Maçýn ilk yarýsý Galatasaray’ýn bu sezon oynadýðý bütün maçlardaki ilk devreler gibiydi. Yani Galatasaray, bir varlýk gösteremedi, gene de 2 net gol pozisyonu yakaladý. Bunlara bir de Melo’nun nefis þutunu eklerseniz, Galatasaray’ýn pozisyonlarý 3’ü bulur. Fener ise Webo’nun ayaðýndan çok önemli bir gol kaçýrdý. Ýlk yarýnýn son 15 dakikasýnda Galatasaray, Fenerbahçe’nin üstüne gelmeye baþladý. Ancak özellikle Sneijder’ýn uzaktan vuruþlarýnda Mert çok baþarýlýydý.
Galatasaray ikinci yarýya büyük bir hýzla baþladý. Bruno Alves oyundan atýldýktan sonra kaleyi ablukaya aldý. Ancak Hamit’in etkisiz oyunu Amrabat’ýn da yavaþ yavaþ oyundan düþmesiyle Galatasaray bulduðu pozisyonlarý deðerlendiremedi. Þu bir gerçek ki, Galatasaray iki forvetle oynamalý. Bu maçta Drogba, kimi zaman 2, kimi zaman da 3 kiþi tarafýndan ablukaya alýndý. Ümit Hoca, Burak ya da Umut’la ikinci yarýya baþlasaydý, Galatasaray golü bulabilirdi. Hoca, maçýn 80. dakikasýnda Amrabat ile Hamit’i dýþarý oyundan aldý, Umut’la Erman Kýlýç’ý oyuna soktu. 90 dakika boyunca 2 futbolcunun yapabileceðini tek baþýna yapma baþarýsý gösteren Drogba, uzatmalarda tabelayý deðiþtirdi. Galatasaray’ýn 6 yada 7 net gol pozisyonu vardý. Ancak belirttiðim gibi ‘tek forvet sistemi’ Galatasaray’ýn gol yollarýnda etkisiz olmasýna sebep oldu. Maçýn hakemi Bulent Yýldýrým, karþýlaþmanýn geneline bakýldýðýnda iyi bir maç yönetti. Alves’i iki sarýdan atmasý doðru karar, ancak ilk harekette direkt kýrmýzý kartý da gösterebilirdi.
Galatasaray, eðer Arda Turan’ý takýma katabilirse en büyük sorunlarýndan birini açýklardan top taþýyýp, Drogba, Sneijder, Burak Yýlmaz ve Umut’a iyi asistler yapabilir. Bu maçý bir ölçü olarak almamak gerek. Emirates Cup’ý aldýktan hemen sonra böylesine tansiyonu yüksek bir müsabakaya çýkmak her takýmýn harcý deðil.
