Tek fikir, tek parti, tek adam, iþte Kemalizm!

Hayýr, olamaz, Kemalizm en hafifçe bile eleþtirilemez!

Kemalistler, Kemalizm’i en hafifçe eleþtiren Cumhuriyet gazetesi yazarý da olsa onu affetmez.

Nitekim Cumhuriyet gazetesinin yazarý Nuray Mert, Kemalizm’i en hafifinden eleþtirince, kendi gazetesinin Kemalist yazarlarý ayaklandý. 

Baþta Orhan Bursalý, Mine Kýrýkkanat gibi Kemalist yazarlar, “Nuray Mert derhal bu gazeteden kovulsun” diye gazete yönetimine çaðrý yaptý.

Böylelikle Kemalistlerin faþizme ne kadar yakýn, demokrasiye ne kadar uzak olduklarý yine ortaya çýktý.

Bunlarýn zihniyeti iktidar olsa, gazeteciler, yazarlar, medyacýlar çok aðýr kýyýma uðramazlar mý?

En hafif bir eleþtiri de kapýnýn önüne konmazlar mý?

Zaten CHP’nin ikinci adamý Gürsel Tekin, kendilerine muhalif olan medyaya, iktidara geldiklerinde el koyacaklarýný açýklamýþtý.

Ondan sonra da bu Kemalist yazarlar kalkar basýn özgürlüðünden bahsederler.

Demokrasiden söz ederler.

Gerçi halkýmýz ta 1920’lerden beri Kemalistlerin demokratlýkla uzaktan yakýndan ilgilerinin olmadýðýný iyi bilir.

Ta 1920’lerden beri Kemalistlerin kendileri dýþýnda hiçbir fikre hayat hakký tanýmadýklarýný iyi bilir.

Nitekim 1920’lerde Kemalistler, sosyalist önder Mustafa Suphi’yi boðdurmadýlar mý?

1930’larda sosyalist þair Nazým Hikmet’i zindana atmadýlar mý?

1940’larda sosyalist yazar Sabahattin Ali’yi kafasýný parçalayarak ölüme yollamadýlar mý?

Yine 1940’larda Türkçü yazar Nihal Atsýz’ý tabutluk denen hücreye kapatmadýlar mý?

1960’ta Demokrat Parti Hükümeti’nin Baþbakaný Adnan Menderes’i asmadýlar mý?

1971’de Adnan Menderes’in temsilcisi Baþbakan Süleyman Demirel’i iktidardan uzaklaþtýrmadýlar mý?

12 Mart darbesi Deniz Gezmiþ gibi sosyalist gençlerin asýlmasýna yol açmadý mý?

Ardýndan 12 Eylül darbesini yaparak devrimci, ülkücü, Ýslamcý gençleri en aðýr iþkencelerden geçirip bazýlarýný da idam sehpasýna yollamadýlar mý?

Hapisteki gençleri dayak zoruyla Kemalist yapmaya kalkýþmadýlar mý?

28 Þubat darbesini yaparak milli görüþçü Baþbakan Necmettin Erbakan’ý iktidardan kovmadýlar mý?

Baþörtülü öðrencilerin üniversitelere giriþini yasaklamadýlar mý?

Hoþlarýna gitmeyen bir þiir okudu diye Tayyip Erdoðan’ýn belediye baþkanlýðýný elinden alýp onu hapse týkmadýlar mý?

Kemalist medya, Tayyip Erdoðan için “Artýk muhtar bile olamaz” manþeti atmadý mý?

Kemalistler 2007’de 367 kuralýný uydurup eþi baþörtülü olan birinin cumhurbaþkaný olmasýný engellemeye çalýþmadýlar mý?

Onlarýn kendileri dýþýndaki hiçbir fikre hayat hakký tanýmadýklarýný, demokrat olmadýklarýný gösteren daha birçok örnek var; ama sanýrým bu kadarý yeterlidir.

Onun içindir ki bu ülkede demokratlýktan, fikir özgürlüðünden en son söz edecek olanlar Kemalistler deðil midir?

Demokrasi, fikir özgürlüðü elden gidiyor” diye en son þikayet edecek olanlar Kemalistler deðil midir?

Bu ülke darbeci Kemalistlerin eline geçtiðinde demokrasi, özgürlükler elden gitmiþtir.

Kemalistlerin tarihi, kendileri dýþýndaki hiçbir fikre hayat hakký tanýmamanýn tarihidir!

Zaten Kemalizm deyince bu milletin aklýna, kendi dýþýndaki fikirlere hayat hakký tanýmayan tek fikir, tek parti, tek adam rejimi gelir!