Trabzonspor olarak Galatasaray maçýna takýlmayalým. 2010-2011 sezonuna takýldýðý için Trabzonspor 4 yýlýný heba etti. Ayný hatayý tekrarlamak aptallýk olur. Evet Cüneyt Çakýr penaltýyý vermemiþtir ama Trabzonspor takýmý bu hatayý telafi edecek kadar geniþ bir kadroya sahiptir. Samimi olarak düþüncem, Trabzonspor kadrosunun ilk iki içerisinde yer alacaðýdýr.
Sebebi de þu:
Geçmiþ yýllarda savunma sýkýntýsýndan bahsettiðimiz Trabzonspor’da bu sezon Cavanda’nýn da gelmesiyle genel olarak bir uyum var. Maçlar ilerledikçe bu uyum daha da artacak. Zor gol yiyen takýmlar sonunda neticeye varýyorlar. Daha henüz orta sahasý ve ileri ucu oturmamýþ bir Trabzonspor’un 5 maçta 10 puan, iki derbide bir galibiyet aldýðýný; bir de hakem hatasýndan kaybettiðini düþünürsek, bu takýmýn uyum halinde taraftarýný memnun edecek futbolu oynayacaðý açýk. Ama bir handikapý var Trabzonspor’un. Önümüzdeki iki ay içerisinde camiada bir seçim var. Bilindiði gibi büyük camialarýn seçimleri de büyük oluyor. Eðer takým olarak futbol dýþýnda onlarý sadece dolaylý olarak ilgilendiren bu yarýþtan oyuncu olarak rahatsýz olmazlarsa, Trabzonspor’un sezonu benim içimden geçen yerde bitireceðine inanýyorum. Ama bir inancým da þu ki, bu seçimde ne kadar uðraþýrsak uðraþalým takým da bir zarar görecektir.
Trabzonspor için Þota bir þans. Ama Þota için de Trabzonspor bir þans. Her iki taraf da bunu iyi deðerlendirmeli. Gürcü hocanýn bir þansý da “Trabzonspor’un borcu kulübü batýrýr mý batýrmaz mý?” diye düþünmeyen bir baþkana sahip olmasý. Ne istiyorsa aldýrýyor. Bunu iyi kullanmasý lazým. Baþarýnýn maliyeti olmadýðý için eðer þampiyonluk gelirse harcamalarýn yüksekliðini kimse konuþmaz. Böyle bir rizikonun içerisindedir Þota.
Mbia, N’Doye, Marko Marin, Cavanda ve Douglas gibi kýsa sürede uyum saðlayan yabancýlarla Türk futbolcularý kaynaþtýrýrsak ve ilk oyuncu deðiþikliðinde çýkan futbolcu hep Yusuf Erdoðan olarak düþünülmezse, teknik direktör Þota’nýn hem kendi hem de takýmý kazanacaktýr.