermek yolunda önemli bir karar aldý.