Bundan beþ-altý ay önceydi. Siirt’te güvenlik güçleri silahlarý ve mermileriyle teröristleri yakalýyor. Teröristler içeri gireceklerinden eminler. Ne de olsa PKK’lýlar. Ama o da ne? Hakim teröristleri tutuklamýyor. Polisler þoka giriyor? Bu nasýl olur diyorlar? Daha sonra bu hakim ve karýsý hakimenin FETÖ’cü olduðu anlaþýlýyor ve HSYK onlar hakkýnda gerekeni yapýyor.
Bu iþin yargý kýsmý. Aydýn, yazar bozuntusu bir grup Türkiye’nin geçtiði bu zor zamanlarda teröre destek veriyorlar. Kendi ülkelerini dýþarýya jurnalleyip PKK terör örgütünü destekliyorlar. Üstelik hiç de utanýp sýkýlmýyorlar. Hiçbir demokratik ülke terörü ve teröre desteði affetmez. Biz de maþallah PKK’lý olmazsan, devleti suçlamazsan aydýndan sayýlmýyorsun. PKK’yý açýkça destekleyen aydýn, yazar, çizer grubu bunu kasýtlý yapýyor. Baþlarýna bir þey gelmeyeceðini düþünüyorlar. Sömürge kafada olduklarý için Batýdaki patronlarýnýn kendilerini koruyup kollayacaðýný düþünüyorlar.
Þunun altýný çizmek isterim: Sokakta, daðda askere polise silah sýkmakla gazete köþelerinden ya da televizyonlarýndan terör propagandasý yapmak ayný þeydir. Ceza mahkemelerinde ayný suçla yargýlanmalýdýr. Sayýn Cumhurbaþkaný teröristlerin adliyenin bir kapýsýndan girip, diðerinden ellerini kollarýný sallayarak geçmeleri tahammül edeceðimiz bir þey deðildir demesi yüzde yüz doðru. O yüzden, “PKK terör örgütü deðildir” demek bile katalog suç kapsamýna alýp tutuklama gerektirmeli. Yani tetiði çekenle terör propagandasý yapan ayný suçla yargýlanmalý.
Bir yazar, “PKK bir terör örgütüdür ama ben baðýmsýz Kürdistan istiyorum. Bölünmeden yanayým” diyebilir. Demokrasilerde her görüþ özgürdür ama “PKK terör örgütü deðildir” diyerek, PKK terörünü haklý görmek artýk tutuklama gerektiren suç olmalýdýr. Silaha baþvurmadan her türlü görüþ izah edilebilir. Son Ankara vahþetinden sonra asla taviz verilemez. PKK terörünü destekleyen yayýn organlarý da meþru olamaz.
Ýþte Can Dündar ve Akýn Atalay’ýn yönettiði Cumhuriyet bu propagandayý yapýyor. Hem FETÖ ile hem PKK’yla iþ tutarak aðýr suç iþliyor. Can Dündar, “40 gün içinde gidecekler, hükümet yýkýlacak” derken bütün bu terörist saldýrýlarý biliyordu. Artýk Can Dündar, Julian Assange’dan bile beter bir teröristtir. Can Dündar kendi kariyeri bittiði ve ana akým medyadan kovulduðu için þahsi intikamýný FETÖ ve PKK’nýn militaný olarak Türkiye’den almak istiyor. Can Dündar jet hýzýyla tutuklanmalý ve asla tahliye edilmemelidir. Can Dündar’ýn uzun yýllarýný hapishanede geçirmesi artýk Türk Devletinin þeref meselesidir. Eðer Can Dündar tutuklanmazsa, terörle mücadelenin hiçbir anlamý olmaz.
Dün terörle mücadele konusunda medya alanýnda iyi bir adým daha atýldý. Özgür Gündem çalýþanlarýnýn basýn kartlarý iptal edildi. Terörü övmek, PKK’ya sempatik bile bakmak suça girmeli. Burasý dingonun ahýrý deðil. Teröre hoþgörü diye bir þey kabul edilemez. Hakim ve savcýlarýmýz PKK’yý öven, haklý gören herkes hakkýnda gereðini yapmalý. Bu millet devletinin terörle mücadelesini sonuna kadar destekliyor. Çekinmeleri için hiçbir sebep yok. Önemli olan milletin gönlünde yer almaktýr.
Ayrýca HDP’li vekillerin dokunulmazlýklarý hemen kaldýrýlmalý. Bekleyecek tek bir saniye bile yok. Hatta teröriste taziyeye giden vekil tutuklanmalý. Þayet bunlar yapýlmazsa millet der ki, biz neyin mücadelesini veriyoruz. Devlet o zaman niye var? Güvenlik güçlerimiz PKK’ya hayatýnýn dersini veriyor. Zaten bu yüzden PKK canlý bomba türü eylemler yapýyor. Çaresizliðinden bu iðrenç yollara baþvuruyor.
Gerekirse terörü bitirmek için OHAL de ilan edilir... OHAL illa gerekiyor demek deðil ama gerekirse devlet OHAL ilan etmekten çekinmemelidir. OHAL hukuk içinde çözümdür... Paris örneði ortadadýr.
Herkesin rahat olmasýnda fayda var. Türk devleti terörü, terörist ve onlara destek veren herkese gereken dersi verecektir. Bu savaþ, mücadele çoktan kazanýldý. Sadece biraz zaman alýyor, hepsi bu.