Selahaddin E. ÇAKIRGÝL
Selahaddin E. ÇAKIRGÝL
Tüm Yazýlarý

‘Tek kiþi heykeli' yontmaya devam, çare mi?

23 Nisan’ geliyor...

Bugün 23 Nisan, /Neþ’e doluyor insan, /Vataný satmýþtý hain Sultan..’ terâneleriyle büyütülmüþ bir nesliz biz..

Bizden iki nesil öncekiler ise, 1908’de 2. Meþrutiyet‘in ilâný dolayýsiyle, ‘10 Temmuz Hürriyet Bayramý’ (23 Temmuz 1908)  terâneleriyle büyütülmüþlerdi, ama o nesiller, marþlarla yücelttikleri o günün semeresinin, 625 yýllýk bir devletin buharlaþmasýyla noktalandýðýný göreceklerdi; savaþlardan geride kalabildilerse..

***

100 yýl önce, Ankara’da Hacý Bayram Câmii’nde kýlýnan Cuma Namazý’ndan sonra, oradan Meclis binasýna kadar, yolun iki tarafýndaki halkýn gözyaþlarý, ilâhîleriyle ve ellerinde, yüksekte tuttuklarý Kur’an-ý Kerîm’ler altýndan geçen meb’ûslarýn o gün, ‘Makaam-ý Hýlafet’e sadâkatle baðlý kalacaklarýna dair ‘Allah adýna’ ettikleri yeminlerin manevî atmosferinde, ‘Âlem-i Ýslâm’a hitaben, ‘Meclis Reisi Mustafa Kemâl’ imzasýyla yayýnladýklarý müthiþ güzel beyannâmeyi bir daha hatýrlayabiliriz.

***

(Bu vesileyle belirteyim, Meclis Baþkaný Mustafa Þentop hocanýn teklifiyle, 23 Nisan akþamý saat 21.00’de bütün ülkede, Müslüman halkýmýz pencere ve balkonlardan, ‘Ýstiklal Marþý’ okumaya, ‘Hakkýdýr, Hakk’a tapan milletimin istiklâl..’ demeye davet ediliyor.

Ancak, o saat bazý yerlerde Yatsý Ezâný’na denk geliyor. Mustafa Hoca, bu hususun dikkate alýndýðýný, bu Marþ okumanýn sadece 2 dakika süreceðini; Yatsý Ezâný’nýn ise o saatte, Samsun, Amasya, Yozgat ve Kýrþehir meridyeni üzerindeki yerlerde okunacaðýný, sadece 2 dakikalýk bir gecikme olabileceðini, ülke çapýndaki o düzenleme için baþka bir yöntem bulunamadýðýný belirtti.)

***

Bu yazýda deðinmek istenilen bir diðer nokta daha var.

10 gün öncesini, hatýrlayalým. Yani 10 Nisan’ý ve 10 Nisan 1950’yi..

O gün, Osmanlý’nýn en iyi yetiþmiþ askerlerinden ve (merhum Necîb Fâzýl’ýn þâhidliðiyle , mütedeyyin de sayýlan) ve de 1923 sonrasý rejimin temel direklerinden birisi olan Müþir (Mareþal) Mustafa Fevzî (Çakmak) Paþa’nýn vefatýnýn 70. Yýldönümü idi. Ama, o gün -takib edebildiðimce- hiçbir yerde hatýrlanmadý bile..

Halbuki, 14 Mayýs 1950 seçimlerinden 34 gün önce meydana gelen bu vefat karþýsýnda, halkýn hissiyât ve teessürü o kadar derin idi ki, âdetâ, 27 yýllýk diktatörlük dönemine bir sille vurmak için de bir araya gelmiþlerdi, kitleler..

***

Sadece Mustafa Fevzî Paþa deðil, Mustafa Ýsmet Paþa da yakýn tarihimizin en önemli simâlarýndandýrlar.

12 yýl C. Baþkanlýðý, 15 yýl Baþvekillik Ýsmet Paþa’nýn da ölüm tarihini bilen var mý?

Varsa- yoksa, tek bir kiþi.. 100 yýla yakýn zamandýr, sadece tek kiþinin ismi, resmi, büstü ve heykeli, her yerde o var, ve her þeye o hâkim gösteriliyor.

Þevket Süreyya, ölümünden birkaç ay önce, 1975’te, Milliyet’teki bir makalesinde, ‘Kahraman putlaþtýrýldýðý zaman ölür ve biz Atatürk’ü putlaþtýrdýk; ama, mecburduk da.. Çünkü yeni bir dünya görüþünü tesis ediyorduk..’ diyordu, özetle..

***

Geleceðin, geçmiþteki yanlýþlardan arýndýrýlmasý için, siyasî þahsiyetlerin, yeni nesillere hür akýlla yapýlan tahlillerle anlatýlmasý gerekmez mi? Ve yeni rejimin bütün yanlýþlarýna 22 yýl boyunca Gen. Kurmay Baþkaný olarak bekçibaþýlýk yapan Fevzî Paþa da, dönemi de derinlemesine tahlil edilmeli deðil midir?

***

Tarihimiz, istesek de/istemesek de, sevsek de/ sevmesek de bizimdir, bizim geçmiþimizdir, doðrusuyla-yanlýþýyla.. Tarihî þahsiyetler de, hadiseler de, serbestçe tahlil edilebilmelidir.

***

Ama, birileri de, o zaman bir þeylerin yýkýlacaðýndan korkup, habire, ‘tek kiþi heykeli’ yontmayý kurtuluþ sanýyorlar.

***

Mehmed Âkif merhûm, Firavun mumyalarý karþýsýnda ne demiþti:

‘Evet, bütün beþerin hakkýdýr beqâ emeli,/ Lâkin, bunu ne taþtan, ne de leþten beklemeli..’

***