Murat Þeker’in Görevimiz Tatil filmi yönetmenin Çakallarla Dans filmi gibi yeni bir seri olabilir mi bilinmez ama Þeker, filmine çok güveniyor. Demet Akbað ve Zafer Algöz gibi iki duayen ile çalýþtýðý için de çok mutlu...
Murat Þeker’in filmleri izleyiciyi hem güldürür hem de duygulandýrýr. Aþk Tutulmasý, Çakallarla Dans ve birçok filmi izleyici tarafýndan beðenildiði gibi eleþtirmen grubundan da negatif tepkiler almadý. Þahsen benim de filmlerini beðendiðim yönetmenin en önemli özelliði üretimlerindeki o belli belirsiz Yeþilçam tadý. Bu yüzden onun filmlerini hep daha samimi bulmuþumdur. Son filmi Görevimiz Tatil’de uçuk kaçýk bir ailenin tatil serüvenini beyazperdeye taþýdý. Demet Akbað, Zafer Algöz, Sarp Akkaya gibi isimlerle kotardýðý filmi ve sinemada neleri hedeflediðini Murat Þeker’e sorduk...
- Senaryonun yazým hikayesini alabilir miyiz?
Görevimiz Tatil projesi ve dolayýsýyla da senaryosuyla ilgili üç farklý motivasyonumuz vardý. Birincisi Ýstanbul dýþýnda kýrsalda film çekmek, ikincisi Demet Akbað ile çalýþmak ve en önemlisi mizahýmýzýn eleþtirel dozunu çaktýrmadan yükseltmek. Yaklaþýk bir sene sürdü senaryo üzerine çalýþmamýz. Ali Tanrýverdi ile birlikte bayaðý kafa patlattýk. Dönem dönem de Demet’in fikirlerini aldýk. Yani tereciye tere satmak yerine biz ondan tere aldýk. Aile komedisi çatýsý altýnda geliþen öykümüz dokuz yýldýr tatile çýkmayan bir ailenin konu edilmesiyle bizim de asýl anlatmak istediðimiz mesele için çok güzel bir taþýyýcý öykü haline geldi. Asýl soru þu: Ýstediðimiz hayatý yaþayabiliyor muyuz? Özellikle de büyük þehirlere sýkýþýp kalmýþ, doðadan ve doðallýktan uzak yaþayan milyonlar için bunu söylemek hayli zor. Yani bizim filmimizin konusu olan Mutlu ailesi týpký kendilerine benzer milyonlarcasý gibi aslýnda mutsuz. Doðaya yaklaþtýkça kendilerini de buluyorlar.
- Oyuncu seçiminde nelere dikkat ettiniz?
Benim iddialý olduðum en önemli konu aslýnda oyuncu seçimi. Çakallarla Dans gibi bir projenin seriye dönüþmesindeki en önemli etken oyuncu seçimi. Hakan Bilgin ve Filiz Ahmet dýþýnda tamamý ilk kez çalýþtýðýmýz bir oyuncu kadrosu oldu. Demet Akbað ve Zafer Algöz gibi duayen oyuncularýn yaný sýra Enis Arýkan, Onur Dilber, Sinan Çalýþkanoðlu, Sarp Akkaya gibi yeni nesil oyuncularla da çalýþmýþ olduk. Sonuçtan fazlasýyla memnunum.
- Demet Akbað ve Zafer Algöz gibi aðýr komedyenlerin performansýnda yönetmenin etkisi ne kadardýr? Bu anlamda ünlü oyuncularla film çekmenin zorluklarý var mý?
Aslýnda formül belli: Tereciye tere satmamak. Tecrübeli ve iyi oyuncularla çalýþmak büyük bir þans. Ivýr zývýr þeylerle uðraþmak zorunda kalmýyorsunuz. Ben kreatif bir yönetmenim ve oyuncularla diyalogum her zaman iyi olmuþtur. Setteki etkileþim karþýlýklýdýr. Filmi izleyince ne demek istediðimi anlayacaksýnýz.
- Oyuncularýnýza hareket serbestisi saðlar mýsýnýz? Bunun dengesi nedir?
Ben doðaçlama seven bir yönetmenim. Setteki coþkunluða, kaydedilen ‘o an’ýn büyüsüne inanýrým. Ama her sahne kendi özel ve özgün hikâyesine sahiptir. Bir sahnedeki serbestlik baþka bir sahnede gevþekliðe yol açabilir. Mesele tam olarak nerde ne kadar olmalý sorusunda yatýyor zaten. Bu da yönetmenin yorumu aslýnda. Her yönetmene göre deðiþir.
