Tehlike sinyalleri...

Yeni sezon için en flaş transferleri yapan, kadrosuna dünyada adı bilinen yıldızları katan takım kim? Fenerbahçe. 

Peki Fenerbahçe, kupada eşleşmediği takdirde bir sezonda kaç kere Rize’ye gidiyor? Sadece 1 kere.

Peki Rize’de tribünlerin yarısının boş olması ne anlama geliyor? Seyircilerin halen sadece futbol izleme iştahı olmadığını.

Oysa Avrupa’da iyi takımlar bir deplasmana gittikleri zaman tribünlerin dolmasına katkı sağlar.

Hem ekrandan  seyir zevki hem de gelir açısından taraftarların tribünlere dönmesi şart.Yoksa sadece Digiturk’ten gelen parayla bu işler olmaz...

***

Yaz dizileri sektörün ne kadar yorgun olduğunu bir kez daha gösterdi hepimize.

İyi sayılabilecek haber, galiba seyirci de yoruldu dizilerden ya da onlar da ana hikayelerle birlikte tatile çıktılar.

Televizyonculuk farklı bir yere evrilir mi derseniz, bunu söylemek için çok erken.

Ancak haber kanallarının daha da etkin olacağı bir dönem başlıyor. Bunda erken seçim kararının da etkisi var ancak dizi sektörü için tehlike sinyalidir bunlar.

Reklam bütçelerinin daraldığı, seyircinin ilgi bölünmesi yaşandığı dönemde diziler ya kaliteden taviz verecekler ya da kanallar dizi-loto oynamadan yollarına devam edecekler...

***

Haber kanallarına ilgi yükselecek ama bazı sıkıntılar yok değil...

Mesela ekran yüzlerinin Anayasa bilgisinde eksiklikler var. Konuk bazen yanlış söylüyor, bazen “galiba öyleydi” diyor, stüdyodan çıt çıkmıyor. 

Sonra toplumsal olay haberlerinde soğuk kanlı olmayan muhabirlerin bir müdahaleyi bile dünya savaşı tadında anlatması. Bu tür eksikler ve abartılar tehlike sinyalidir.

Seyirci iki farklı bilgi aldığında hatalı bilgi veren kanalı fark eder ve aldatılmışlık duygusu yaşar.