PKK Cumartesi akþamý Türkiye’yi üzüntüye boðan bir terör saldýrýsý daha gerçekleþtirdi. Dört gündür milletçe lanetliyoruz ve terörün amaçladýðý psikolojik etkiyi bertaraf edecek bir dayanýþma, mukavemet ve metanet sergiliyoruz. 15 Temmuz’da açýða çýkan milli dayanýþma ruhu terör örgütlerinin kabusu olmuþtur. Beþiktaþ’taki saldýrý sonrasý Türkiye’nin bir kez daha kenetlenmiþ olmasý bunun en açýk ifadesidir.
Bu kazaným, Türkiye’nin bundan sonra yol yürürken iþini kolaylaþtýracak, elini güçlendirecek bir imkan. Ama gelin biz terörle mücadelede destek deðil köstek olan büyük büyük gazetelerin sözde akil yazarlarýna bir bakalým. Sosyal medyadaki “Tankla cima edecektiniz, þu bombalý araçlarý neden durdurmuyorsunuz?” gibi teröre desteðini kolayca teþhis edebildiðimiz aþaðýlýk tiplere de deðil de teröre karþýymýþ gibi bir algý oluþturup tam da terörün ekmeðine yað süren söylem kuruculara...
“PKK’nýn terör örgütü olduðu gerçeðini anlatmak için Türkiye’nin terör saldýrýsýna uðrayan demokratik hukuk devleti görüntüsünü güçlendirmek ve artan eleþtirileri gidermek gerek.” Önermelerden biri bu.
“Terörle bilimsel yollarla mücadele etmeliyiz.” Bu da artýk þehit cenazelerine dahi katýlamayacak duruma gelmiþ olan CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu’nun önerisi.
En çok þikayet edilen husus ise alta döþenmiþ bir Erdoðan eleþtirisi olarak sýkça karþýmýza çýkan “Yedi düvele karþý mücadele ediyoruz söylemiyle terörle mücadele edilemeyeceði.”
Bir yerde “hamaset” lafý ediliyorsa bilin ki amaç yine ayný. “Þehitliðin Peygamberlere komþuluk makamý olduðu”nun söylenmesinden bile rahatsýz, Batýlý aydýn profili.
“Terörle böyle mücadele edilmez” derken sadra þifa, toplumun hissiyatýný kavrayabilecek ve yönetebilecek bir önerileri var mý gerçekten?
Koray Çalýþkan gibi “Çözüm sürecine dönün”le baþlayan teröre diz çökme reçetesi yazmýyorlar tamam ama söyledikleri terör saldýrýsýný ideolojik Batýcýlýklarýna katýk etmekten de öteye gidemiyor maalesef.
“Son dört-beþ yýla kadar Batý’daki liberallerle, Yeþillerle, sosyal demokratlarla iyi iliþkiler kurabiliyorduk, neden artýk kuramýyoruz?” diye sormasalar yine az da olsa hüsnü zan besleyebilir, bütün bunlarý art niyet deðil de saflýk olarak yorumlayabilirdik. Ama mezkur soru Batýcý aydýnlarýmýzýn tartýsýnýn tek taraflý olduðunun ispatý. Ýnsan Batýcý olur da terazinin bir kefesine de Türkiye’yi koyar. Maalesef o bile deðil. Türkiye’nin son üç yýlda yaþadýklarýnýn bilmiyormuþ, FETÖ, PKK, DEAÞ’ýn Türkiye’yi hedef aldýðýndan habersizmiþ gibi, Türkiye ile AB iliþkileri de Türkiye’nin kaprisleriyle bozulmuþ gibi davranmak ve yine de aydýn geçinebilmek...
Oysa insan içine çýkamamasý lazým bu cümleyi kurabilenlerin.
***
Yine de belki bir çözüm bulabiliriz. Kendi varoluþlarýný Batý ile münasebetlerin düzelmesine baðlayan bu zevat, 7-24 Türkiye’deki yöneticilere hamaset ihtarý yapacaklarýna temasta olduklarý velinimetleri Batýlýlara gidip þöyle diyebilir: “Biz Türkiye’nin Avrupa Birliði ekseninden çýkmasýný hiç mi hiç istemiyoruz. Ama siz PKK terör örgütüne bu düzeyde destek vermeye devam ettiðiniz müddetçe sadece Türkiye’de Batý karþýtlýðýnýn artmasýna sebep olmuyor ayný zamanda Batý ile iliþkilerin önemini savunan, Türkiye’yi Batý ekseninden tutmaya çalýþan bizim gibi aydýnlarýn itibarýnýn da ortadan kalkmasýna sebep oluyorsunuz. Yapmayýn bunu. PKK’ya üyelikten ve silah sevkiyatýndan hakkýnda tutuklama kararý olan HDP’lilere yüz vermeyin. PYD’nin kamplarýnda eðitim alýp Türkiye’de saldýrý düzenleyen teröristler ortadayken PYD’lilere Avrupa Birliði nezdinde meþruiyet saðlamayýn”
PKK’nýn, Beþiktaþ’taki saldýrýsýný Avrupa sokaklarýnda kutlamasýna müsaade etmemelerini söyleyebilirsiniz. “Türkiye terör karþýsýnda varlýk yokluk mücadelesi veriyor, az insaf edin, empati kurun” diyebilirsiniz.
Bunlarý yapmayýp köþelerinizden “Terörle böyle mücadele edilmez” dediðinizde bir terörist kadar sevimsiz gözüküyorsunuz.