"Amerika’yý yeniden keþfetmeye gerek yok” sözünü çok kullanýrýz ya, televizyonculukta da durum ayný. Dünya genelinde tutmuþ formatlar, diziler fuarlarda görücüye çýkar, baþka ülkelere ya tamamý ya da formatý satýlýr.
Herkesin adýný sinema festivaliyle bildiði Cannes’da, televizyoncularýn çok iyi bildiði Mipcom fuarý düzenlenir. Fuarýn bu sene onur konuðu olan ülke Türkiye. Yani son yýllarda özellikle dizi sektöründe Amerika’ya rakip olmaya baþlayan Türkiye...
***
TRT’nin baþarýlý iþlerinden Diriliþ Ertuðrul dizisi baþrol oyuncularýyla beraber Cannes’da. Ay Yapým etkileyici bir tanýtým yapýyor. Planet Çocuk’ta Pepee ve diðer kahramanlarýyla fark yaratan Düþ Yeri ekibi de Cannes’da.
Üstelik Türkiye’de yayýna girmeye hazýrlanan AydaMaya’da bu fuarda görücüye çýktý. Þaþýrtýcý deðil bu durum. Tam açýlýmý Dünya Eðlence Ýçerik Pazar Fuarý olan Mipcom’da tüm markalarýn olmasý normal.
Kaldý ki televizyonculukta yapýlan ihracatýn ciddi artýlarý var. Birincisi katma deðeri yüksek bir ihracat yapýyoruz ikincisi kültür ihracý açýsýndan da önemli bir alan bu.
***
Mipcom’dan Antalya’ya geçelim hemen. Antalya’da bir Altýn Portakal markasý vardý bir de kayýrmacýlýk iddialarýyla ölü doðan,ilk ödül töreninden sonra Ýsmail Cem adý deðiþmek zorunda kalan Televizyon Ödülleri vardý.
Bunlar vatandaþýn bildiði organizasyonlardý. Bir de az bilinen Eurasia Film Market vardý ki, Menderes Türel’in ilk belediye baþkaný olduðu dönemde sinema sektörüne dünyaya açýlma þansý veren bir uygulamaydý bu.
Festivali de sadece sanatseverlerin ilgi alanýndan çýkarýp pazar haline getiriyordu.
Antalya’da, birinci Menderes Türel dönemi sona erip Akakydýn dönemi baþladýðýnda bu uygulama da sona erdirilmiþti.
***
Bir süredir Altýn Portakal’ý belgesel dalýnda yaþanan geliþmeler üzerinden konuþur olduk. Oysa yapmamýz gereken bu tartýþmalar yerine hem festivali yeniden uluslararasý bir festival haline getirmek hem de Antalya markasýný güçlendirmek.
Akaydýn’dan önce Doðu Akdeniz’in Cannes’i diye tanýmlanan Altýn Portakal þimdi bölgesinin televizyonculuk pazarlamasýnda da marka olabilir.
Bir zamanlar Eurasia Film Market örneðinde olduðu gibi benzer bir uygulama televizyonculuk alanýnda da
baþlatýlabilir.
Sonuçta Antalya, Türk dizilerinin en fazla seyredildiði Ortadoðu, Rusya ve Balkanlar pazarýna çok daha yakýn bir lokasyon, konaklama ve ulaþým giderleri Cannes’a göre çok daha kolay ve ucuz.
Üzerinde düþünülebilir mi, bence son derece mümkün olan bir iþ bu, kaldý ki Türkiye’deki yapým þirketleri de böyle bir fikre son derece sýcak bakar ve destek olur...
***
Bu iþlerde þehirleri marka yapmak önemlidir. Mesela Venedik örneðini ele alalým. Eutelsat Ödülleri her sene Venedik’te verilir ve tüm dünyadan bir sürü kanal yöneticisi orada toplanýr, diyaloglar kurulur, yeni iþ akýþlarý saðlanýr.
Antalya geçmiþten gelen tecrübesi, konumu ve Türk dizilerinin kazandýðý piyasa etkisiyle bu iþin altýndan kolaylýkla kalkabilir.
Bakarsýnýz gelecek sonbahar Menderes Türel hepimize böyle bir sürpriz yapabilir...
