Ýstanbul’u ve Midyat’ý kana bulayanlar basit birer tetikçiler. Alçaklýkta ve kalleþlikte sýnýr tanýmayan tetikçiler.
Örgütlerinin adýnýn bir önemi yok.
Kendilerinin de insanlýk bahsinde hiçbir önemleri yok.
Korkaklar ve kalleþler çünkü.
Týpký arkalarýndaki efendileri gibi.
Türkiye ile mertçe vuruþmaya cesaret edemeyen o malum güçler týpký kendileri gibi korkak ve kalleþ teröristlerle iþ tutuyorlar.
Bir arabayý bir yere býrakýp uzaktan kumandayla patlatmak modern zamanlarýn en kalleþ yöntemlerinden biridir.
Oradan geçmekte olan sivil vatandaþlarýn yaþamýna son vermek insanlýk vadisinde yeri olmayan canavarlarýn iþi olabilir ancak.
Henüz iþe baþlamýþ gencecik bir kýzýmýz artýk hayatta deðil.
Eþini iþe býrakmak için yola koyulmuþ bir koca o alçak saldýrýda eþiyle beraber yaþamýný yitiriyor.
Gencecik polis evlatlarýmýz hayatta deðiller artýk.
O eylemi gerçekleþtirenler korkaklýk perdesinin arkasýna sýðýnmaya devam ediyorlar.
O teröristler üzerinden Türkiye’yi terbiye etmek isteyenler veya Türkiye’yi güdümlerine almak isteyenler ise çok daha alçakça bir iki yüzlülük örneði sergiliyorlar.
Eylemi kýnýyorlar akýllarý sýra.
Teröre karþý olduklarýný söylüyorlar kendilerince.
Baþsaðlýðý dileðinde bulunuyorlar büyük bir utanmazlýkla.
Dostluk gösterisinde bulunuyorlar.
Müttefiklik iliþkisinden dem vuruyorlar.
Sevsinler sizi!
***
“Kan!” edebiyatý yapan ey Kýlýçdaroðlu neredesin sen?
Bak istediðin kan akmaya devam ediyor!
Bu kan seni siyaseten zehirleyecek ama bilesin...
Bu kanda asýl sen siyaseten boðulacaksýn...
Bak demedi deme...
Hiç lafý eveleyip gevelemeden diyorum iþte: O teröristlerin efendileri ile senin efendilerin bir!
Hepiniz ayný üst aklýn ünitelerisiniz.
Birinize verilen rol, kan dökmek.
Diðerinize verilen rol, o kan dökenlere arka çýkmak.
Diðerinize verilen rol, “kan dökülür!” edebiyatý yaparak asýl kan dökücülerin haklý ve masum olduðunu ispatlama yoluna siyaseten gitmek.
Türkiye, tarihinde görülmedik bir uluslararasý komployla karþý karþýya.
Yeni bir Haçlý seferiyle karþý karþýya.
Ýþin gerçeði bu.
***
Bu gerçeði Cumhurbaþkaný Erdoðan gayet açýk bir dille hatýrlattý.
Büyük resmi görmeden yapýlan her analiz bizi yanlýþ mecralara taþýr.
Türkiye’ye yönelik hiçbir olay kendiliðinden/tesadüfen olmuyor, bilesiniz.
Ne Kýlýçdaroðlu’nun o kanla ilgili kýþkýrtýcý beyanlarý...
Ne PKK’nýn “þehir savaþlarý” adý altýnda sürdürdüðü terör eylemsellikleri...
Ne PKK terör konsorsiyumu içine yerleþtirilen sol marjinal terör örgütlerinin yeniden canlandýrýlmasý...
Ne Almanya’nýn “Ermeni soykýrýmý” üzerinden siyaset sahnesine çýkmasý...
Saymakla bitmez bu olaylarýn hiçbirisi tesadüf deðil.
Hepsi o üst aklýn komplosunun bir parçasý.
Sahi, “Ermeni soykýrýmý”, Erdoðan liderliðindeki AK Parti döneminde mi oldu?
Niye AK Parti’den önce bu denli yoðun ve sistematik bir siyasi çýkar oyununa dönüþtürülmedi bu olay?
Almanya veya baþkalarý Ermenileri sahiden sevdikleri veya Ermenilerin acýsýný yüreklerinde hissettikleri için mi böyle davranýyorlar?
Tarihte Ermenilerle Türkleri karþý karþýya getirenler bugün ayný oyunu sergiliyorlar.
Bu ülkenin yerli ve milli Ermenileri de gelmezler artýk.
Çünkü biz biliyoruz ki tarihsel husumetin de, acýnýn da asýl sahipleri onlar.
Almanya, Ýttihatçýlarla suç ortaklýðýný gizleyebileceðini sanýyorsa yanýlýyor.
***
Tarihsel gerçekler gün gibi ortada.
Bizi,”Ýttihatçýlarýn günahýna sahip çýkmak”la suçlayan o üst aklýn emrindeki Mankurtlar bilsinler ki biz Ýttihatçý deðiliz.
Ne anlayýþ itibariyle Ýttihatçýyýz, ne de Ýttihatçýlarýn siyasi soyundan geliyoruz.
Ne o günkü Ýttihatçýlarýn, ne de o Ýttihatçýlarýn siyasi sulbünden gelen CHP’nin faþist tek parti dönemindeki Dersim, Zilan vb. günahlarýný sahipleniriz.
Biz zulmün ve haksýzlýðýn her türüne kimden gelirse gelsin karþý çýkan ulvi bir anlayýþýn temsilcileriyiz.
Biz terör üzerinden ne yapmak istediklerini biliyoruz elbet.
Erdoðan’ýn büyük bir özgüvene yaslanan milli ve yerli duruþu dünyayý kendilerine ait gören malum güçleri rahatsýz ediyor.
Erdoðan’ýn þahsýnda somutlaþmýþ o iradeyi kýrmaya çalýþýyorlar.
Erdoðan düþmanlýðýnýn da asýl sebebi bu!