- Çýlgýn Aile Tatilde veya buna benzer Hollywood yapýmý filmler var. Sizin filminizde bu filmlerden etkilenme var mý?
Tatile çýkan aile filmlerinin sayýsý tahmin ettiðinizden çok daha fazla olabilir. Bunlarýn arasýnda sivrilen ve popüler olanlar var. Bir çeþit alt tür. Günümüzün revaçtaki tabiriyle Görevimiz Tatil milli ve yerli bir proje.
- Yeþilçam döneminde aile komedilerinin Türk komedisinin temeli olduðu görülür. Günümüzde ise daha çok arkadaþ veya kanka komedileri moda. Sizin filminiz bu anlamda Yeþilçam’a bir gönderme olarak kabul edilebilir mi?
Evet kabul edebilirim. Zaten ben bunu misyon olarak seçmiþ bir sinemacýyým. Türk sinemasýnýn belli kodlarý var ‘aile komedisi’ tam da bu kodlarýn merkezinde yer alýyor. Görevimiz Tatil, bu özelliðiyle eski Türk filmlerine tam bir atýf olmasa da modern bir türevi olarak düþünülebilir.
- Filmde mekan olarak Ege’yi tercih etmenizin sebebi nedir?
Filmimiz Ýstanbul’da baþlayýp Ege’de bitiyor. Bugünlerde birçok insanýn hikâyesi de öyle deðil mi zaten? Sanatçý olarak çaðýnýn aynasý olmak gibi bir vazifem var. Ayrýca benim de kalbim Ege’de kaldý. Biz filmi Ýzmir, Ödemiþ ve Birgi’de çektik. Ama favori bölgem Kuzey Ege. Ailem de 10 yýldýr oralarda.
- Türk Gibi Baþla Alman Gibi Bitir ve Deliormanlý’yý saymazsak komedi filmlerinin unutulmaz yönetmeni olma yolunda saðlam adýmlar atýyorsunuz. Kendinizi ifade etmek açýsýndan komedi filmleri daha doðru bir tercih mi?
Mizahýn gücüne ve büyüsüne inanýyorum. Kalp kýrmadan güler yüzle çatýr çatýr doðrularý yüzüne söylemek gibi. Ayrýca yaþadýðýmýz þu dönem o kadar depresif ve kriz dolu ki yaptýðýmýz mizah en baþta benim ruh saðlýðým için bir ilaç vazifesi görüyor. Topluma bir nebze olsun ilaç olursak ne mutlu bana.
- Sinemacýlar kendilerini kanýtladýktan sonra çizdikleri kariyerin dýþýnda üretimler yaparlar çoðunlukla. Mesela Peter Sellers’in Being There veya Robin Williams’ýn Baský filmi gibi. Sizin böyle sürpriz bir tercihiniz olacak mý?
Evet özellikle de oyuncu-komedyenlerin böyle bir telaþý olabiliyor. Kemal Sunal’ýn da bu yönde bir gayreti vardý. Bunda komedinin elit bir kesimde her daim küçümsenen, halk kesiminde de gevrek gevrek gülünen bir sanat olmasýnýn etkisi var. Komedi yapan oyuncu da “aslýnda göründüðüm kadar komik deðilim, ciddi þeyler de yapabilirim” kaygýsý oluyor. Yönetmenlik daha az kaygýlý bir konumda komedi konusunda. Arka plandasýnýz, akýþý deðiþtirebilirsiniz ve aslýnda bunu çok da dert etmezsiniz. Benim derdim ‘zamana dayanýklý filmler’ yapabilmek. Ustamýz Ertem Eðilmez gibi.
Murat Þeker’in Görevimiz Tatil filmi yönetmenin Çakallarla Dans filmi gibi yeni bir seri olabilir mi bilinmez ama Þeker, filmine çok güveniyor. Demet Akbað ve Zafer Algöz gibi iki duayen ile çalýþtýðý için de çok mutlu...
TECRÜBELÝ VE ÝYÝ OYUNCULARLA ÇALIÞMAK BÜYÜK BÝR ÞANS. IVIR ZIVIR ÞEYLERLE UÐRAÞMAK ZORUNDA KALMIYORSUNUZ.
BENÝM DERDÝM ‘ZAMANA DAYANIKLI FÝLMLER’ YAPABÝLMEK. USTAMIZ ERTEM EÐÝLMEZ GÝBÝ.