Terör ve gerçek bilgi ihtiyacý

Terör eylemlerinin yaný sýra trafik ve mühimmat kazalarý nedeniyle son aylarda çok sayýda asker öldü. 2011 yýlýnda 162 asker terör nedeniyle yaþamýný yitirirken 2012’de Silvan, Çukurca, Daðlýca, Þýrnak, Beytüþþebap, Foça ve Afyonkarahisar derken bu rakama birkaç ay içinde ulaþýlmýþ durumda.

TSK’nýn ve Ýçiþleri Bakanlýðý’nýn web sitelerinde terörle mücadele ya da baþka nedenlerle Türkiye’de kaç askerin öldüðüne dair bilgi bulunmuyor ya da ben bulamadým. Ortalýk bu haldeyken verilere ulaþýlamamasý, kendi baþýna tartýþýlmasý gereken bir konu. Bu rakamlarý yayýnlamayarak terörle mücadelenin psikolojik direncini artýrmak isteniyor olabilir. Yýllara göre terör ve ölüm baðýný ortaya koyan istatistiklere kolayca ulaþabilsek, muhtemelen moralimiz çok bozulurdu.

Ancak bu konuda yeterince bilgi sahibi olmamak, terör konusunu daha da gizemli bir olay haline getiriyor. Terör ve terörle mücadele doðasý gereði gizli yürüyen faaliyetlerdir, devletten devlete savaþlarda olduðu gibi ön bildirimleri açýk deðildir. Bu konudaki faaliyetler de oldukça saklý gizli yürür, zira konu istihbarat ve karþý istihbarata dayanýr. Ancak eylemlerde ölüm olduðunda artýk bunlarýn gizlenmesi sadece siyasi ya da psikolojik mücadeleye iþaret eder.

Muðlak veriler

Ýster terörle mücadelenin arka plan çalýþmalarý ister doðrudan çatýþmalar nedeniyle olsun, ölen askerlerin rakamlarýna kolayca ulaþýlamadýðý için her kesim kendi iþine geldiði yönde veri sunuyor basýna. Terörle mücadele çerçevesinde ne kadar para harcandýðýný da bilemiyoruz; ama el yordamýyla ölen asker sayýsýnýn çok, harcanan paranýn da fazla olduðunu hissediyoruz. Bir yandan da basýndan öðrendiðimiz ölü sayýlarýnýn gerçeði yansýtýp yansýtmadýðýndan her zaman kuþku duyuyoruz.

Bu rakamlara ulaþmak içimizi acýtsa bile, hangi koþullarda daha fazla asker ölüyor, nerelerde kazalar yaþanýyor, ölenlerin rütbesi ya da uzmanlýklarý nedir gibi sorulara yanýt verecek veriler, terörle mücadelede etkinliði artýracak önlemler alýnmasýna katký saðlayabilir. Zira terörle mücadelenin esasý, terörün Türkiye’deki hedefleri çoðunlukla güvenlik güçleri olduðuna göre, teröristi öldürmeye deðil güvenlik güçlerinin ölmesine engel olmaya dayanýr. Muhtemelen bu konuda bir zafiyet bulunuyor.

Terörle mücadele için terörist gibi düþünmek ve davranmak gerekir. Türkiye’deki güvenlik güçleri içinde tam da bu anlayýþa göre yapýlandýrýlmýþ birimler var, ama ölen askerlerin bu birimlere ait olup olmadýklarýný bilemiyoruz.

Yeniden yapýlanma

Hiçbir ülke terörde ýsrar eden bir örgütün faaliyetlerini mutlak biçimde sonlandýramaz. Dolayýsýyla PKK saðý solu patlatmaya niyetliyse, bunu yapmasýna engel olmak çok zordur. Bununla birlikte, daha az sayýda askerin ölmesi saðlanabilir. Karakollardan mayýn arama faaliyetlerine, bir yerden bir yere asker ve mühimmat nakliyesinden sahadaki askerlerin taþýdýklarý aðýrlýklara kadar her þeyin yeniden ele alýnmasýna ihtiyaç olduðu anlaþýlýyor.

Her þeyin yeniden ele alýnmasý demek, güvenlik güçlerine iliþkin yeniden yapýlanma dönemine girilmesi demek. Verilere ulaþamadýðýmýz için bilemiyoruz, ama terör nedeniyle ölen askerlerin yüzde kaçý zorunlu askerlik görevini yapan gencimiz, kaçý mesleði askerlik olan kiþi, bunun açýða çýkmasý gerekiyor.

Basýndan izlediðimiz asker cenazelerinden anladýðýmýz kadarýyla çoðunluðu zorunlu askerlik yapan gençler.

Zorunlu askerliðin kaldýrýlmasý, profesyonel orduya geçilmesi gerekiyor. Bunun TSK’yý da rahatlatacaðýna ve etkinliðini artýracaðýna kuþku bulunmuyor. Bizler de deneyimsiz gençlerin deðil, iþlerinin uzmaný olan kiþilerin güvenliðimizi saðladýklarýný düþünüp rahat uyur; sabah kalkýp bu mesleði kendi iradesiyle seçmediði halde zorunlu olarak eline tüfek alan gençlerin bayraða sarýlý tabutlarýný görüp göz yaþý dökmeyiz.