Trabzonspor, oyun projesi üretemedi!

Sezonun ilk yarýsýnda, neredeyse tarihinin en karanlýk dönemini yaþama devresine giren Trabzonspor’da; artýk þüphesiz bir çok þey deðiþti. Tünelin ucu göründü... Sýzan ilk ýþýklarla beraber; yeniden doðuþ/ umut/sevinç/ üçlüsü devreye girdi. Ama gene de bir þeyler eksik... Kaleci Onur Recep Kývrak, ilk yarýda iki hayati kurtarýþ yapýyor; takým ise pozisyon bulamýyorsa, soru iþaretleri sýrada bekliyor demektir.

Diyeceksiniz ki, “Ýyi ama, Olcay Þahan’ýn þahane bir golü var...” Evet var ama, doðrudan ve organize bir pozisyon deðildi. Defansýn arkasýna düþen uzun ve kontra bir topun saðladýðý avantaj farký ve Olcay’ýn usta iþi sert þutu devredeydi. Aradaki nüansý kaçýrmayýn!

Ýlk yarý içinde ve gol dýþýnda, Trabzonspor’un farklýlýðýný ortaya koyacak baþka bir argüman, pozisyon ya da þut var mý? Yok!... Nerede kaldý takýmýn düzelmiþ, yarýnlara umut veren hali?

Bordo-mavililerin artý/pozitif/deðer olarak görülmesi gereken tarafý; maçý ciddiye alan, oyun disiplini kurgusuydu. Yardýmlaþmasý yeterliydi... Maçý kazanmak istiyorlardý. Özveri içindeydiler. Ama bütün bunlara teknik yeterlilik ve iyi bir oyun stratejisi yükleyemezseniz, kapýnýzý acý sürprizlere karþý açýk býrakmýþ olursunuz. Sýkýntý burada!

***

 Neyse ki, ikinci yarýda; bu yöndeki sýkýntýlarý gideren teknik donanýmlar nihayet ortaya çýktý. Ama yetmez... Çünkü yapýlanlar, Trabzon’u maçýn dominant tarafý olmasýný saðlayamadý. Hep diken üstündeydi. Zor anlarda Onur sorumluluk aldý. Kalecin böyle kritik kurtarýþlar yapýyorsa, kulaklarý çekilecek birileri var demektir.

 Osmanlýspor’un rakibinden ürkmeyen cesur/atak/dürüst futbolu; maça renk, motif ve zenginlik katan yönüydü. Mücadele, gerilimsiz bir ortamda sürdü. Seyri kimseyi sýkmadý, yormadý.

Bana sorarsanýz, maçýn hakký beraberlikti. Trabzon daha agresif, daha pozisyonlu, daha projeli oynamalý.